Tek kişilik kararname ile TSK’dan ihraç edildikten sonra Almanya’dan sığınma hakkı isteyen Tuğgeneral Mehmet Yalınalp, KHK’lı subaylar tarafından kurulan Alesta’nın son konuğu oldu. İhraç Hava Pilot Tuğgeneral Mehmet Yalınalp, 15 Temmuz öncesi ve sonrasında yaşanan çarpıcı bazı olayları anlattı
ÇOK YAKINDA BÜYÜK BİR FIRTINA KOPACAK, AĞAÇLARDA YAPRAK KALMAYACAK
15 Temmuz’dan önce Türk Silahlı Kuvvetleri’nde olan bazı ilginç olayları sonradan duyduğunu anlatan Tuğgeneral Mehmet Yalınalp, 15 Temmuz’dan 1 hafta önce İzmir yakınında bulunan Gümüldür Askeri Kampı’nda dönemim Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Abidin Ünal’ın eşi Leyla Ünal’ın kampta tatil için bulunan general ve eşlerine alışılmamış bir tarzda konuşma yaptığını ‘‘Çok yakın bir gelecekte büyük bir fırtına kopacak, ağaçlarda yaprak kalmayacak.’’ dediğini şöyle aktardı:
‘‘Şu an hapiste olan bir generalin eşi anlatıyor; Ramazan bayramı 15 Temmuz’dan 1 hafta öncesine gelmişti. Temmuz aslında TSK izin ayıdır, özellikle generaller YAŞ öncesi izinlerini yoğun olarak kullanırlar. 15 Temmuz’dan bir hafta kadar önce İzmir yakınındaki Gümüldür Askeri Dinlenme Merkezi’nde birçok havacı general ve eşleriyle birlikte tatillerini geçirmek için bulunuyorlar. Ve bayram dolayısıyla Hava Kuvvetleri Komutanı Abidin Ünal’ın eşinin ve bazı emekli yüksek düzey komutanların olduğu bir ortamda birlikte bir yemek yeniyor. Yemekten sonra Hava Kuvvetleri Komutanı ve eşi Leyla Ünal yemekteki generalleri ve eşlerini komuta çay-kahve içmeye davet ediyor. Konuta gidiliyor, Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Abidin Ünal’ın eşi Leyla Ünal hiç beklenmedik bir konuşma yapıyor ve bu konuşma orada bulunan bayanları çok şaşırtıyor. Leyla Ünal yaptığı konuşmada, ‘‘Çok yakın bir gelecekte büyük bir fırtına kopacak, ağaçlarda yaprak kalmayacak.’’ diyor.
Bu konuşmayı duyan ve bana ve eşime anlatan şu an hapiste olan general arkadaşımızın eşi, ‘‘Ben o zaman bu konuşmaya çok anlam veremedim ve yadırgadım çünkü alışık olduğumuz bir tarz değildi. Ancak olaydan hemen sonra yaşananları görünce anladım ki aslında bize 15 Temmuz’la ilgili bir mesaj verilmiş.’’ demişti.
Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Abidin Ünal ve eşi Leyla Ünal’a burada sorulması gereken soru şudur; 15 Temmuz’dan bir hafta önce neden böyle bir konuşma yaptınız? Hangi bilgiye dayanarak nasıl bri beklentiyle böyle bir konuşma yaptınız? Bu konuşmayı yapmaya neden ihtiyaç duydunuz? Neyi amaçlıyordunuz bunu duyurarak etrafınızdaki insanlara?’’
EMRİ VEREN HAVA KUVVETLERİ KOMUTANI OLDU, YERİNE GETİREN MÜEBBET HAPSE ÇARPTIRILDI
Yine 15 Temmuz’dan önce Gümüldür’de bulunan bir general arkadaşımız şu an tutuklu; eşinden öğrendik. Şu an ki Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Hasan Küçükakyüz, o dönemde Hava Eğitim Komutanı olarak görev yapıyor. Hava Eğitim Komutanlığı’nın karargahında da beraber çalıştığı generaller var. İşte bu kampta bulunan general 15 Temmuz akşamı kampta şortlu eşiyle birlikte deniz kenarında tatillerini geçirirken olaylar başlıyor. TSK’da bir kaos yaşanıyor. Bu general de hemen Hasan Küçükakyüz’ü arıyor. Komutanım ne yapmamı emredersiniz? Diyor. O da ‘karargahın emniyetini al ve gelecek emirleri bekle’ şeklinde talimat veriyor. Arkadaşımız olan general de apar topar gidiyor. Gerçekten de karargahı emniyete alıyor ve kendisine verilen emri yerine getiriyor. Sabaha kadar da aslında yasadışı başladığı ifade edilen askeri faaliyetlere karşı bir takım adımlar atıyor ve Eskişehir’deki Birleştiirlmiş Hava Hareket Merkezi’yle koordineli çalışıyor. Kendisine verilen meşru emirler ne ise onu yerine getiriyor. Bu arkadaşımız 15 Temmuz’dan sonra açılan davalarda darbeye birinci derece iştirak ettiği için sanık durumuna geldi, yargılandı ve bilmem kaç kez müebbet hapis cezasına çarptırıldı. Sebep de şu ; 15 Temmuz gecesi darbeyi duyduğunuzda neden mesaiye giderek darbe faaliyetlerine katıldınız. Bir general içinde olmadığı bir darbeden mahkum oluyor, hayatı karartılıyor.
GENERALİN YANINA SOKULAN POLİS: SİZİ ÖLDÜRMEM İÇİN GÖNDERİLDİM
Bu bahsettiğimiz arkadaşın yaşadığı bir olay daha var, bulunduğu karargahın yakınındaki başka bir birlikteki olaylara müdahale etmesi için yine hükümetin verdiği meşru emirler çerçevesinde görevlendiriliyor. Sabah erken saatlerde bu birliğe gidiyor, herhangi bir müessif bir olayın çıkmasını önlüyor. General bu arada oradaki polislerle de konuşuyor. Bir polis yanına sokuluyor ve diyor ki ‘sizi öldürmeye gelmiştim sizi vuracaktım ve bu maksatla buraya gönderildim’ diyor. Bu konuşmaya muhatap olan general arkadaşımız darbeyi planlamak ve icra etmekten onlarca kez ağırlaştırılmış müebbet hapiz cezasına çarptırıldı.’’