Avustralya’nın ‘dünyada nesli tükenen memeli hayvanlar başkenti’ haline dönüştüğünü belirten hükümet yeni kayıpların önüne geçmek için bir koruma planı hazırladı.
Hükümetin yeni planında aralarında koala gibi ülkenin simge hayvanlarının da bulunduğu nesli yok olma tehlikesi altındaki 110 hayvan ve bitki türünün korunmasına öncelik verilecek. Çevre Bakanı Tanya Plibersek, halen uyguladıkları planın işe yaramadığını kabul ederek vahşi yaşamı korumak için yeni bir fırsat yaratmaya kararlı olduklarını vurguladı.
Avustralya’da nesli tehlike altında toplam bin 900 tür bulunuyor, plan bu liste içinde yalnızca 110 türe öncelik veriyor.Plan çerçevesinde kıtanın üçte birinin plana dahil edilmesi ve bu bölgelerde yaşayan korumasız türlerin ve habitatların ulusal çevre yasaları kapsamında korumaya alınması öngörülüyor.Plan nesli tehlike altındaki türlerin yoğun olarak bulunduğu 20 alana yoğunlaşacak. Bu alanların başında özellikle son dönemde yaşanan orman yangınlarından zarar gören Güney Avustralya’daki Kanguru Adası ve Yeni Güney Galler’deki Mavi Dağlar geliyor.
Avustralya’da vahşi yaşam 2019-2022 yıllarındaki orman yangınları sonrası büyük kayba uğradı. Doğal Hayatı Koruma Vakfı’na göre (WWF) “Kara Yaz” olarak tanımlanan bu dönemde üç milyar hayvan ya öldü ya da yaşam alanlarını terk etmek durumunda kaldı.10 yıllık strateji ile ayrıca iklim değişikliğine karşı direnç geliştirme, bazı kilit türlerin nüfusunun korunması için yırtıcı hayvanlardan arındırılmış alan oluşturma ve yok olan türlerin daha iyi izlenmesi hedefleniyor. Bu kapsamda yabani kedilerin, tilkilerin ve gamba çimeni gibi çabuk yayılan yabani otların yarattığı etkileri sınırlandırmak için yeni girişimler başlatılacak. Yapılan son bir çalışmaya göre tilkiler ve yabani kedilerin kıtada yılda 700 milyon sürüngen, 510 milyon kuş ve 1,4 milyar memeli hayvan öldürdüğü tahmin ediliyor.
Çevresel kayıplar “şoke edici”
Öte yandan Aborjiinlerin çevre yönetimi uzmanlığından da daha fazla istifade edilecek.Bu yıl başında açıklanan bir rapor Avustralya’da çevre korumanın şaşkınlık yaratacak ölçüde düşüşte olduğunu ortaya koymuştu.Rapora göre birçok yerli hayvan ve bitki türünün nesli habitat kaybı, işgalci türler, zararlı böcekler ve yabani otların yayılması, iklim değişikliği ve daha sık ve daha yıkıcı doğal afetler nedeniyle tehlike altında.