Avustralya Günü, Başkent Canberra olmak üzere Sydney ve diğer bölgelerde törenle karşılandı.
Her yıl 26 Ocak’ta, ilk İngiliz donanmasının, 1788’de Sydney Körfezi’ne varması nedeniyle, ulusal tatil günü olarak kutlanan ‘Avustralya Günü’ törenleri, bu yıl da çeşitli protestoların gölgesinde karşılandı. 26 Ocak’ı ‘istila günü’ olarak kabul edenler ise bugünü, ülkenin kolonileştirilme sürecinin başlamasının yıldönümü olarak kabul ediyor. Çeşitli kutlamalar ve protestoların gölgesinde karşılanan ‘Avustralya Günü’ bu yıl ise; koronavirüs kısıtlamalarına karşın, benzer protestolar bir taraftan yaşanırken, gün nedeniyle vatandaşlık hakkını kazanan yüzlerce çiçeği burnunda yeni vatandaş, Avustralya vatandaşı olmanın sevincini yaşadı.
TARİHTEN DERS ALARAK ÖZGÜRLÜK YOLCULUĞANA DEVAM ETMELİYİZ
Gün nedeniyle Başkent Canberra’da düzenlenen törende konuşan Başbakan Scott Morrison, birlik ve beraberlik mesajı verdi. Özgürlüğün önemine işaret eden Morrison, tarihten ders çıkarılması gerektiğini belirtti. Başbakan Morrison; “Başlangıçları ve koşulları ne olursa olsun, Avustralyalı’lar olarak, her zaman zorlukların üstesinden gelme yeteneğimizi gösterdiler. Bugün Avustralya Günü’nde buna kafa yoruyoruz. Özgürlüğümüz için ödenen bedel. Tarihimizden dersler. Ve kendimize Avustralyalı diyebilme ayrıcalığı. Bunu, bunun seyrinde bugün yapıyoruz. Modern Avustralya’mıza yolculuğu ve bu yolculuğun devam etmesidir. Dünyanın pek çok insanı bu yolculuğumuza katılarak, ülkemiz daha da güçlendi”.
MUHALEFET LİDERİ: YERLİ HALKIN MÜLKÜNÜN ELİNDEN ALINDIĞI GÜNDÜR
Federal Muhalefet Lideri ve İşçi Partisi Genel Başkanı Anthony Albanese, Birinci Filo’nun gelişini anmak önemli olmanın yanında, ‘Yerli Milletler’ için çok zor bir gün olduğunu kabul etmemiz gereken bir gün, olduğunu hatırlattı. Albanese; “Bugün, yerli halk için mülkleri ellerinden alınma günü. Kelimenin tam anlamıyla sınır savaşları yoluyla, şiddet yoluyla gerçekleştiği ve tarihimizin 1788’de başlamadığını kabul etmemiz gereken bir zaman. Aborjinlerin tarihi, en az 65.000 yıl öncesine kadar izlenebilen dünyadaki en eski sürekli uygarlığa sahip bir tarihtir” dedi.
Aborjin Konseyi Başkanı Yvonne Weldon de yaptığı konuşmada ise;, Avustralya’nın geçmişine sahip olma çağrısında bulunarak; “Halkım dünyanın yaşayan en eski kültürü” dedi. Başkan Weldon konuşmasında;”Halkımın birçok fedakarlığını, o zamanki fedakarlıkları ve şimdi kurbanları kabul edip hatırlayalım, unutmayalım.” diye konuştu.
OPERA HOUSE GECE MİLLİ MOTİVLERLE IŞIKLANDIRILDI
Bu arada, Avustralya Günü nedeniyle, dünyaca ünlü Sydney Opera Binası, Aborjinlerin milli motivlerini yansıtan renklerle ışıklandırıldı. Değişik mimarisiyle tüm dünyada tanınan Sydney Opera Binası’nın yelkenleri andıran duvarlarının dış cephesine, yerli halk Aborjinlerin ‘güneşin doğuşu’ anlamındaki motivlerinden oluşan görseller yansıtıldı.
YILIN ÖDÜLLERİ BU YIL DÖRT KADINA VERİLDİ
Öte yandan her yıl, ‘Avustralya Günü’ nedeniyle ‘Yılın Avustralyalısı’ ödüllerinin tamamı bu yıl kadınlara verildi. Yılın Avustralyalısı ödülüne cinsel saldırı kurbanı ve hak savunucusu 26 yaşındaki Tazmanyalı Grace Tame, layık görüldü. 2021 yılının ‘Yaşlı Avustralyalısı’ ödülü ise; 73 yaşındaki Aborijin aktivist, eğitimci ve sanatçı Dr Miriam-Rose Ungunmerr Baumann’a gitti. Yılın Yerel Kahramanı ödülü ise aynı zamanda bir göçmen olan mülteci kadın hakları savunucusu 60 yaşındaki Rosemary Kariuki’ye, yılın Genç Avustralyalısı ise; Adelaide Eyaleti’nden 22 yaşındaki sosyal girişimci Isobel Marshall’e verildi.
Canberra’daki törende ‘Yılın en’leri, Başbakan Morrison tarafından ilan edildi. Tamamı kadınlardan oluşan ödül sahipleri, başbakanın elinden ödüllerini aldılar.
PROTESTOLARDA COVİD 19’a KARŞI TEDBİR ÖNLEMİ:
Bu arada binlerce gösterici, koronavirüs kısıtlamalarına karşın bugünü ‘istila günü’ olarak kabul ederek, sokak protestosunda bulundu. Ülkenin tüm büyükşehirlerinin merkezlerinde gerçekleşen gösteriler planlandı. Eylemlerin organizatörleri, katılımcılardan maske takmalarını ve salgın durumunda kullanmak üzere kendilerine kimlik bilgilerini vermelerini, kötü hissedenlerden evde kalmalarını istedi. Ayrıca Victoria Eyalet Polisi, organizatörlere COVID kurallarının uygulanması için katkı sağladı. Bu arada Sydney’de ise resmi destek bulunmuyor ve katılımcıları 1000 dolara kadar para cezaları bekliyor.
AVUSTRALYA GÜNÜ’NÜN TARİHÇESİ:
26 Ocak tarihi Avustralya’da ‘Avustralya Günü’ olarak kutlanır. Ancak kutlamalarda etnik toplumların da geleneksel giysi ve gösterileriyle katıldığı her yıl düzenlenen resmi tören ve geçitlerin yanında, yoğun protestolar da yaşanır. Bu tarihin Avustralya yerlileri ‘Aborjiniler’ için bir ‘yas’, ‘işgal’ günü olduğu ve ‘Avustralya Günü’nün tarihinin değiştirilmesi tartışmaları yoğun biçimde yürütülür.Her yıl, başta Sydney olmak üzere, Melbourne ve Başkent Canberra ile diğer büyük yerleşim yerlerinde aborijinler ve bir diğer yerli toplum Torres Boğazı adalıları yanında çeşitli politik grupların da katıldığı çeşitli protesto gösteri ve yürüyüşleri düzenlenir.
ÖNEMİ VE ANLAMI NEDİR?
İngiliz Kaptan Arthur Phillip’in komutasındaki mahkum ve İngiliz asker ve görevlilerini getiren ilk filonun, 26 Ocak 1788’de Sydney Körfezi’ne demir attığı ve Avrupalının ilk kez karaya ayak basarak “Büyük Britanya” bayrağını diktiği ve burayı İmparatorluğun kolonisi olarak ilan ettiği gündür.Gerçekte bu tarih Avustralya ‘da ilk Britanya kolonisi olarak ilan edilen NSW Eyaleti’nin kuruluş günüdür. Avustralya, ancak sonradan kurulan diğer kolonilerin birleşmesiyle 1 Ocak 1901 günü Federasyon olur.1935 yılına gelindiğinde tüm Avustralya’da kuruluş günü olarak 24 Ocak tarihi benimsenir ve kutlanmaya başlanır.Bu güne karşı çıkışlar ilk kez 1938’de, 150. Kuruluş yıldönümünde dile getirilir. Avustralya Yerlileri, Aborijin İlericiler Derneği üyeleri, ilk defa 24 Ocak gününü ‘Yas günü ve Protesto Günü’ olarak savunurlar. Topraklarından ve kültürlerinden koparıldıklarını ve çeşitli toplu kıyımların en sonuncusu olan 1928 yılındaki “Coniston” katliamını toplumun gündemine getirirler.1969 yılına kadar nüfus sayımlarında sayılmayan Avustralya yerlileri, 1950’li yıllarda çocuklarının özellikle kiliseler aracılığıyla kaçırılarak beyaz ailelerin yanına ya da yetimhanelere yatırılmasıyla izleri halen devam eden büyük bir acı daha yaşarlar.ZAMAN-Avustralya