Youtube kanalı Tifo Football, Türk futbolunun efsane ismi Hakan Şükür’le ilgili bir video hazırladı. Videoda Hakan Şükür’ün başarılarından bahsedilirken, 15 Temmuz sürecinin ardından isminin kamusal alandan nasıl ve neden silindiği örnekleriyle anlatılıyor.
İngiltere merkezli spor yayıncısı The Athletic bünyesinde bulunan Tifo Football kanalı, FIFA Dünya Kupası tarihinin en hızlı golünü atan ve Türkiye Süper Lig’de tüm zamanların en golcü oyuncusu olan Hakan Şükür hakkında bir video hazırladı.
KANALIN 1.3 MİLYON TAKİPÇİSİ VAR
Efsane golcünün başarılarının Türkiye’de kamu kayıtlarından silindiğini ve bunun gerekçesinin de “görünürdeki siyasi konumu ve ardından gelen sürgün” olduğunu belirten kanal, “Bu, Hakan Şükür’ün tarih kitaplarındaki yerini nasıl kaybettiğinin, Türkiye’nin liderleriyle olan yakın ilişkisinin onu nasıl uzlaşmaz bir konuma getirdiğinin ve ABD’de hayatını nasıl yeniden inşa etmek zorunda kaldığının hikayesidir” diyerek Şükür’ü anlattı.
Videonun başında geçtiğimiz yıl Katar’da düzenlenen Dünya Kupası’nda TRT spikerinin, Hakan Şükür’ün Dünya Kupaları’nda atılan en erken golün sahibi olduğunu hatırlatmasıyla başına gelenler anlatılıyor. Videoda “Gizemli bir şekilde, spiker devre arasında değiştirildi. Neden değiştirildi? Çünkü şu anda istenmeyen kişi olan, kamu kayıtlarından silinmiş bir oyuncudan ismen bahsetmişti” deniliyor.
Ardından Hakan Şükür’ün futbol kariyerinin aktarıldığı videoda efsane golcünün başarıları ve rekorları anlatılıyor. Şükür’ün 1995 yılında evlendiğinde, nikahı Recep Tayyip Erdoğan’ın kıydığı ve yanlarında Fethullah Gülen Hocaefendi’nin de olduğu hatırlatılıyor. 2011’de Erdoğan’ın partisinden milletvekili seçildiği “Ancak siyasi bir çöküşün her şeyi değiştirdiği” kaydediliyor.
ERDOĞAN’IN BİR REFORMCUDAN OTORİTER İSME DÖNÜŞÜ ANLATILDI
Videoda Erdoğan’ın iktidara gelişi de anlatılırken, “Dindar bir başbakan olan Erdoğan’ın iktidara gelişi endişe yarattı. Ancak çok geçmeden Erdoğan bir İslamcı gibi davranarak değil, dindar, karizmatik, AB yanlısı, Batı’nın İslam, demokrasi ve kapitalizmi bir araya getirdiğini gördüğü bir reformcu gibi yöneterek müttefikler kazanmaya başladı. Türkiye’nin ekonomisi hızla büyüdü ve Türkiye’nin hızla İslamlaşacağı korkusu yersiz göründü. Ancak on yılın sonunda Türkiye daha otoriter ve dini bir ton almaya başladı” deniliyor.
GÜLEN’İ DESTEKLEYEN HERKES DEVLET DÜŞMANI OLARAK GÖRÜLDÜ
Ardından bu dönüşümde Fethullah Gülen’in de etkisi olduğu belirtilerek, Gülen’in hayatı ve düşünceleri aktarılıyor. Ancak Erdoğan ve Gülen’in arasının 2013 yılında bir yolsuzluk davası yüzünden açıldığı belirtiliyor. Ardından da 15 Temmuz süreci şu şekilde anlatılıyor: “Hizmet’e yönelik bir baskı başladı. 2016’da Erdoğan neredeyse bir darbeyle iktidarı kaybediyordu. Hükümet kontrolü geri aldığında 250 kişi ölmüştü. ‘Gülenciler’ suçlandı ve Gülen hareketiyle bağlantısı olan en az 60.000 kişiyi bertaraf eden bir tasfiye başlatıldı. Gülen’i destekleyen herkes devlet düşmanı olarak görülecekti.” Videoda ayrıca Erdoğan’ın, Gülen’le bağlantısı olan herkesi “terörist” diye yaftaladığı kaydediliyor.
Bu süreçte Şükür’ün hayatı “Şükür darbeden bir yıl önce Amerika’ya gitmiş ve yolsuzlukla itham edilmişti. Tüm mal varlığına el konuldu. Cumhurbaşkanına hakaretle suçlandı. Bu suç, muhalifleri hapsetmek için sık sık sahte olarak kullanılan bir suç. Şükür’ün yokluğunda babası tutuklandı ve hapsedildi. Hem Şükür hem de Gülen darbeden haberdar olduklarını inkâr ettiler” diye aktarılıyor.
BİR İSİM SİLME ÇILGINLIĞI BAŞLADI
Şükür’ün başına gelenler şöyle anlatılıyor: “Türkiye’den sürgün edilmesinin ardından, adının kamuoyu önünde anılmasının gayri resmi olarak yasaklanmasının yanı sıra, bir silme çılgınlığı da başladı. İlk olarak, memleketi Sancaktepe ilçesi de dahil olmak üzere, onuruna isim verilen birkaç stadyumdan ismi kaldırıldı. Stadyumun adı, darbede ölen masum insanları hatırlatmak amacıyla 15 Temmuz Şehitleri Stadyumu olarak değiştirildi. Belediye işçileri Edirne’deki bir kaldırımdan onun adını sildi. Türkiye Futbol Federasyonu’nun müzesinden ismi ve fotoğrafları kaldırıldı. Basında kendisinden ne zaman bahsedilse, genellikle ‘Kaçak F… üyesi Hakan Şükür’ ön ekiyle birlikte yer alıyor. Galatasaray, Hakan Şükür’le arasına mesafe koymak için kulüp üyeliğini iptal etmişti. Ancak kendi bünyelerindeki televizyon kanalına, onu tarihlerinden çıkarmaya çalışmak gibi çok daha zor bir teknik görev verildi.”
NETFLIX BELGESELİ ÖRNEK VERİLDİ
Şükür’ün isminin silinmesi hakkında ise Netflix belgeseli de örnek gösteriliyor: “Kulübün 2000 UEFA Kupası başarısında önemli bir rol oynamıştı. Yine de attığı goller tekrarlardan çıkarıldı. Şükür, Fatih Terim hakkında hazırlanan dört saatlik 2022 Netflix belgeselinde de yer almıyor. Belgeselde Galatasaray’ın Arsenal’e karşı finali kazandığını gösteren görüntülerde, Hakan Şükür’ünki hariç diğer penaltı atışları gösterildi. Aynı şey milli takım golleri için de geçerli. Bu, Şükür’ün itibarının iade edilmesi için illa ki bir yaygara koparıldığı anlamına gelmiyor.”
Videonun sonunda Şükür için, “Şükür, Gülen’i hiçbir zaman reddetmedi ve onun saygı duyduğu, darbeyle hiçbir ilgisi olmadığına inandığı bir dostu olduğunu söyledi. Hakan Şükür hem kahraman hem de hain olarak görülüyor. Kamuoyuna geri dönmeyi umduğunu ve Erdoğan’ın iktidarının sona ermesinin kendisine eve dönüş yolunu açacağına inandığını söyledi. Ama gerçekte nasıl bir karşılama görecek?” ifadeleri yer alıyor.