Türkiye, iki gündür 7,5 aylık hamile olmasına rağmen tutuklanan Huriye Acun’u konuşuyor. Acun’un doğum yapmasına 1,5 ay kaldı ancak 25 gün boyunca ‘karantina’ hücresinde tek başına kalacak. Hamileliği zaten sıkıntılı geçen Huriye Acun’un eşi Uğur Acun, doğumun sezaryenle olacağını söylüyor.
Kendisinin 53 ay tutuklu kaldığını ve geçtiğimiz kasım ayında yatarını tamamlayarak tahliye olduğunu anlatan Uğur Acun, “Oğlumuz umut ben cezaevindeyken doğdu. Bensiz büyüdü. Bana alışkın değil. Sürekli annesini soruyor, ağlıyor, yemek yemiyor. Zaten babasız büyüyen oğlum, şimdi de annesinden mahrum kaldı.” diyor.
Huriye Acun’un dosyası Yargıtay’da. Henüz onanmamış. Ancak cezanın yüksek olması gerekçesiyle ‘adli kontrol şartının’ kaldırıldığı ve tutuklandığı öğrenildi. 5275 Sayılı kanuna göre hamile kadınlar tutuklanamaz. Ancak hakimlerin kanunu umursadığı yok…
‘ÇOCUKLARLA İLGİLENMEK’ SUÇU!
Uğur Acun 6 yıl 10 ay ceza almış. Eşi ise 9 yıl 4 ay! Eşinin kendisinden daha fazla ceza almasının nedeni, ‘yurttaki çocuklarla ilgilenmesi’ olarak gösteriliyor: “Eşim sürekli çocuklarla birlikteydi. Onlarla ilgilenir, üniversiteyi kazanmaları için teşvik ederdi. Bu yüzden ‘örgüte eleman kazandırmak’la suçlandı.”
Uğur Acun… Eşi tutuklanan binlerce insandan biri. İki gündür sosyal medyada derdini anlatmaya, 7,5 aylık sorunlu bir hamilelik geçiren ve 7 Temmuz’da tutuklanan eşi öğretmen Huriye Acun’u zindandan çıkarmaya çalışıyor. Şu ana kadar yetkililere sesini duyurabilmiş değil ancak kamuoyu artık onu da eşi Huriye öğretmeni de tanıyor… Acun ailesi de Türkiye’de yaşanan zulmü iliklerine kadar hissedenler arasına girdi.
İLK HAMİLELİĞİNDE DE GÖZALTINA ALINMIŞTI
Ailenin hikayesi yürek burkan cinsten. Uğur Acun ve sınıf öğretmeni olan eşi Huriye hanım, 15 Temmuz’dan hemen sonra Ağustos ayının sonunda gözaltına alınıyor. TR724’e konuşan Uğur Acun, gözaltına alındıkları sırada eşinin ilk çocukları olan Umut’a 6 aylık hamile olduğunu anlatıyor: “Eşim ilk hamileliğini de zor geçirmişti. Oğlumuzun sakat doğacağı, zeka özürlü olabileceği söylendi. 8 gün nezarette kaldık. Ben tutuklandım ancak eşim o zaman ‘adli kontrol şartı’ konularak tahliye edildi. Ben içerideyken oğlumuz oldu. Çok şükür, sağlıklıydı. Doktorlar bile şok olmuş.”
HURİYE ÖĞRETMENİN SUÇU BÜYÜK!
Acun çifti aynı dosyada yargılanıyor. Yapılan sözde yargılama sonrasında hiçbir somut delil olmaksızın örgüt üyeliği suçlamasıyla ceza alıyorlar. Uğur Acun 6 yıl 10 ay ancak eşi Huriye hanım, 9 yıl 4 ay hapse mahkum ediliyor. Huriye öğretmenin daha fazla ceza almasının sebebi ise suçunun daha büyük olması! Yurttaki öğrencilerle yakından ilgilenmesi, onların üniversiteyi kazanmaları için çaba göstermesi suçunu katlıyor. Huriye öğretmenin öğrencilerle yakından ilgilenmesi ‘örgüte adam kazandırma’ suçu olarak değerlendirilerek ceza miktarı artırılıyor.
UMUT, BABASIZ BÜYÜYOR
Umut, sürekli ağlıyor. Annesini istiyor. Babası çaresiz. “Ben annemi duyamıyorum ama o benim sesimi duyar diyerek ‘anneee’ diye bağırıyor,” diyor babası. “Cevap alamayınca ağlamaya başlıyor…”
Uğur Acun, yargılama sürecinde tutuklu kalıyor. Yerel mahkemeden mahkumiyet kararı çıktığı duruşmada, 4 Kasım 2020’de tahliye ediliyor. Zira yatarını çoktan doldurmuş. Tam 53 ay cezaevinde kalıyor. Baba Uğur Acun cezaevindeyken Umut doğuyor, yürümeye başlıyor, diş çıkartıyor, düşüyor, kalkıyor… Uğur Acun bunların hiç birisini göremiyor. Umut da ‘baba’ kelimesinin ne olduğunu bilmeden 4 yaşına geliyor.
İSTİNAF MAHKEMESİ ‘ADLİ KONTROL’ÜN DEVAMINI İSTİYOR
Çiftin dosyaları Yargıtay’da. Ancak 7 Temmuz’da beklenmedik bir hadise oluyor ve polisler kapıya dayanıyor. Mahkemeden ‘yakalama’ kararı çıktığını öğreniyorlar. ‘Adli kontrol şartı’ kaldırılmış. Apar topar Huriye öğretmen gözaltına alınıyor, adliyeye götürülüyor. Ardından da tutuklanıyor. Edinilen bilgilere göre ‘ceza’ yüksek olduğu için tutuklama kararı alınıyor.
Uğur Acun, o anları şöyle anlatıyor: “25 Aralık 2020’de istinaf mahkemesi ‘adli kontrol’ kararının devamına hükmetmişti. Ancak yerel mahkeme tutuklama kararı çıkarmış. Adliyeye gitmeden önce doktor kontrolüne götürüldü. Raporlarını da aldı. Hamile olduğu biliniyor. Bu hamileliğin de sorunlu olduğu raporlarla sabit. Ancak buna rağmen tutuklandı.”
CEZAEVİNDE NASIL DOĞUM YAPACAK?
Uğur Acun, doğmasını bekledikleri kız çocuklarının da beyninde su toplanması olduğunu anlatıyor: “Son doktor kontrolünde bebeğin sağlığıyla ilgili sorunlar olduğu ortaya çıkmıştı. Doktor, “Bebeğin beyninde sıvı toplanması olabilir” dedi. Mahkemede bunu da söyledik, raporlar sunduk. Ama hiç birini dikkate almadılar. Bu kadın sezaryenle doğum yapacak. Cezaevinde kendisine mi baksın, çocuğa mı? Bu tutuklama kararını veren insanların eşleri yok mu? 7,5 aylık hamile ve sağlık sorunları olduğu doktor raporuyla sabit bir kadın nasıl tutuklanır; aklım almıyor.”
Kanun tanımıyorlar; hamile kadınlar tutuklanamaz
Hamile kadınların tutuklanması mevcut kanunlara da aykırı. 5275 Sayılı kanunun ‘Cezanın İnfazının Ertelenmesi’ başlıklı 3. bölümünde 16/4’üncü maddesi aynen şöyle; “Hapis cezasının infazı, gebe olan veya doğurduğu tarihten itibaren bir yıl altı ay geçmemiş bulunan kadınlar hakkında geri bırakılır. Çocuk ölmüş veya anasından başka birine verilmiş olursa, doğumdan itibaren iki ay geçince ceza infaz olunur.” diyor. Ancak mahkemeler, kanunun açık emrine rağmen doğumuna 1,5 ay kalmış kadını bile cezaevine gönderiyor.