Organize suç örgütü lideri olmakla suçlanan Sedat Peker, Altındağ’da bir gencin öldürülmesi üzerine başlayan olaylarla ilgili Met tüketimine dikkat çekti.
Peker, sosyal medyadan yaptığı paylaşımda, şu anda piyasada esrardan ve kokainden çok daha tehlikeli bir maddenin olduğuna işaret ederek, “Şu an Türkiye’nin Bursa, Isparta, Antalya, Ankara, Adana, İstanbul, İzmit ve Kayseri illerinde çok yüksek oranda tüketilmekte.
Hitler’in askerlerinin dayanıklılığını artırmak için yaptırmış olduğu uyarıcıdan en az 10 kat daha güçlü bir uyarıcı. Fiyatı kokainden çok ucuz olduğu ve kafası uzun olduğu için gençler tarafından çok talep ediliyor. Bu uyuşturucunun en kötü yanı, tüm uyuşturuculardan daha zararlı olması. Birkaç seneden sonra insanın vücudunu çürütüyor.
‘MET İRAN’DAN GELİYOR’
Bu uyuşturucunun en büyük özelliği insana enerji vermesi ve merhamet duygusunu tamamen ortadan kaldırması olduğuna işaret eden Peker, paylaşımına şöyle devam etti: “Dünyadaki Met üretiminin yüzde 40’ı İran’daki imalathanelerde yapılıyor. Yüzde 60’ı da Tayland ve Malezya’daki imalathanelerde yapılıyor. Bizim ülkemizde tüketilen Met’in tamamı İran’dan gelmektedir.
‘MET’İN FİYATI UCUZLADI’
Son günlerde doğruluğu yüzde yüz olan bilgilere göre fiyatı hem ucuzlamış, hem de neredeyse bir tane alana bir tane de eşantiyon veriliyor hale gelmiştir. Bunun bence hiçbir mantığı yok.
Benim kafamda beliren tek düşünce bu uyarıcının kullanılması çoğaltılarak ülkemizde yapılmak istenen sokak hareketlerinde bu maddeleri de kullananların kullanılmak istenebileceğidir. İlk okunduğunda size saçma gelebilir ancak bu çok ciddi bir durumdur.
Met denen uyuşturucuyu alanlar adeta zombiye dönüşmekteler. Korku denen şey beyinlerinden çıkmakta, merhamet ise tamamen ortadan kalkmaktadır. Devlet görevlilerinin neredeyse satışı serbest olan bu uyuşturucu türünün hızlı bir şekilde üzerine gitmeleri gerekiyor.
‘DAHA BÜYÜK PROVOKASYANLAR YAPILACAK’
Daha önce de söylediğim gibi, halkı tahrik etmek için çok daha büyük provokasyonlar yapacaklar. Bize düşen, mülteciler tarafından haksızlığa uğrayan kızlarımızı, gençlerimizi meşru müdafaa hakkımızı kullanarak korumaktır.
Ancak yağma tarzı ya da toplumsal olaylardan da mutlaka kaçınmaktır. Kimsenin ekmeğine yağ sürmemeliyiz kardeşlerim. Akıllı olan, düşmanının planına safça davranarak asla hizmet etmez.”