Hizmet Hareketi içerisine sızdırdığı ajan ve muhbirlerin ifadeleriyle büyük bir algı operasyonunun fitilini ateşleyen Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) ve Emniyet İstihbarat Başkanlığı, iktidarın talebi doğrultusunda cemaati günah keçisi yapmayı başardı. Toplumun cemaate olan ilgi ve güveni yalan ve iftiralarla adeta yerle bir edildi. Muhbirlerin hazırladıkları fişleme bilgileri ile kamuda büyük bir memur kıyımı yapıldı. Gülen hareketine yakın on binlerce kişi tutuklandı. 800 binden fazla kişi hakkında da örgüt üyeliği kapsamında soruşturma başlatıldı.
İstihbarat teşkilatı, uzun yıllardır devşirdiği muhbir ve ajanlarla içeriden bilgi almaya devam ediyor. TR724’e ulaşan bilgiler, istihbaratın yeni planını gözler önüne seriyor. Buna göre, hem MİT hem de emniyet istihbaratın bilgisi dahilinde tutuklu kalan muhbirler, cezaevinden çıktıktan sonra kullanılmaya devam ediyor. Tehdit, şantaj ve işkence ile angaje edilen muhbirler Yunanistan üzerinden yurtdışına gönderiliyor. Daha önce Belirli bir süre tutuklu kaldıkları için Gülen cemaati mensupları arasında dikkat çekmiyorlar. Bu kişiler istihbarata belirli periyotlarla bilgi vermeye devam ediyor.
Yurt dışına çıkarken herhangi bir sorunla karşılaşmamaları için güvenlik noktalarında gerekli bütün kolaylıklar gösteriliyor. Yol güzergahında ve geçiş organizasyonundaki tüm ayrıntılar gerekli birimlerle paylaşılıyor. Meriç’ten geçtikten sonra da toplanma alanındaki işlemlere kadar gözetim altında oluyorlar.
ALMANYA’DA TAKİP
TR724’ün ulaştığı bilgiler; muhbirlerin faaliyetlerinin bunlarla sınırlı olmadığını gösteriyor. İstihbarata angaje elemanlar Almanya, Belçika, Hollanda, Fransa, İsveç ve İsviçre gibi ülkelere gittikten sonra oradaki kişilerle ilgili çalışmalar yapıyor. Kişi ve kurumların bütün bilgileri rapor haline getirilerek Türkiye’ye gönderiliyor. Yurtdışında birlikte aynı havayı soluduğu arkadaşları da muhbirlerden habersiz onlara yardımcı olmak saikiyle bütün bilgileri paylaşmaya devam ediyor.
Muhbir ve ajanların yurt dışındaki faaliyetleri geçtiğimiz ay Ankara’da gözaltına alınan bir kişinin sorgusunda ortaya çıktı. Gülen Hareketine yakın bir kurumda 15 Temmuz öncesinde idareci olarak çalışan ‘şüpheliye’, sorgusunda darbe girişimi sonrasında Almanya’da yaşamak zorunda bırakılan 50’ye yakın kişinin görüntüsü ve bilgisi soruldu.
Söz konusu kişilerin çekilen görüntü ve fotoğraflarının yeni olduğunun altı özellikle çizildi. Bu kişilerle geçmişte ya da şimdi bir irtibatının olup olmadığı soruldu. Şüpheli şahıs ise bazılarını geçmişte tanıdığını ancak 15 Temmuz sonrasında herhangi bir irtibatının olmadığını söyledi.
TUNA YILDIZ-TR724 ÖZEL