‘Aysel Tuğluk İçin 1000 Kadın’ kampanyası: AYM, siyasi saiklerle hareket eden Adlî Tıp Kurumu’nun adaletsiz raporlarıyla karar verdi. Aysel Tuğluk’u cezaevi koşullarına mahkûm etti. Kaybedecek bir gün bile yok, Aysel Tuğluk derhal tahliye edilerek bir an önce tedavi olanaklarına kavuşturulmalıdır.
Aysel Tuğluk İçin 1000 Kadın kampanyası AYM’nin tahliye başvurusunu reddetmesine tepki göstererek, “Aysel Tuğluk’un unutturulmaya mahkum edilmesine izin vermiyoruz, kaybedecek bir gün bile yok” dedi.
“Aysel Tuğluk derhal tahliye edilerek bir an önce tedavi olanaklarına kavuşturulmalı. Çok kısa bir zaman önce demans hastası Çevik Bir’in tahliye edildiği şu şartlarda bu apaçık siyasi bir karardır” diyen ‘Aysel Tuğluk İçin 1000 Kadın’ kampanyasının açıklaması şöyle:
“İki yılı aşkın bir süredir demans hastalığı ile mücadele eden Aysel Tuğluk için avukatlarının yaptığı ‘tedbiren tahliye edilmesine yönelik başvuru’ Anayasa Mahkemesi tarafından reddedildi!
Aysel Tuğluk’un cezaevinde tek başına yaşamını idame ettiremeyeceğini, hastalığının her geçen gün daha da ağırlaştığını gösteren çok sayıda bilimsel rapor, reçete ve belge Anayasa Mahkemesi’nin önünde duruyordu. Ama AYM, siyasi saiklerle hareket eden Adlî Tıp Kurumu’nun adaletsiz raporlarıyla karar verdi. Hem de büyük çelişkilerle!
TARİHE GEÇECEK ÇELİŞKİ
AYM “nörolojik rahatsızlığın zamanla ilerleyebileceği, bir başkasının yardımı olmadan zorunlu ihtiyaçlarını karşılayamaz, cezaevi koşullarında hayatını yalnız idame ettiremez duruma gelebileceği ihtimali”yle tedbir kararı verirken, Aysel Tuğluk’u cezaevi koşullarına mahkûm etti.
Tarihe geçecek bu çelişki yalnızca bu ülkedeki adaletsizlik silsilesine eklenecek yeni bir vaka değil, bir insanın, hasta bir mahkumun, Aysel Tuğluk’un yaşamına mal olacak kadar ağır sonuçlar doğuracak, kabul edilemez bir tutumdur! Hem de çok kısa bir zaman önce demans hastası Çevik Bir’in tahliye edildiği şu şartlarda bu apaçık siyasi bir karardır.