Baroların seçim sisteminin değiştirilmesine yönelik yasa teklifi hazırlığına karşı başlatılan ‘Savunma Yürüyüşü’ne İzmir’den başlayan İzmir Baro Başkanı avukat Özkan Yücel, “Hukuk devleti ihlallerinin her zaman karşısında olacağız. Bağımsız yargıyı her koşulda dile getireceğiz. 5 değil 555 baro yapsalar, gerçekleri söylemeye devam edeceğiz” dedi.
Ankara’ya neden yürüdüklerini anlatan İzmir Baro Başkanı avukat Özkan Yücel, barolara yönelik hükümet tarafından getirilen ‘Barolar siyaset yapıyor’ eleştirisine tepki göstererek, “Biz barolar olarak görevimizi yerine getiriyoruz. Mesleğimizin, yeminimizin ve kanunumuzun verdiği yetkileri yapıyoruz ve daha sonrada benzer şeyleri yapmaya devam edeceğiz. Eğer bunlara siyaset diyorlarsa siyaset yapmaya devam edeceğiz” yanıtını verdi. ARTI TV’ye telefonla bağlanan Yücel’in açıklamaları şöyle:
‘BUGÜN İTİBARIYLA ANKARA’YA YÜRÜYORUZ’
“1 Haziran’da yetkililere seslenmek suretiyle 80 baro olarak bu değişiklerden vazgeçin, bugün Türkiye’de avukatların ve baroların ihtiyaçları bunlar değildir. Bunlar için meslek örgütlerinin kendi içerisinde yapacakları çalışmalarla bu değişikleri hayata geçirmesi mümkündür dedik. 1 haziran’daki açıklamamızda “Eğer geri çekilmezlerse bu kez demokratik tepkimizi ortaya koyacağımızı söyledik. Bu temsili sembolik yürüyüştür. Bugün itibarıyla baro başkanları olarak Ankara’ya yürüyoruz.
‘BAROLAR ‘SİYASET YAPIYOR’ DİYORLAR’
Gerçek niyetin farkındayız. Şunu söylüyorlar “Barolar siyaset yapıyor”, “Barolar meslek örgütleri olarak çalışmıyorlar” diyorlar. Onlara elbette cevabımız var. Onlara şunu soruyoruz. “Nedir baroların yaptığı siyaset?” kadın cinayetlerinde mahkemeye dahil olmak İstanbul Sözleşmesi’nin hayata geçirilmesi için gerekli tedbirleri alın mı demektir? Kaz Dağları’na, Hasankeyfi’ne Türkiye’nin her parçasına rant için talan edilen doğaya sahip çıkmak bunlara çocuklarımıza kalmak için midir?
NEDİR SİYASİ OLAN?
Nedir siyasi olan? İşkence vakalarında işkence yapanların yargılanması için çaba olmak mı, nedir siyasi olan? Çorlu tren kazasında üç beş insanın üzerine yıkılmak istenen kamu görevlilerin yok sayılmasına davaya müdahil olup gerçek sorumluların bulunmak istenmesi midir, nedir siyasi olan? Soma’da 301 insanı yerin metrelerce altında gömüp kar için tedbir almayan faillerin yargılanmasını istemek midir, nedir siyasi olan? Sandıktaki oylara sahip çıkmak için sandık güvenlik kurulları oluşturmak mıdır, nedir siyasi olan? Eğer buysa siyaset dedikleri şu kadarını söylemek mümkün. Biz barolar olarak görevimizi yerine getiriyoruz. mesleğimizin, yeminimizin ve kanunumuzun verdiği yetkileri yapıyoruz ve daha sonrada benzer şeyleri yapmaya devam edeceğiz. Eğer bunlara siyaset diyorlarsa siyaset yapmaya devam edeceğiz.
‘BÜTÜN BU HAK İHLALLERİNİN FAİLİ SİYASİ İKTİDARDIR’
Siyaset dedikleri şeyi biz hukuk siyaseti olarak algılıyoruz. Şunu söylüyorlar “İktidara muhalifsiniz”. Bütün bu hak ihlallerinin faili siyasi iktidardır. Kimden isteyeceğiz, kime başvuracağız. Elbette siyasi iktidarın uygulamalarını eleştireceğiz. Bu yanlış anlaşılmasın. Siyasi iktidarda başka parti ve başka cumhurbaşkanı olsaydı. biz yine aynı tepkiyi verirdik. Biz şu yada bu partiye değil uygulamaların demokratik olamamasına insan haklarına aykırı olmasına karşı mücadele ediyoruz ve bu mücadeleye de karşımızda kim olduğuna bakmadan yapıyoruz. Örnek mi istiyorlar? Daha evvelki gün İzmir’in Çeşme ilçesinde bir dezavantajlı grup, roman vatandaşlarımız çadırları yıkıldı. Bunu yapan CHP belediyesiydi. Ona karşı da açıklama yaptık. Yaptığınız ‘bir hak ihlalidir’ dedik. O yüzden şunu akıllarını bir kenarlarına yazsınlar mağdurun kimliğine bakmıyoruz mağduruiyete bakıyoruz.
‘GERÇEKLERİ SÖYLEMEYE DEVAM EDECEĞİZ’
Hukuk devleti ihlallerinin her zaman karşısında olacağız. Bağımsız yargıyı her koşulda dile getireceğiz. Asıl susturmaya çalıştıkları budur. 5 değil 555 baro yapsalar biz bu gerçekleri söylemeye devam edeceğiz. Buradan bizi geri çevirmeleri söz konusu değil. O yüzden söylediğimiz şuydu. Bu değişiklik tasarısı için avukatların ve baroların sorunlarını içeren tek bir madde yoktur.”