The Guardian Gazetesi’nin haberine göre, daha önce idare ettiği cezaevlerinde “ağır ihmal” ve “ağır güvenlik kusurları” ile suçlanan MTC, Avustralya’nın, Nauru Adası’na gönderdiği mültecilerin tutulduğu gözaltı merkezinin yönetimini devraldı.
MTC, 111 mültecinin barındığı ve Avustralya’nın Guantanamo’su olarak adlandırılan gözaltı merkezinin yönetimi için Avustralya hükümetiyle günlüğü 760 bin dolardan 62 günlük sözleşme imzaladı.Anlaşmaya göre Avustralya, MTC’ye 62 gün için mülteci başına yaklaşık 425 bin dolar ödeyecek.Yüksek maliyeti ve geçmişindeki ihmal ve güvenlik aksaklıkları nedeniyle eleştirilerin odağı olan MTC’ye gözaltı merkezinin yönetiminin verilmesi tartışmalara yol açtı.Merkezin yönetimini yapan bir önceki firma Canstruct International (CI), 2017-2022 olmak üzere 5 yıllığına 1,82 milyar dolar almıştı.
Canstruct International döneminde kampın aylık yönetim maliyeti 35 ila 40 milyon dolar tutarken, kamptaki kişi sayısı yüzde 90 azalmasına karşın MTC’nin aynı işi günlüğü 760 bin dolara alması meclis incelemesine neden oldu.The Guardian, Canstruct International’ın aynı işe daha düşük fiyat teklif etmesine karşın hükümetin daha yüksek rakama MTC’yi tercih ettiğini iddia etti.
Avustralya İçişleri Bakanlığından bir sözcüsü, The Guardian’a yaptığı açıklamada, MTC ile yapılan iki aylık sözleşmenin, yeni bir firmaya geçişin farklı mali yükümlülükleri olduğunu ancak hizmette aksama olmayacağını kaydetti. Sözcü, MTC’ye verilen sözleşmede hizmeti değerlendirmenin tek ölçütünün para olmadığını ve yönetim sürecinin karmaşık olduğunu ileri sürerken The Guardian’ın hükümet kaynaklarından edindiği bilgiye göre MTC’nin önceki işletmeci firmadan daha düşük yoğunlukta iş yapması ön görülüyor.
Avustralya’nın Guantanamo’su Nauru Adası
Nauru gözaltı merkezi, Manus Adası’ndaki gözaltı merkezinin kapatılmasının ardından Avustralya’nın tek açık deniz gözaltı merkezi konumunda bulunuyor. Avustralya, şimdiye kadar, adada “yasa dışı olarak gözaltına aldığı” 1900’den fazla kişiye 70 milyon dolardan fazla tazminat ödemek zorunda kaldı.
Nauru ve Avustralya, 2021’de Pasifik ada devletinde (Nauru) “gözaltı merkezinin” kalıcı olmasını taahhüt eden bir mutabakat zaptı imzalamıştı.Avustralya’nın göç politikası, Avustralya’ya ulaşmaya çalışan ya da denizde yakalanan sığınmacıların gözaltı merkezlerine gönderilmesini gerektiriyor.İnsan hakları örgütleri, Avustralya’nın mültecilere yönelik muamelesini ve gözaltı merkezlerindeki koşulları kınarken Avustralya, bunun tehlikeli deniz yolculuklarını önlemede etkili olabileceğini savunuyor.
MTC’nin şaibeli geçmişi
21 cezaevi ve gözaltı merkezi işleten ve ABD’nin en büyük üçüncü özel hapishane işletmecisi olan MTC, yönettiği tesislerde ihmal ve güvenlik aksaklıkları nedeniyle eleştiriliyor.MTC, ABD’de gözaltındaki bir kadının tecavüze uğraması, firar eden mahkumların 2 kişiyi öldürmesi ve bazı tutuklulara aylarca hücre hapsi cezası verdiği iddialarıyla yargılanıyor.Şirket ayrıca, iş sözleşmeleri karşılığı cezaevi yönetimlerine rüşvet vermek suçundan 5 milyon dolar tazminat ödedi.