80 yaşındaki ununu elemiş eleğini asmış generalleri cezaevine koyan Erdoğan rejimi, aslında ‘dindar’ kesimi ütme peşinde. Perde gerisindeki gerçek ise 28 Şubat’ın generallerinin fikirlerinin Erdoğan tarafından uygulandığı. 28 Şubat’ta başarılı olmayan Hizmet Hareketi’ni bitirme planı, Erdoğan eliyle hayata geçiriliyor. 28 Şubat davasında müebbet hapis cezası verilen 14 emekli generalin cezaevine girmesi yeni bir tartışmaya neden oldu.Post modern darbeden 25 yıl sonra 28 Şubat’ın 80 yaşını deviren generallerine tutuklama karar verildi.
Dönemin Genelkurmay Harekat Başkanı Emekli Orgeneral Çetin Doğan ve Çevik Bir ve diğer emekli generaller cezaevine konuldu. Balyoz davasında da bir süre cezaevinde tutuklu kalan Çetin Doğan, 28 Şubat davası kapsamında cezaevine götürülürken, “Sözün bittiği yerdeyiz. Elbette bunun sonu gelecek. Türk Adaleti için yüz karası bir şey” açıklaması yaptı.
28 Şubat post modern darbe girişimine ilişkin davayı 15 Temmuz sonrası tutuklanan eski Savcı Mustafa Bilgili açmıştı. 2013’te açılan dava tam 7 yıl sonra 2021’de sonuçlandı. 14 emekli generalin müebbet hapis cezaları Yargıtay tarafından onandı.
28 ŞUBAT POSTMODERN DARBE SÜRECİ NEDİR?
Peki Türkiye Cumhuriyet tarihine “postmodern darbe” olarak geçen 28 Şubat süreci neydi? Bilmeyenler için kısa bir özet: 28 Şubat 1997 tarihli MGK toplantısında askerler, Başbakan Necmettin Erbakan ve yardımcısı Tansu Çiller’e irticayla mücadele kapsamında bir takım kararlar dikte etmişti. Erbakan ve Çiller, MGK’da alınan kararları imzalamak zorunda kaldı. Askerin illegal şekilde kurduğu Batı Çalışma Grubu (BÇG) ise, TSK, emniyet ve kamuda fişlemeler yapmıştı. İnançlı kesimin okulları, yurtları, vakıf ve dernekleri baskı altına alınmıştı. YÖK eliyle de üniversitelerde katı şekilde başörtüsü yasağı uygulamaya konulmuş, üniversitelerde kız öğrencilerin başlarını açmaları için ikna odaları kurulmuştu. Sincan’da tanklar yürütülmüştü. 28 Haziran 1996 tarihinde Necmettin Erbakan başkanlığında kurulan Refah-Yol hükümeti, askerin baskısı ile 1 yılını bile doldurmadan 18 Haziran 1997’de istifa etmek zorunda kaldı. Doğru Yol Partisi’nden ayrılan milletvekillerinin kurduğu DTP’nin desteği ile DSP’nin koalisyonuyla Mesut Yılmaz başkanlığında Anasol-D hükümeti kuruldu.
Kısa özetini geçtiğimiz 28 Şubat sürecine yaklaşık 16 yıl sonra 2013’te dava açıldı. AKP iktidarının kontrolündeki yargı, davada 21 emekli general ve eski YÖK Başkanı Kemal Gürüz’ün bulunduğu 21 isme müebbet hapis cezaları verdi. Yargıtay, Temmuz 2021’de Çetin Doğan ve Çevik Bir’in bulunduğu 14 emekli generalin cezasını onadı, Kemal Gürüz’ün bulunduğu sanıkların cezasını bozdu.
ERDOĞAN’IN 15 TEMMUZ İLİZYONUYLA GÜLEN HAREKETİ’Nİ TASFİYE ETTİ
Görünürde Tayyip Erdoğan ve AKP iktidarı, darbelerle hesaplaşıyordu. Ancak perdenin arkasında yaşananlar ise hiç öyle gözükmüyor. Erdoğan, Hizmet Hareketi’ni bitirme konusunda TSK’da ulusalcı, Avrasyacı bir kısım askerlerle ittifak kurmuş ve 17-25 Aralık yolsuzluk soruşturmalarının ardından bu planını uygulamaya koyacaktı. Erdoğan, TSK’da kurduğu ittifakla 28 Şubat’ta askerlerin tasfiye edemediği Gülen Hareketi’ni 15 Temmuz’da kurduğu büyük kumpasla yok edecekti. Erdoğan’ın ilizyonuyla 15 Temmuz Gülen Hareketi’nin üzerine yıkılırken, 28 Şubat’ta askerlerin yapamadığı yapılmış, kamuda, ticarette, eğitimde ve toplumsal hayatta ciddi bir varlığı bulunan cemaat tasfiye edilmişti. Erdoğan’a bu büyük tasfiyede yardım eden 28 Şubat’ın kurmay zekası olacaktı. Bu durumun itirafını da Doğu Perinçek yaptı: “28 Şubat cemaate karşıydı. Tayyip Erdoğan hükumeti cemaati içeri atarak 28 Şubat’ı sürdürüyor. Koskoca MİT raporu var. Orada hedef alınan örgüttür.”
Eski Genelkurmay Başkanı Hüseyin Kıvrıkoğlu, “28 Şubat bin yıl sürecek” derken bir gerçeği ifade edecekti.BOLD ANALİZ –