Muhalif kimliğiyle bilinen sanatçı Zülfü Livaneli, Türkiye’de milyonlarca insan vatan haini ilan edildiğini ve bu kavramın dünden bugüne kullanılan en kolay kavram olduğunu dile getirdi.
Artı TV’den Alin Özinan’ın konuğu olan Livaneli, “Türkiye’de vatan hainliği hiç bitmez. Katliamın, öldürmenin, sürgüne göndermenin, hapsetmenin baş lafıdır bu.” dedi.
“ABDÜLHAMİT’İ İSLAM’A ZARAR VERİYOR DİYE HAİN İLAN ETTİLER”
Erdoğan’daki yetkilerin Osmanlı padişahlarında bulunmadığını söyleyen Zülfü Livaneli’nin açıklamaları şöyle:
“Valla vatan hainliği hiç bitmez Türkiye’de. Katliamın, öldürmenin, sürgüne göndermenin, hapsetmenin baş lafıdır bu. Şimdi biraz şaşırtıcı bir şey söyleyeceğim. Mesela şimdi Abdülhamit tahttan düşürüldü değil mi? Tahttan düşürülmek fetvası var Şeyh’i İslam’ın yazdığı. Orada ne diyor; ‘Kur’an’a zarar verdiği için, dini İslam’a zarar verdiği için vatan hainidir’ diye devirdiler. Onun için bile şimdi diyorlar ki Peygamber seviyesine koyuyorlar ama Abdülhamit’i bile böyle vatan haini diye İslam’a Kur’an’a zarar veriyor diye indirdiler. Daha sonra Talat, Cemal, Enver Paşalar, onlar vatan haini diyen, önce iktidar çok ellerinde tutuyorlardı. Sonra vatan haini olarak tescillendiler. Onlar hak ettiler.
Ondan sonra Vahdettin vatan haini. Ama o sırada, o düşmeden önce Mustafa Kemal vatan haini. Bütün o kadrolar Ali Fuat’lar falan hepsi, Kazım Karabekir hepsi vatan haini. Ondan sonra geliyoruz Nazım Hikmet vatan haini. Sonra bizim kuşaklara Yaşar Kemal vatan haini. Bizim kuşaklara geldi vatan haini. Devam ediyor şimdi yeni kuşaklarda da vatan haini. Yani Türkiye’de bitmez…
“MİLYONLARCA VATAN HAİNİ VAR”
O kadar kolay söylenen bir şey ki bu vatan haini. Ama şimdi kitleselleştirdiler. Bir fark oldu. Karşılarında HDP’ye oy verenler vatan haini. Demokratlar, insan haklarını savunanlar, bu konuda tweet atanlar vatan haini. Yani şu anda milyonlarca vatan haini var. Ben de geçenlerde bir tweet attım. Dedim ki; ‘Bu kadar vatan haini, kendi anasının babasının toprağına düşman, milyonlarca insan, halkın yarısı nasıl vatan haini oldu ya? Sulara bir şey mi karıştırdılar acaba? Hangi ülkede yani halkın yarısı suçlanır vatan haini diye’. Ama tabii hiçbir ciddiyeti yok bu işin. Hiçbir ciddiyeti yok. Osman Kavala vatan haini. Selahattin Demirtaş vatan haini. Yani Nazım Hikmet’in şiiri var ya; ‘Yazın koskoca puntolarla, Nazım Hikmet vatan hainliğine devam ediyor hala’ diye.
Selahattin Demirtaş benim çok sevdiğim saydığım bir dostum. İlk kitabına da Seher’e benim bir yazı yazmamı istemişti. Kitabın arka kapağı için yazı yazmıştım. O zaman o kadar büyük tepki olmamıştı. Şimdi bana kitap göndermek nezaketinde bulunmuş. Bende o nezakete kitabın ithaf sayfasıyla teşekkür ettim. Şimdi bu daha da masum bir şey. Orada da siyasiden çok yazar olarak, yazar kimliğini öne çıkartmak istedim. Demirtaş elbette edebiyatımızın usta isimlerinden. Şimdi buna çok büyük tepki gösterdiler. Demek ki Selahattin Demirtaş’ın öneminin farkındalar. Yani şu anda Selahattin Demirtaş’ı, Ekrem İmamoğlu’nu çeşitli isimleri hedeflerine koymuşlar. Bunları yok etmek istiyorlar.
“ÖLÜM ORUÇLARINDA VATAN HAİNİ OLDUK”
Bu son olanlarda da biliyorsunuz Ekrem İmamoğlu için soruşturma açıldı. Efendim alıyormuş işte PKK’lıları. Şimdi sonuçta çok büyük bir tepki geldi ama ben her zaman bu tepkiyi aldım. Mesela 1996’dan beri UNESCO iyi niyet elçisiyim. Paris’e tayin etmişti beni. Paris’e çok da büyük aktivitelerimiz oldu. Sonra Sur yıkılırken, bombalanırken, İstanbul’da İnsanlık Zirvesi’ni topladılar. Mani olmaya çalıştım UNESCO’ya, olamadım. Onun üzerine dünya basınına bir mektup göndererek , bunu kınayarak istifa ettim. O zaman da çok vatan haini oldum tabii.
Daha önce Yaşar Kemal ile çeşitli arkadaşlarla basın toplantıları, barış bildirileri yapardık. Bazı tutuklular için devreye girerdik. O zaman da vatan haini olduk. Ölüm oruçlarında da vatan haini olduk. Zaten bütün askeri dönemlerde vatan hainiydik. Albümlerimiz falan yasaklıydı Nazım dediğimiz için. Ben başka bir dönem görmedim ki zaten hayatımda. Meşru biri olamadım ben. 76 yaşındayım hala muhalif ve alternatif, hala alternatif, ana akım değil. Ama ben bundan gurur duyuyorum. Yaşar Kemal derdi ki biri bir şey dediği zaman, “Yahu bir gayrı meşruluğumuz var. Onu da elimizden alma Allah aşkına” derdi.