Mafya babası Sedat Peker, ifşa ettiği kirli ilişkiler ağında yargı mensuplarının geceliği on binlerce dolar olan otellerde tatil yaptığı, 2 milyonluk ciplerle işe gittikleri ortaya çıkmıştı. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) Zaman gazetesi yazarı Ali Bulaç’la ilgili kararını açıkladı. Hak ihlali verilen karar nedeniyle Türkiye Bulaç’a tazminat ödeyecek.
KARAR EMSAL OLACAK
AİHM 30 Temmuz 2016’dan 11 Mayıs 2018’e kadar tutuklu kaldıktan sonra örgüt üyeliği iddiasıyla 8 yıl 9 ay hapisle cezalandırılan gazeteci Ali Bulaç’ın ifade özgürlüğü ve güvenlik haklarının ihlal edildiğine hükmetti. Bulaç’a 12 bin 240 euro tazminat ödenecek. Karar, Gülen Hareketi nedeniyle suçsuz yere hapiste yatan on binlerce kişi için de emsal olacak.
AYM DE İHLAL KARARI VERMİŞTİ
Anayasa Mahkemesi (AYM) da gazeteci Ali Bulaç’ın bireysel başvurusunda hak ihlali kararı vermişti. 2019 Mayıs’ında verilen kararda Anayasa Mahkemesi, gazeteci Bulaç’ın “kişi özgürlüğü ve güvenliği ile ifade özgürlüğü” haklarının ihlal edildiğine hükmetmişti. Bulaç, “uygulanan gözaltı ve tutuklama tedbirlerinin hukuki olmaması, soruşturma dosyasına erişimin kısıtlanması nedenleriyle kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının, gazetecilik faaliyeti ve ifade özgürlüğü kapsamındaki eylemlerin tutuklamaya konu edilmesi nedeniyle ifade ve basın özgürlüklerinin ihlal edildiği” iddialarına ilişkin bireysel başvuruda bulunmuştu.
YARGITAY DA HAPİS CEZASI KARARINI BOZDU
Yargıtay 16. Ceza Dairesi, 11 sanıklı davada Bulaç’la ilgili verilen hapis cezasını bozdu. Kararında, “anayasal düzeni değiştirmeye kalkıştıklarına yönelik delil olmadığını” vurgulayarak, sanıklara bu suçtan ceza verilmemesi kararını yerinde buldu. Bulaç’a örgüt üyeliği suçundan verilen ceza konusunda “yanılgıya düşüldüğü” yorumu yapan daire, Bulaç’ın yeniden yargılanmasını istemişti. Yeniden yargılama İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesinde geçen mart ayında yeniden başladı. Mahkeme, ikinci duruşmayı 9 Eylül’e erteledi.
AİHM’İN DEMİRTAŞ İÇİN DE ‘DERHAL SERBEST BIRAKILSIN’ KARARI VAR
AİHM Büyük Dairesi, Kasım 2016’dan beri tutuklu olan HDP’nin eski Eş Genel başkanı Selahattin Demirtaş’ın tutukluluğuna ilişkin kararını da geçen Aralık ayında açıklamıştı. Türkiye’nin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 5 maddesini ihlal ettiğini belirten AİHM, Selahattin Demirtaş’ın derhal serbest bırakılması gerektiğine hükmetti.
KAVALA İÇİN DE AİHM TÜRKİYE’Yİ HAKSIZ BULDU
Gezi Parkı olaylarını organize ettiği gerekçesiyle 2018 yılında açılan dava kapsamında tutuklanan iş insanı Osman Kavala için de Aralık 2019’da AİHM’den benzer bir karar çıktı. Buna göre; AİHM, makul şüphe olmadan Kavala’nın siyasi sebeplerle tutuklanması ve AYM’nin başvuruyu makul bir sürede incelememesi nedeniyle AİHS madde 5/1, 5/4 ve 18’den ihlal bulup Kavala’nın derhal serbest bırakılmasına karar verdi. Osman Kavala 8 Haziran 2018’de AİHM’e yaptığı başvurusunda hakkındaki geçici tutukluluk kararının ve bu kararın uzatılmasının AİHS’nin emniyet ve güvenlik haklarıyla ilgili 5’inci maddesine aykırı olduğunu savunulmuştu. Mahkeme, Kavala’nın AİHM kararına rağmen tutukluluğun devamına hükmetti. Gezi Davasının düşmesinin ardından Kavala serbest bırakılsa da 15 Temmuz ile ilgili başka bir soruşturma kapsamında yeniden tutuklandı.
TÜRKİYE’NİN AİHM KARNESİ
15 Temmuz sonrası Türkiye’nin zaten iyi olmayan AİHM karnesi daha da kötüye gitti. Ocak ayında açıklanan ve Euronews’te yayınlanan AİHM 2020 raporuna göre, geçen yıl en çok mahkum edilen ülke Rusya oldu, ikinci sırada Türkiye geldi. Ancak Türkiye 2019’da olduğu gibi 2020’de ifade ve düşünce özgürlüğünün en çok ihlal edildiği Avrupa ülkesi oldu.
AİHM geçen yıl toplam 871 davada karar açıkladı. Davaların 762’sinde Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin (AİHS) en az bir maddesinin ihlal edildiğine hükmedilirken, AİHM’de karara bağlanmayı bekleyen davaların yüzde 18,1’ini Türkiye’de gelen başvurular oluşturdu.
Ancak geçen yılın sonuna kadar, Türkiye’den gelen başvuruları yüzde 27 oranında arttı. AİHM Başkanı Robert Spano, bu artışın, Türkiye’de 15 Temmuz darbe girişimi sonrası Türk mahkemelerinde görülen davaların sonuçlanmaya başlanmasından kaynaklandığını söyledi.Son yıllarda, Türkiye merkezli başvuruların bir kısmı, AİHS’in adil yargılanma hakkıyla ilgili maddesine dayanıyor.AİHM 2020 yılında, Türkiye hakkında toplam 97 karar açıkladı, bunların 6’sında herhangi bir ihlal tespit edilmedi, bir dava dostane çözümle, beş dava ise diğer yollardan sonuçlandı.Toplam 85 davada ise AİHS’nin en az bir maddesinin ihlal edildiği sonucuna varıldı.
EN ÇOK HNAGİ ‘İHLAL’ YAPILDI
Türkiye hakkındaki davalarda 31 kez ifade özgürlüğü, 21 kez adil yargılanma hakkı, 16 kez özgürlük ve güvenlik hakkı, 14 kez mülkiyet hakkı, 11 kez de toplanma ve dernek kurma özgürlüğüyle ilgili maddelerin ihlal edildiği sonucuna varıldı.BOLD –