Olay Kasım 2019’da İstanbul’da meydana geldi. O gün 13, 10 ve 4 yaşındaki üç kardeş evde yalnızdı. Anne ve babalarının diş doktorunda randevusu vardı. Baba sabah saatlerindeki randevusuna yetişmek için erkenden evden ayrıldı. Annenin randevusu ise öğleden sonra 15.00 civarındaydı.
Eşi bir türlü doktordan gelmeyen anne, kendi randevusuna yetişmek üzere yola çıktı. Geri döndüğünde ise evine polisler gelmiş, ayakkabılarla içeri girilmiş, evin her tarafı dağıtılmış ve dolaplardan duvarlara kadar her yer kömür isi gibi siyah bir renge bulanmıştı.
İstanbul Emniyeti’nden gelen sivil polisler, kapatılan okullarda görev yaptıktan sonra haklarında soruşturma başlatılan öğretmen çiftin evinde siyah karbon ile parmak izi aramış, 4-5 saat süren aramada ilaç ve parfüm şişelerinden poşetlere kadar ne buldularsa her şeyi siyaha boyamışlardı.
“ÇOCUKLARIM O ANDAKİ HALLERİ GÖZÜMÜN ÖNÜNDE GİTMİYOR”
Bold Medya’ya konuşan ve adının açıklanmasını istemeyen anne, “Apartmana geldiğimde kalabalık olduğunu görünce bir tuhaflık olduğunu anladım zaten. Eve çıktım. Çocuklarımın o andaki halleri gözümün önünden gitmiyor. Çocukları oturtmuşlar koltuğa, hepsi de ağlamış, sakinleşsinler diye ellerine de bir bardak su vermişler. Ağlıyorlar ama öylece duruyorlar. Hiç bana doğru gelmiyorlar. Sonra ben yanlarına gittim, çocuklara sarıldım. Polislerden biri eşimi sabah gözaltına aldıklarını söyledi.” dedi.
Eşinin gözaltına alındığını o zaman öğrendiğini belirten anne, “Önce eşimi emniyete götürmüşler sonra parmak izi araması yapmak üzere evimize gelmişlerdi. Çocuklarım daha sonra bana ‘Anne biz yanına gelmek istedik ama polis amcalar kızar diye gelemedik’ dedi. Büyük kızım ‘Anne o sırada kalbim o kadar hızlı atıyordu ki, kalbimin hareketiyle kucağımdaki kardeşi sanki ileri geri gidiyordu.’ dedi. Evde eşimin dışında 4 kişinin parmak izi bulundu. Benim, bir polisin ve iki KHK’lının. O KHK’lıları tanımıyorum, pazardan, marketten her yerden alışveriş yapıyoruz, poşetlerde böyle parmak izine rastlanıyor.” ifadelerini kullandı.
“20-30 POLİS GELMİŞTİ”
Evlerinde insandan ayak basacak yer kalmadığını belirten anne, 20 ile 30 arasında polisin eve geldiğini, oğlunun sünnet düğününden birikmiş paralarına da el konulduğunu belirtti. Babayı sabah gözaltına alan polis, ev araması bitince anneyi de gözaltına aldı, çocukları evde bırakıp gitti. Vatan Emniyet’te ifadesi alınan anne daha sonra serbest bırakıldı.
“EMNİYETLERDE İŞKENCE VAR, ADİL BİR YARGILAMA YOK”
Çocuklarının yaşadığı korkuyu ve travmayı hala daha atlatamadığını vurgulayan anne, “Eşim, hakkında arama olduğunu öğrenince Türkiye’de adil bir yargılama olmadığı ve emniyetlerde işkence yapıldığını bildiği için bizim yanımızdan ayrıldı. Başka bir evde yaşamaya başladı. Ara sıra çocuklarla onu ziyarete gidiyorduk. Baskın yapıldığı gün eşimi ziyarete gitmiş, bir gün yanında kalmıştık. Ertesi gün de zaten polisler geldi. Ben serbest kaldıktan sonra 4 katlı 7 daireli apartmanımızdaki evimize döndük.” diye konuştu.
“İKİNCİSİNDE 60 POLİS BİRDEN GELDİ”
Anne ve çocuklarının yaşadıkları baskın bunlarla bitmedi. Ev sahibinin evine ve annenin özel ders vermeye gittiği öğrencisinin evine de operasyon düzenledi. Olaydan bir hafta sonra 4 katlı apartmandaki evlerine de baskın yapıldı. Bu kez 60 kişilik bir ekip gelmişti. Apartmandaki bütün evleri aynı şekilde siyah karbonla aradılar. Evde olan erkekleri ve eşi hapiste olan iki çocuklu bir kadını, anneye yardım ettikleri gerekçesiyle gözaltına aldılar.
En son kapatılan kolejlerden öğretmen olarak çalışan ve 8 yıl 9 ay hapis cezasına çarptırılan baba, hala Silivri Cezaevinde tutuklu. Anne ise 3 çocuğuyla birlikte aynı evlerinde yaşamaya devam ediyor. Çocuklar ise psikolog desteği alıyor.