Kemal Kılıçdaroğlu: “Geçen gazetelere bakarken bir annenin kanser olan 6 yaşındaki Yusuf’a sarıldığını gördüm. İçim cız etti. Anne hapiste. Yusuf 6 yaşında kanser, ölümle pençeleşiyor. ‘Anne’ diye sayıklıyor. Bu adalet midir? Savcı izin vermiş, hastanede görüyor. İl Başkanımızı aradım, Canan hanımı. ‘Git aileyi bul, ihtiyaçları var mı sor’ dedim. Kişi suçlu olabilir ama anne evladının yanında olmak durumundadır. “dedi.
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Ankara’da uğradığı silahlı saldırı sonucu hayatını kaybeden eski Ülkü Ocakları Başkanı Sinan Ateş’le ilgili konuştu. Kılıçdaroğlu, “Ailesi talep etti diye konu siyasallaşmasın diye sabırla susuyoruz. Bize de bilgiler akıyor, çok şey biliyoruz. Bu işten ne kadar pis kokuların geldiğinin de farkındayız. Görevliler işini yapsın diye şimdilik sesimizi çıkarmıyoruz. Saraydan tık yok. Sarayın stepnesi (Bahçeli) ise sanki en değerli evlatlarından biri öldürülmemiş gibi tek kelime dahi etmiyor. Bu cinayeti görmezden gelemezler, CHP olarak izin vermeyeceğiz.” dedi.CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında gündemi değerlendirdi. Kılıçdaroğlu’nun açıklamalarından önemli bölümler şöyle:
- Altı lider birlikteyiz. Demokrasi için bir araya geldik. Ülkemize huzur gelsin diye bir araya geldik. Toplumda kaynaşma olsun ama kamplaşma olmasın diye bir araya geldik. Kadın-erkek ayrımı olmasın diye bir araya geldik, kucaklaştık. Geçmişin acılarını sarmaya çalıştık.
- Helalleşme dedik, kucaklaşma, adalet dedik. Dillendirmeye devam edeceğiz. Demokrasi kadar güzel bir şey yok. Demokrasilerde medya özgür olacak. Artık havuz medyası diye bir medya olmayacak. Saray tarafından beslenen bir medya olmayacak ama o medya özgürce bizi eleştirebilecek. Çünkü şuna inanıyoruz, bir politikacının alkıştan çok sağlıklı ve tutarlı eleştiriye ihtiyacı vardır.
- Her şeyi ben bilirim, her şeyi ben yaparım düşüncesi insanlığı felakete sürükler. Devleti bir adama teslim etmek o ülkeyi, devleti felakete sürükler. Geldiğimiz tablo budur. Bu tablodan Türkiye’yi çekip çıkarmak istiyoruz.
- Rüşvet alanlar var. Rüşvetçilerden, uyuşturucu baronlarından, uyuşturucu çetelerinden bu ülkeyi 2023 seçimlerinden sonra temizleyeceğiz. Yeni bir Türkiye’yi birlikte inşa edeceğiz. Altı ayrı partiyiz doğru ama aynı felsefeden hareket ediyoruz demokrasi konusunda. Neyi, nasıl yapacağız biliyoruz. Sadece liderler değil onların altında ekipler çalışıyor, güzel şeyler yapacağız
- Rüşvetin olmadığı, torpilin olmadığı, yolsuzluğun olmadığı bir Türkiye’yi inşa edeceğiz. Eğer kul hakkına herkes saygı gösteriyorsa, ‘Kul hakkı yiyenleri iktidardan göndereceğiz ve yemeyen insanları dürüst ve namuslu insanları, adaletten yana olan insanları iktidara getireceğiz’ demelisiniz.
- Terörün olmadığı bir ülke inşa edeceğiz. Masum çocuklarımız, kadınlar, kızlar hayatlarını kaybettiler. Türkiye’yi buradan çıkartacağız. Terörün sıfırlandığı bir Türkiye’yi inşa edeceğiz. Bütün komşularımızla barış içinde yaşayacağız.
- Bu ülkenin hapishanelerinde haksız yere yatanlar var. Osman Kavala, Selahattin Demirtaş, Mücella Yapıcı, Çiğdem Utku, Hakan Altınay, Mine Özerden, Can Atalay, Tayfun Kahraman haksız yere yatıyorlar. Adaleti savunmazsanız siyaset yapmanın mantığı yoktur. Haksızlık karşısında susan dilsiz şeytansa hiçbir haksızlığı maruz görmeyeceğiz.
- Geçen gazetelere bakarken bir annenin kanser olan 6 yaşındaki Yusuf’a sarıldığını gördüm. İçim cız etti. Anne hapiste. Yusuf 6 yaşında kanser, ölümle pençeleşiyor. ‘Anne’ diye sayıklıyor. Bu adalet midir? Savcı izin vermiş, hastanede görüyor. İl Başkanımızı aradım, Canan hanımı. ‘Git aileyi bul, ihtiyaçları var mı sor’ dedim. Kişi suçlu olabilir ama anne evladının yanında olmak durumundadır.
- 15 Temmuz’dan sonra yeni doğum yapmış bir öğretmeni karakola almışlardı. Ben çocuğun anne sütüne ihtiyacı var, çocuğun anneye teslim edilmesi gerektiğini söyledim. Kıyamet koptu beni teröristlere destek vermekle suçladılar. O masum çocuğun günahı ne? Bunun kavgasını verdim ve sonunda benim dediğimi yaptılar. Anne evladıyla buluştu ve doyurdu.
- Hepimiz insanız ya, insanlıktan çıkmak nedir biliyor musunuz? Altı yaşındaki bir çocuğu anneden ayırmak nedir? O anne evladı öldüğü zaman mı gidecek mezarın başında duracak? Halkıma söz veriyorum bütün bu haksızlıklar son bulacak. Bu ülkeye ya adaleti getireceğiz.
- Bu ülkenin başkentinde bir suikast gerçekleşti. Sinan Ateş. Genç bir babayı öldürdüler. Ülkücü hareketin en değerli isimlerinden birisiydi. Akademisyendi, milliyetçiydi, inançlıydı, Atatürkçüydü. İki kız çocuğunun babasıydı ve değerli bir eşi vardı.
- Bunu Ankara’nın göbeğinde katlettiler. Ailesi talep etti diye konu siyasallaşmasın diye sabırla susuyoruz. Babayla da eşiyle de konuştum. Sabırla sonucu bekliyoruz. Bize de bilgiler akıyor, çok şey biliyoruz. Bu işten ne kadar pis kokuların geldiğinin de farkındayız.
- Görevliler işini yapsın diye şimdilik sesimizi çıkarmıyoruz. Saraydan tık yok. Sarayın stepnesi ise sanki en değerli evlatlarından biri öldürülmemiş gibi tek kelime dahi etmiyor. Bu cinayeti görmezden gelemezler, CHP olarak izin vermeyeceğiz. Bay Kemal kafasına bir şeyi koyduysa mutlaka çözecektir.