KHK’lı akademisyen Cenk Yiğiter, Ankara Barosu’nun, AYM’nin ‘KHK’lıların avukat olamayacağı’ yönündeki kararların hak ihlali olduğuna yönelik kararına rağmen staj için başvuruları geciktirmesine tepki gösterdi.
AYM’nin geçen haftalarda aldığı ‘KHK’lıların avukat olamayacağı’ yönündeki kararların hak ihlali olduğuna yönelik kararına rağmen, staj için başvuran KHK’lılar için barolar adım atmakta yavaş davranıyor. KHK’lı akademisyen Cenk Yiğiter, “KHK hukuksuzluğu karşısındaki bu ürkeklik, bu temkin, üstelik yaslanacak bir AYM kararı varken, ileride mesleği nereye götürür?” diye tepki gösterdi.
Anayasa Mahkemesi (AYM) 8 Eylül tarihinde resmi gazetede yayınlanan iki kararla, Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile ihraç edilen kişilerin ‘avukatlık yapamayacağı’ yönündeki tasarrufların ve mahkeme kararlarının hak ihlali olduğuna hükmederek, KHK’lıların avukatlık yapabilmesinin önünü açmıştı. AYM’nin bu kararı sonrası birçok ilde KHK’lı hukukçular avukatlık yapabilmek için barolara staj başvurusunda bulundu. Üzerinden üç hafta geçmesine rağmen KHK’lıların staj yapabilmesi için barolardan henüz ses çıkmış değil. Ankara Barosu da 3 haftadır adım atmayan barolardan biri.
Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden Barış Bildirisi imzacısı olduğu gerekçesiyle ihraç edilen Kamu Hukuku Doktoru Cenk Yiğiter, AYM kararı sonrası Ankara Barosu’na başvurduğunu belirterek, bu süreçte yaşadıklarını sosyal medya hesabı üzerinden kamuoyuyla paylaştı. Yiğiter, Ankara Barosu’nu eleştirerek, AYM kararına rağmen ürkek davranmakla suçladı.
GEREKÇELİ KARARIN YAYINLANMASININ ÜZERİNDEN 3 HAFTA GEÇTİ
Anayasa Mahkemesi’nin KHK’lıların avukat olamayacağı yönündeki tasarrufların ve mahkeme kararlarının hak ihlali olduğuna hükmettiği kararın gerekçesinin yayınlanmasının üzerinden 3 hafta geçtiğini kaydeden Yiğiter, “Ancak Ankara Barosu bu konuda henüz bir işlem tesis etmiş değil” dedi. AYM kararına kadar başından geçenleri aktaran Yiğiter, şöyle devam etti: “Bundan 3,5 yıl önce Barış Bildirisi imzacısı olarak KHK ile ihraç edildikten hemen sonra Ankara Barosu’na avukatlık stajı başvurusunda bulunmuştum. Baro yönetiminin bu konudaki ilk kararı oy çokluğu ile red olmuştu. Devamında, kamuoyu tepkisi karşısında bir hafta sonra red kararı Yönetim Kurulu tarafından geri alındı ve staja kabul edildim. Ne var ki Adalet Bakanlığı’nın açtığı dava sonucunda staj kaydım silindi. Ve yıllar sonra AYM ihlal kararı verdi.”
“SANKİ STAJA YENİ BAŞVURMUŞUM GİBİ YAZIŞIYOR”
Anayasa Mahkemesi kararı üzerine Ankara Barosu’nun staj kaydını tekrar yapıldığını tekrar Türkiye Barolar Birliği’ne (TBB) olduğunu belirten Akademisyen Cenk Yiğiter, “Ancak Ankara Barosu şu an ne yapıyor: Sanki staja yeni başvurmuşum gibi orayla burayla yazışıyor. Barış Bildirisi’nden beraat ettim ve kararı kendilerine sundum ya, mahkemeye soruyorlar gerçekten beraat ettim mi diye. O değil, sanki ilk başvurumda bu süreç yapılmamış gibi Ankara Üniversitesi ile yazışıyor baro, bu herifi neden atmıştınız diye soruyor 3,5 yıl sonra tekrar. Savcılığa yazıyor, hakkımda soruşturma var mıymış diye. Bir de müstakbel meslek örgütüm ne oluyor, ne bitiyor üzerinden en ufak bir bilgilendirmede bulunma lütfunu da göstermiyor” değerlendirmesinde bulundu.
“STAJ KAYDININ TEKRAR YAPILMASI 3 HAFTADIR MÜMKÜN OLAMADI”
Bugün staja en baştan başvuran bir kişinin iki haftada staja başladığını kaydeden Yiğiter, eleştirilerini şöyle sürdürdü: “AYM kararı ile hak ihlaline uğradığı tespit edilmiş kişinin staj kaydının tekrar yapılması her nedense 3 haftadır mümkün olamadı. Üstelik hak, hukuk, adalet diyip seçim sürecinde nutuk atanlar, kamuoyunu bu konuda bilgilendirmeyi geçtim, muhatabı olan meslektaşları ile birlikte akıl yürütmek, fikrini almak zahmetine girmediği gibi bilgi bile paylaşmıyor. Yani mevzu seçim çalışması, baroculuk ise meslek örgütü, mevzu hak ihlalinin giderilmesi ise soğuk devlet dairesi. Yalnız konuyu sadece baroculuğa da, baro yönetimine de indirgememek lazım. Meslektaşlarım baro genel kurulunun birer mensubu olarak bu konuda ne der nasıl tavır alırlar benim için önemli olan budur.”
“AYM KARARINA RAĞMEN BU ÜRKEKLİK, BU TEMKİN MESLEĞİ NEREYE GÖTÜRÜR”
“Meslektaşlarım desin, bir baro Anayasa Mahkemesi kararı karşısında ne yapmalıdır? Bir baro sivil ölüme mahkum edilmiş meslektaşları ile ilgili olarak ne yapmalıdır? KHK hukuksuzluğu karşısındaki bu ürkeklik, bu temkin, üstelik yaslanacak bir AYM kararı varken, ileride mesleği nereye götürür? RTE yakın zamanda ‘avukatlıktan men’ restini masaya koydu Yarın bu resti gerçekleştirmeye kalkarlarsa ne diyeceksiniz? Çarşaf çarşaf avukat ‘men’ listeleri yayınlandığında KHK meselesini ve bu temkini hatırlayacak mısınız?”