TBMM İnsan Hakları Komisyonu’na katılan Ceza ve Tevkifevleri Müdür Yardımcısı’nın çıplak arama olduğuna ilişkin ifadelerini ve cezaevleri inceleme raporlarından örnekleri aktaran Engin Özkoç İçişleri Bakanı Soylu’ya sert tepki gösterdi.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun “Çıplak arama iftirasını atmak alçaklık ve namussuzluktur” sözlerine karşılık veren CHP Grup Başkanvekili Engin Özkoç, ”Kanıtlıyorum, şimdi namussuz ve şerefsiz sözünü sana iade ediyorum. İçişleri Bakanı mafya ağzıyla konuşuyor, mafya ağzıyla konuşursan sana mafya ağzıyla cevap verirler. Hak etmediğiniz makamlarda Saray’daki kişinin iki dudağında orada oturtturuluyorsunuz.” dedi.
”DİNİ İŞLERİNE GELDİĞİ ZAMAN KULLANIYORLAR”
TBMM’de basın toplantısı düzenleyen CHP Grup Başkanvekili Engin Özkoç, Türkiye’de herkes mağdur olduğunu kaydetti. Dini işlerine geldiği gibi kullandığına dikkat çeken Özkoç, ”Çiftçi, esnaf, işçi, öğrenci herkes mağdur. En çok ağırlarına giden birileri saltanat içerisinde yaşarken, kendilerinin yoksulluk içerisinde kıvranmaları. İşin daha da kötüsü onlarla dalga da geçiliyor. AKP’li vekil diyor ki ‘Boğazından kuru ekmek geçtiyse toksun’ diyor. Cumhurbaşkanı diyor ki ‘Dişinizi sıkın.’ Komşun açken tok yatan birisi bizden değildir. Dinimizin gerçeklerini de her türlü değeri de işlerine geldiği zaman kullanıyor işlerine geldiği zaman sömürüyorlar.” şeklinde konuştu.
” AİHM’E ERDOĞAN DA BAŞVURDU”
AİHM’in Selahattin Demirtaş hakkında verdiği karara karşı Erdoğan’ın “bizi bağlamaz” açıklamasına ilişkin gelen soruya Özkoç şöyle cevap verdi:
”Su yavaş yavaş ısınırken hiç kimse farkına varmıyor ama su kaynamaya başladığı zaman o suyun ne kadar tehlikeli olduğunu farkına varıyor. Türkiye referandum yapıyoruz diye milletin huzuruna gidip, milletten yalanla baskıyla aldıkları oylarla adalet gitti. Yasalar doğru işlemiyor ve bir kişiye bağımlı. Anayasa Mahkemesinin kararlarını tanımayan bir iktidar konumuna geldik, AYM kararları ve Türkiye’deki hukuki süreç bittikten sonra bizim Türkiye’deki yaşayan hukuk karşısında mağdur düşen herkesin tek güvencesi uluslararası anlaşmalardır. En önemlilerinden biri de AİHM’dir. Orada biz imzamızı atmışız, ‘buraya başvuracağız’ diye. Oraya başvuranlardan biri de Recep Tayyip Erdoğan’dır. Kendisi mağdur olduğu zaman AİHM’e başvurmuştur. AİHM kararı, sadece Demirtaş’la ilgili bir karar olmaktan çıkmıştır. Bu mağduriyeti yaşayan herkes için bir gerekçeli karar açıklamıştır. AHİM demiştir ki, ‘siz suçsuz yere insanları cezaevinde tutuyorsunuz, beraat ediyorlar fakat onların dışarı çıkmasına izin vermiyorsunuz, suçun unsurları oluşmadan kişiyi hürriyetinden mahrum ediyorsunuz’ diyorlar. Tüm ülkelerle ilişkileri kopuk, dünya ile olan bağımız kopmuş Türkiye ekonomik olarak gittikçe batıyor, artık dünyada saygınlığı kalmamış bunların hiçbir önemi yok. Kendisinin saraydaki varlığını Türkiye’nin ve devletin gücünü elinde tutan İçişleri Bakanı ile milleti korkutarak ve ürküterek tehdit ederek, bir devlet adabı içerisinde değil, bir kabadayı adabı içerisinde insanlara saldırtarak oradaki mevcudiyetini korumaya çalışıyor. O yüzden Erdoğan’ın yasalara uymak gibi bir derdi yoktur. Bu kararı uygulama niyetinde olduklarını düşünmüyorum. Onun için Türkiye’de adaletten yana olan güçlerin birlikte hareket etmeleri gerektiğinin altını çiziyorum.”
”İÇİŞLERİ BAKANI MAFYA AĞZIYLA KONUŞUYOR”
İçişleri Bakanı başta olmak üzere çıplak arama tartışması ile ilgili iktidardan gelen tepkilerin sorulması üzerine Özkoç, “Yalanı kırk kere söylersen, kırkıncı da karşındaki insan ‘galiba doğru’ diyor. İçişleri Bakanı hiç yüzü kızarmadan yalan söyleyebilen birisi. Bakın insan hakları komisyonu, gelen Namık Varol. Komisyon üyemiz Ali Haydar Hakverdi’nin sorusu üzerine, ‘çıplak arama vardır.’ Ne zaman nasıl yapıldığını komisyon üyelerine tek tek anlatmıştır. Bazen alt giyinik üst çıplak, bazen üst giyinik alt… Bazen de bütün halinde çıplak arama yapıldığını ceza tutukevleri genel müdür yardımcısı söylüyor. Elazığ Cezaevi İnceleme Raporu, ‘çıplak arama yapıldı onuruma dokundu’ deniliyor. Diyarbakır İnceleme Raporu, ‘mahkumlar çıplak bir biçimde arandılar.’ Bakırköy Kapalı Kadın Cezaevi Raporu, burada da aynı şekilde ‘kuruma ilk geldiğimizde çıplak arama yapıldı taciz edildik’ deniyor. Çıplak arama artık bir tacize dönüşüyorsa, bir kontrolün ötesinde mahkumun haysiyeti ve onurunu zedeleyecek bir noktaya getiriliyorsa buna karşın hepimizin durması gerekiyor. İçişleri Bakanı ‘Bunu söyleyenler namussuzdur, şerefsizdir’ diyor. Kanıtlıyorum, şimdi namussuz ve şerefsiz sözünü sana iade ediyorum. İçişleri Bakanı mafya ağzıyla konuşuyor, mafya ağzıyla konuşursan sana mafya ağzıyla cevap verirler. CHP’ye karşı sana verilen tetikçilik görevini, mafya ağzıyla sürdürmenin devlete maliyeti vardır. O makamlar yıpratılmaması, senin gibi kişiler tarafından zedelenmemesi gereken makamlardır. Hak etmediğimiz makamlarda saraydaki kişinin iki dudağında orada oturtturuluyorsunuz.” dedi.
”DAMAT NEREDE”
Merkez Bankası’nın faiz artırma kararı için Özkoç, “Hani günahtı? Başka çareleri yok, borçlanmaktan başka çareleri yok ancak dövizi böyle tutabiliyor. Ekonomiyi yönetemiyorlar, Hazine’yi damat boşalttı. Damattan haber var mı? Neden yok, neden kimse sesini çıkarmıyor? Bu ülkeye geliyorsun Maliye Bakanı oluyorsun, peki ondan sonra bu çok önemlidir diyorsun, ondan sonra birden çekip gidiyorsun, sonra senin yaptığın her şeyin yükün milletin omzuna kalıyor sen ortada yoksun. Cumhurbaşkanı bunun siyasi sorumluluğunu alıyor mu? Damat giderken ne diyor, ‘At izi it izine karıştı, Allah sonumuzu hayretsin’ diyor, bunu CHP söyleyince niye suç oluyor.” ifadelerini kullandı.