BU HABERLER İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
Avrupa’daki AKP muhaliflerine yönelik yapılan şiddet eylemleri giderek artıyor. Önce gazeteci Abdullah Bozkurt, ardından boksör Ünsal Arık ve son olarak gazeteci Erk Acarer, Avrupa’daki AKP yanlılarının saldırılarına uğradı. Son olarak ise Avrupa’daki AKP muhaliflerine yönelik suikast listesi yayınlandı.
GAZETECİLERİN İSMİ İNFAZ LİSTESİNDE
“jitemkurt” adlı twitter hesabından yapılan paylaşımdaki infaz listesinde Can Dündar, Kemal Aktaş, Ferhat Tunç, Ahmet Nesin, Tarık Toros, Cevheri Güven, Arzu Yıldız, Osman Baydemir, Erk Acarer, Gökhan Yavuzel, Roni Aydın Dere, Adem Karaçoban, Abdullah Demirbaş, Günay Aslan, Celal Başlangıç, Fehim Işık, Erdal Er, Fuat Kav, Erkam Tufan Aytav, Ferda Çetin, Faysal Sarıyıldız’ın adı yer aldı.
ACARER EVİNDE BIÇAKLI SALDIRIYA UĞRADI
İnfaz listesinde yer alan Gazeteci Erk Acarer’e geçen hafta Berlin’deki evinde bıçaklı ve yumruklu saldırıya uğradı. Hayati riski bulunmayan Acarer saldırının faili olarak Erdoğan rejimini işaret etti. Acarer’e saldırıya ilişkin yine infaz listesinde yer alan Can Dündar, Erdoğan’ın ‘uzun kolu’na dikkat çekti. Acarer, saldırı sonrası yaptığı açıklamada “Failleri biliyorum. Asla faşizme teslim olmayacağım. Kimse endişelenmesin bu günler geçecek” dedi.
BOZKURT’A DA EVİNİN ÖNÜNDE SALDIRDILAR
İsveç’te yaşayan sürgün Nordic Monitor Genel Yayın Yönetmeni Abdullah Bozkurt, geçen yıl evinin önünde kimliği belirsiz üç kişinin saldırısına uğradı. Saldırıyla verilmek istenen mesajı aynen iade ettiğini belirten Bozkurt, Nordic Monitor’ün Türkiye’deki hukuksuzlukları dünya kamuoyuna anlatmaya daha kararlı bir şekilde devam edeceğini söyledi. Bozkurt uzun süredir Anadolu Ajansı, Oda TV, Aydınlık ve havuz medyasının hedef gösterdiği bir gazeteciydi. Bozkurt’un özellikle MİT’in illegal operasyonları, radikal örgütler ve Erdoğan’ın yurt dışındaki uzun kolları hakkında özel haberleri dikkat çekiyordu.
MUHALİF BOKSÖRÜ ARKADAN BIÇAKLADILAR
AKP’yi ve AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ı sert bir dille eleştiren Avrupa Şampiyonu boksör Ünsal Arık’a geçen yıl aralık ayında arkadan bıçaklı saldırı düzenlendi. Bıçakla elinden yaralanan Arık, “Hesap günü gelecek. Bu sefer saldırınız daha cesaretliydi. Bir daha ki sefer önden deneyin. Kahpeliğiniz şaşırtmıyor. Sizde bıçak, bende yürek” dedi. Daha önce kurşunla tehdit edilen Arık’ın arabasının lastikleri kesilip ve telefonuna tehdit mesajları gönderilmişti.BOLD
İnfaz listesini hazırlamışlar. pic.twitter.com/ivc5ZXnqJE
— Cevheri Güven (@cevheriguven) July 11, 2021
Peker’in 15 Temmuz açıklamaları sonrası Erdoğan, Soylu ve Albayrak hakkında suç duyurusu
“Cumhurbaşkanımızın bilgisi olmadan kalaşnikof dağıtabilecek hangi Allah’ın kulu var?”
AKP hükumeti İsrail’le yakınlaşıyor: Tel Aviv’e kültür müşaviri atandı
Davutoğlu’ndan Bahçeli’ye “Serok” göndermesi
Hapiste MS hastalığıyla mücadele eden Aysun Şahin’in infaz erteleme talebi ikinci kez reddedildi. Kişisel ihtiyaçlarını tek başına göremeyen ve risk altında olduğunu belirten Şahin’i tuvalete bile koğuştakiler götürüyor.
SEVİNÇ ÖZARSLAN | BOLD ÖZEL
Gülen Hareketi soruşturmaları kapsamında 29 Kasım 2017’de tutuklanıp Düzce T Tipi Cezaevine gönderilen Multiple Skleroz (MS) hastası Aysun Şahin’in infaz erteleme talebi ikinci kez reddedildi. Doğuştan kalça çıkıklığı ve eklemlerinde şekil bozukluğu olduğu için yüzde 48 engelli raporu olan Şahin’e, 2011 yılında MS teşhisi konuldu.
Dört yıldır MS başta olmak üzere eklem romatizması, kalpte ritim bozukluğu, kemik erimesi, boyun düzleşmesi gibi hastalıklarla cezaevinde mücadele eden Şahin, hastaneye tekerlekli sandalye ile görüşlere ise koğuş arkadaşlarının kolunda çıkabiliyor. Kişisel ihtiyaçlarını da tek başına göremiyor. Tuvalete bile koğuştakilerin yardımıyla gidebilen Şahin’in vücut fonksiyonları 85 yaşındaki bir insanınki gibi.
“ELLERİM KELEPÇELİ HASTANEDE GÜÇLÜK YAŞIYORUM”
TBMM İnsan Hakları Komisyonu’na ve İnsan Hakları Derneği’ne (İHD) iletilmek üzere Mart 2019’da durumunu anlatan bir mektup yazan Aysun Şahin, artık duvarlara tutunarak yürüdüğünü, hastaneye kelepçeli götürüldüğü için güçlük yaşadığını ifade etti.
Gün aşırı olması gereken MS iğnesini kendi kendine yapan Şahin, “MS’den dolayı yürümekte zorlanıyor, ellerim kelepçeli hastanede güçlük yaşıyorum. MS için kullandığım iğnelerden dolayı grip bile olmamam gerekiyor. Çünkü ilaç beni güçsüz yapıyor. Burada büyük risk altındayım. Stres, sıkıntı ve üzüntüden uzak durmam gereken 2 kronik hastalıkla mücadele ediyorum. Bu durumda nasıl olacak bilmiyorum. Artık duvarlara tutunarak yürümeye başladım. Özellikle iğne olduğum zaman kaslarım güçsüzleşiyor. Yürümekte zorlanıyorum. Arkadaşlarım kollarıma girip tuvalete götürüyorlar” dedi.
“ENGELLİLİK ORANI ARTTI”
Cezaevinde beslenmenin büyük bir problem olduğu biliniyor. Hasta mahpuslar hem sağlık hizmetlerine ulaşmada hem de sağlıklı beslenme konusunda çok fazla hak ihlaline uğruyor. Mektubunda bu konulara da dikkat çeken Şahin, “Bağışıklık sistemimi güçlendirmem, doğal beslenmem gerekiyor. Haftada 3 gün balık tüketmem gerekiyor” ifadelerini kullandı.
Şahin yüzde 48 engelli raporuna MS hastalığının henüz dahil olmadığını, bu yüzden engellilik oranının yüzde 70’lere yükselmiş olabileceğini de sözlerine ekledi.
KHK İLE KAPATILAN YURTTA ÇALIŞIYORDU
Tutuklandıktan 15 ay sonra ilk infaz erteleme başvurusunda bulunan Şahin’in talebi, Düzce Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Ana Bilim Dalı Başkanlığı tarafından ‘cezaevinde kalabilir’ denilerek reddedildi. İkinci talebi ise yine aynı gerekçelerle bir ay önce reddedildi.
KHK ile kapatılan Düzce’de özel bir kız yurdunun müdürlüğü yapan Aysun Şahin (44), tanık ifadeleri, dernek üyeliği, gazete aboneliği, Bylock kullandığı ve Bank Asya’da hesabı olduğu iddiasıyla ilk mahkemede 8 yıl 9 ay hapis cezasına çarptırıldı. Dosyası da Yargıtay tarafından onaylandı.
AYSUN ŞAHİN’İN TBMM’YE VE İHD’YE YAZDIĞI MEKTUP
2011 YILINDA VERİLEN ENGELLİ RAPORU
ŞUBAT 2020 REDDEDİLEN İLK İNFAZ ERTELEME TALEBİ
BOLD ÖZEL
Görevden uzaklaştırılan TMSF Başkanı Gülal’ın ‘vergi’ iftirasına Naksan Holding’den net cevap
TMSF Başkanlığı görevini bugün devreden Muhiddin Gülal’ın AKP’nin el koyduğu holdinglerin vergi kaçırdıklarına dair iddiasına Naksan Holding’in sahiplerinden yalanlama geldi. Osman Nakıboğlu ve Mehmet Hilmi Nakıboğlu, asıl TMSF yönetimindeki Naksan Holding’in vergi ödemediğini iddia etti.
BOLD ÖZEL – Sabah Gazetesi, Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonunun (TMSF) el koyduğu şirketlere iftira atmaya devam ediyor. 29 Haziran 2021’de Dilek Güngör’e röportaj veren TMSF eski Başkanı Muhiddin Gülal, Koza Grubu, Erciyes Anadolu, Kaynak Holding, Aydınlı, Naksan Grubu’nun TMSF’ye geçmeden önce devlete vergi ödemediğini iddia etti. 2017, 2018, 2019 ve 2020 yıllarında bu şirketlerden toplam 7 milyara yakın vergi geliri sağlandığını belirtti.
Naksan Holding’in eski sahipleri ise Gülal’ın bu açıklamasının doğru olmadığını söyledi. Aksine kendi yönetimleri sırasında devlete vergilerini ödediklerini, TMSF’nin kayyım sıfatıyla yönettiği 2018-2019 ve 2020 yıllarında ise Naksan’ın devlete herhangi bir vergi ödemediğini iddia etti. Sabah gazetesine de yayınlamaları için bir tekzip gönderdi ancak dikkate alınmadı.
“VERGİLERİMİZİ ÖDEDİK”
Naksan Holding’in sahipleri Osman Nakıboğlu ve Mehmet Hilmi Nakıboğlu’nun avukatı İzzettin Demir’in yaptığı açıklamaya göre 1 Temmuz 2021 tarihinde e-devletten alınan Naksan Holding’e ait veri kayıtlarına göre son üç yıl içinde TMSF yönetimindeki Naksan Holding’e ait herhangi bir vergi ödemesi görünmüyor.
Demir, “Naksan Holding ile ilgili Muhiddin Gülal’ın beyanları maddi gerçekle bağdaşmamaktadır. Her sermaye şirketinin hakkı olduğu gibi, müvekkillerimin şirketleri de zaman zaman büyük yatırımlar yaptıklarında, kanunen vergiden muaf tutulmuşlardır. Bu durum ise kanunlardan kaynaklanan hakkın kullanılması şeklinde hukuka uygun eylemlerdir” dedi.
“ŞİRKETLERİN TİCARİ İTİBARI KORUNMUYOR”
İzzettin Demir, Naksan Holding’le ilgili bilgilerin gerçeklerle örtüşmediği gibi, şirketlerin ticari itibarlarının korunmadığı da belirtti. TMSF tarafından Naksan Holding’e ait bir kısım mal varlıklarının da TMSF tarafından satış ve tasfiye süreci devam ettiğinden, Gülal tarafından yapılan açıklamaların, şirketlerin değerinde azalmaları meydana getireceği ve bu hususun ileride tazminat sorumluluğu doğuracağını da sözlerine ekledi.
NAKSAN HIOLDİNG, 51 ŞİRKETLE BİRLİKTE 2016’DA TMSF’YE DEVREDİLDİ
Plastik, tekstil ve enerji sanayinde faaliyet gösteren Gaziantep’teki Naksan Holding’in temeli 1940’lı yıllarda atıldı. Nakıboğulları şehrin köklü ve zengin ailelerinden. Holding bünyesinde 7 bin kişi çalışıyorken kayyum döneminde bu sayı 3 bin 500’e düştü. 15 Temmuz’da sonra TMSF’ye devredilen Naksan Holding’in Yönetim Kurulu Başkanı Cahit Nakıboğlu 2 yıl cezaevinde kaldı. Oğulları Taner ve Emre Nakıboğlu hala cezaevinde. Taner Nakıboğlu 15, Emre Nakıboğlu 11 yıl hapis cezasına çarptırıldı.
Naksan Holding, Gaziantep 3. Sulh Ceza Hâkimliği’nin 31 Ağustos 2016’da verdiği kararla bünyesindeki 51 şirket ile beraber TMSF’ye devredildi. Naksan Holding Yönetim Kurulu Üyesi Osman Nakıboğlu ve Mehmet Hilmi Nakıboğlu’nun holdingdeki yüzde 52 hissesi de geçici olarak TMSF’ye geçti. Ancak bu payların müsadere (zor alım) edildiğine dair herhangi bir mahkeme kararı bulunmuyor.
“YÜZDE 52 HİSSENİN MÜSADERE EDİLDİĞİNE DAİR MAHKEME KARARI HENÜZ YOK”
Avukat Demir, “Köşe yazısı içinde kullanılan tablo başlığı ‘Hortum kesildi, vergiler maliyeye aktı’ şeklinde. Müvekkillerime ait Naksan Holding’deki yüzde 52 oranındaki hisseler hakkında verilmiş olan bir müsadere kararı, müvekkiller hakkında verilmiş olan bir mahkumiyet kararı olmadığı gibi, Naksan Holding tarafından ödenmiş olan vergilerle ilgili TMSF Başkanı tarafından yapılan açıklamalar da maddi gerçekle bağdaşmıyor.
“MASUMİYET KARİNESİNİN KORUMASI ALTINDA”
TMSF Başkanı tarafından Naksan Holding ile ilgili müsadere kararının onanmasını beklediklerine dair açıklama; mahkemelere baskı mahiyetinde bir beyandır. Ayrıca Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, Naksan Holding’e ait yüzde 48 oranındaki hisseler üzerinde de müsadere şartlarının oluşmadığı konusunda görüş bildirdi. Müvekkiller halen, evrensel ilke olan masumiyet karinesinin koruması altında bulunuyor.” diye konuştu.
Nisan 2020’de yürürlüğe giren İnfaz Yasası değişikliği tıka basa dolan cezaevlerine çözüm olmadı. 2020’de nüfusu 300 bine ulaşan cezaevlerinde infaz değişikliğiyle 100 bine yakın tutuklu ve hükümlü tahliye edildi. Ancak son bir yılda cezaevlerindeki tutuklu-hükümlü sayısı artarak 287 bine ulaştı. Düşünce suçlusunu kapsam dışı bırakan infaz değişikliği bir işe yaramadı.
BOLD ÖZEL – Koronavirüs pandemisi gerekçesiyle AKP ve MHP’nin oylarıyla geçtiğimiz yıl Nisan ayında İnfaz Yasasında yapılan değişiklikle örtülü af getirilmiş, adli suçları işleyen 100 bine yakın kişi cezaevlerinden tahliye edildi. İnfaz Yasası değişikliği öncesi cezaevlerindeki tutuklu ve hükümlü sayısının 300 bin olduğu ifade ediliyordu.
CEZAEVLERİ YENİDEN DOLDU
Ancak İnfaz Yasasında yapılan değişiklik, cezaevlerindeki doluluğa çözüm olmadı. Cezaevlerindeki tutuklu ve hükümlü sayısı yeniden 300 binli rakamlara yaklaştı. Adalet Bakanlığı Ceza ve Tevkif Evleri (CTE) Genel Müdürlüğünün verilerine göre 30 Haziran itibarıyla cezaevlerindeki tutuklu ve hükümlü sayısı 287 bin 94’e ulaştı. CTE’nin verilerine göre cezaevi nüfusunun 250 bin 270’i hükümlü, 36 bin 824’ü ise tutuklu. Hükümlülerin 240 bin 204’ü erkek, 9 bin 502’si kadın, 564’ü ise çocuk. Tutuklu olarak bulunanların 33 bin 967’si erkek, 1781’i kadın, 1076’sı ise çocuk. Cezaevlerindeki kişilerin 79 bin 665’i açık, 207 bin 429 kişisi ise kapalı cezaevinde kalıyor.
TUTUKLU VE HÜKÜMLÜ SAYISI 287 BİNİ GEÇTİ
Nisan 2020’de yürürlüğe giren İnfaz Yasası değişikliğiyle adli suçlarda infaz süresi yarıya indirilmiş, denetimli serbestlik süresi de 1 yıldan 3 yıla çıkarılmıştı. Ancak düzenlemeden terör adı altında siyasi ve düşünce suçundan tutuklananlar infaz indiriminden yararlandırılmamıştı. Değişikliğin yürürlüğe girmesiyle nüfusu 300 bini geçen cezaevlerinden 100 bine yakın adli tutuklu ve hükümlü tahliye edilmişti. Ancak siyasi soruşturma ve davalar, adli suçlardaki artış nedeniyle infaz değişikliğinin üzerinden geçen bir yılda cezaevleri yeniden doldu. Adalet Bakanlığının verilerine göre cezaevlerinde kalan kişilerin sayısı 30 Haziran itibarıyla 287 bin 94 oldu.
AVRUPA KONSEYİ: TÜRKİYE’NİN CEZA İNFAZ KURUMLARI AŞIRI KALABALIK
Türkiye’nin de üyesi olduğu Avrupa Konseyi, 2020 ceza istatistikleri raporuna göre Türkiye cezaevlerinin aşırı kalabalıklığı ile de ilk sırada yer alıyor. Türkiye’de cezaevlerinde her 100 yer için 123 tutuklu ya da hükümlü kalıyor. Bu klasmanda Türkiye’yi İtalya (120), Belçika (117), Kıbrıs Cumhuriyeti (116) ve Fransa (116) izliyor.
EN FAZLA TUTUKLU TERÖR SUÇUNDAN
Cezaevlerindeki yüksek orandaki nüfusun sebeplerinden bir tanesi de Türkiye’deki siyasi soruşturma ve davalar. 15 Temmuz’un ardından AKP iktidarının muhalifleri bastırmak amacıyla başlattığı soruşturmalarda binlerce kişi terör suçu işlediği iddiasıyla tutuklanarak cezaevlerine konuluyor. Küresel Stratejiler Araştırma Merkezi’nin ‘Küresel Dünyada ve Türkiye’de Cezaevleri’ raporunda da Türkiye’de tutukluların en fazla işlediği ‘suç’ raporda ‘terör’ olarak verildi. Buna göre 47 bin 907 kişi ‘terör’ suçundan tutuklu bulunuyor, 5 bin 798 kişi ise ‘terör’ suçlamasından hükümlü olarak cezaevlerinde kalıyor. Avrupa Konseyi’nin 2020 tarihli raporuna göre ise Avrupa’da en fazla terör mahkumu barındıran ülke Türkiye. Cezaevi yönetimlerinin aktardığı verilere göre hazırlanan raporda Avrupa’da ‘terör suçlarından’ hüküm giyen 30 bin 524 kişinin 29 bin 827’sinin Türkiye’de olduğu bilgisi de yer aldı. Yani Avrupa’da terörden cezaevinde yatanların yüzde 98’e yakını Türkiye’de.
AYM İNFAZ YASASINI GÖRÜŞECEK
İnfaz değişikliğinin üzerinden geçen bir yılda cezaevleri tıka basa dolarken Anayasa Mahkemesi, Nisan 2020’de yürürlüğe giren ve düşünce suçlularına adaletsiz ceza infazı yapan İnfaz Yasası’nın iptaliyle ilgili davayı 14 Temmuz’da görüşecek. AYM’nin adli suçlarda infaz süresini yarıya indiren ancak terör adıyla siyasi suçları kapsam dışında bırakan infaz değişikliğini esastan iptal etmesi durumunda cezaevindeki düşünce suçlularına tahliye yolu açılacak.
YILLARA GÖRE CEZAEVİ NÜFUSU
- 1999 – 67.581
- 2000 – 49.512
- 2001 – 55.609
- 2002 – 59.429
- 2003 – 64.296
- 2004 – 57.930
- 2005 – 55.870
- 2006 – 70.277
- 2007 – 90.837
- 2008 – 103.235
- 2009 – 116.340
- 2010 – 120.814
- 2011 – 128.604
- 2012 – 136.020
- 2013 – 145.478
- 2014 – 158.837
- 2015 – 161.522
- 2016 – 164.461
- 2017 – 183.613
- 2018 – 154.731
- 2019 – 282.635
- 2020 – 300.000
- 2021 (Haziran)- 287.094