Emekli amirallerin ‘Montrö’ ve ‘sarıklı-cübbeli general’ vurgulu bildirisini yayınlayan Avaztürk Genel Yayın Yönetmeni Zihni Çakır, metnin kendilerine gelmedin önce bir AKP’li bakanın eline ulaştığının kendisine söylendiğini ileri sürdü.
Çakır, metni emekli amirallerin dışında bir kaynaktan aldığını, gazeteci refleksi ile bunu yayınladığını söyledi. Çakır aynı kaynağın kendisine bu metnin zaten AKP’li bakanın elinde olduğunu aktardığını söyledi.Zihni Çakır, “Neden bu metin bir AKP’li bakana gönderilmiş?” sorusuna Çakır, “Bir darbe çağrışımı yaptığını düşündükleri için göndermişler diye yanıtladı.
İMZALAMAYAN EMEKLİ AMİRAL: BELGENİN ÜZERİNDE 6 NİSAN YAZIYORDU
Öte yandan, emekli Amiral Semih Çetin, Halk TV’de katıldığı Açıkça programında kendisine whatsapp’tan gönderilen metinde 4 Nisan değil, 6 Nisan yazdığını, bildirinin 6 Nisan’da yayınlanacağını sandığını söyledi.Emekli askeri hakim Ahmet Zeki Üçok ise whatsapp mesajlarının kendisine okutulduğunu, ancak emekli amirallerin bildirisine imza koyanların gece yarısı yayınlansın diye bir kararı olduğunu görmediğini söyledi.
‘”YÜCE TÜRK MİLLETİNE’ DİYE BİR İFADE YOKTU”
Bildiriyi okuduğunda metinde bir sorun görmediğini ancak farklı nedenlerle imzasını koymadığını söyleyen emekli Amiral Semih Çetin “Bana gönderilen metinde Yüce Türk Milletine” diye bir ifade de yok. Başında ‘basın duyurusu’ yazıyor” diye konuştu. Çetin “Bana gönderilmesinden sonra değiştirildi mi? Kim ne amaçla değiştirdi bilmiyorum” dedi.
EMEKLİ AMİRAL SEMİH ÇETİN NEDEN İMZALAMADI?
Emekli amiral Semih Çetin, gündeme oturan 104 amiralin bildirisiyle ilgili flaş açıklamalar yaptı. Çetin, yaptığı açıklamada “Bildiri bana da geldi ancak bildiride ismi olan bazı kişilerin Balyoz sürecindeki vefasızlıkları nedeniyle imzalamadım.” dedi.Çetin’in açıklamaları şöyle:
“Ertesi gün bildirinin yayımlanmasından sonra ‘darbe’ iddiaları ortaya çıkınca hemen Whatsapp grubundaki yazışmalara döndüm. Acaba konuyla ilgili bir konuşma var mı diye baktım ama öyle bir şey yoktu. Bildiri hazırlanmış kendi aralarında “şurasını böyle düzeltelim, bu çıksın” gibi konular konuşmuşlar. Bana geldiğinde bildiri son halindeydi.
Zaten bildiri de değil üzerinde basın duyurusu yazıyordu. Sonunda da “kamuoyuna saygıyla arz ederiz” ifadesi vardı. Bana gönderilen taslak bildiride Yüce Türk Milletine diye bir başlık yok. Yayına gelmeden önce sorulara hazırlıklı olmak için bildiriye baktığımda çok enteresan bir şey gördüm. Bildirinin altındaki tarih 06.04.2021 olarak görünüyordu. Ancak bu bildiri çok ilginç bir şekilde 4 Nisan’da basına sızdırıldı.”