Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi (AKPM) Osman Kavala Ocak 2024’e kadar serbest bırakılmazsa Türkiye’nin oy hakkının kaldırılmasına karar verdi. Kavala’nın AİHM kararı gereği serbest bırakılmaması halinde Magnitsky yaptırımları uygulanması çağrısında bulundu.
Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi (AKPM) Gezi davasında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına mahkum edilen iş insanı Osman Kavala’nın Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kararları gereği derhal serbest bırakılmaması halinde Ankara’ya hedefe odaklı yaptırımlar uygulanması çağrısında bulundu.AKPM, Osman Kavala 1 Ocak 2024’e kadar serbest bırakılmazsa Türkiye delegasyonun oy hakkının ortadan kaldırılmasına karar verdi.Ayrıca Avrupa Konseyi ülkeleri Kavala’nın hapsedilmesinde rolü bulanan hakim ve savcılar dahil görevlilerle ilgili kovuşturma başlatabilecek.
AKPM Osman Kavala’nın derhal serbest bırakılmasını öngören kararı bu akşam üçte iki çoğunlukla kabul etti.Oturumda 62 üye oy kullandı. 44’ü karara ‘Evet’ derken 18 üye ‘Hayır’ dedi.Türkiye Kavala’nın ‘derhal serbest bırakılması’ yönündeki kararını yerine getirmezse bir dizi yaptırımla karşı karşıya kalacak.
TÜRKİYE DELEGASYONUNUN OY HAKKI GİDEBİLİR
Kararda, Osman Kavala’nın 1 Ocak 2024 tarihine kadar serbest bırakılmaması halinde AKPM’deki Türk heyetinin yetki belgelerinin yenilenmeyebileceği tehdidi de yer alıyor. Böyle bir olasılıkta 9 AKP, 4 CHP, 2 MHP, 2 HDP ve 1 İYİ Partili vekilden oluşan Türk heyetine Avrupa Konseyi’nin en önemli organlarından biri olan AKPM’nin kapıları kapanmış olacak. Türkiye benzer bir senaryoyu en son 12 Eylül 1980 askeri darbesi sonrasında, Mayıs 1981-Ocak 1984 döneminde yaşamıştı.
‘İNSAN HAKLARI GEÇMİŞTE Mİ KALDI?’
Karara temel oluşturan raporu hazırlayan Avusturyalı parlamenter Petra Bayr, oylama öncesi genel kurulda yaptığı konuşmada, “Türkiye’nin AİHM kararını yerine getirmemekte ısrar etmesinin sadece Osman Kavala ve Türkiye için değil, aynı zamanda Avrupa Konseyi için trajedi olduğunu” söyledi. Bayr, “Bir şey yapmazsak nasıl bir mesaj göndermiş oluruz? Avrupa’da politik tutuklu olduğunu kabul mü ediyoruz? İnsan hakları geçmişte mi kaldı? Ben Türkiye’nin Avrupa Konseyi’nde kalmasını, uluslararası yükümlülüklerini yerine getirmesini, bu teşkilatın değerlerine ve kendi anayasasına saygı duymasını istiyorum” ifadelerini kullandı. Bayr, Osman Kavala’nın AKPM’nin 2012 yılında belirlediği “politik tutuklu” tanımına uyduğunu da sözlerine ekledi.
AKPM kararından öne çıkanlar şöyle:
HAKİM, SAVCI, POLİSLERE YAPTIRIM GELECEK
-Kavala’nın derhal serbest bırakılması için Türk makamlarıyla en üst düzeyde ilişki kurulacak.-Türkiye’de hukukun üstünlüğü ve insan haklarının korunmasına yönelik iyileştirmeleri desteklemek için acilen harekete geçilecek.-Kavala ve diğer siyasi mahkumların Türkiye’de yasadışı ve keyfi olarak özgürlüklerinden mahrum bırakılmasında polis memuru, savcı, hakim, cezaevi görevlisi ya da başka görevlerle sorumluluğu bulunan herkes şahsen hedef alınarak yaptırım uygulanmak üzere ‘Magnitsky mevzuatı’ veya diğer yasal araçlar uygulamaya sokulacak. AKPM bu bağlamda üye ve gözlemci devletlerin “Magnitsky mevzuatlarını” ya da benzer hukuksal mekanizmaları kullanmalarını istiyor.
TÜRKİYE MALİ DESTEK ŞARTI…
-Bu temel konu aynı zamanda Avrupa Birliği (AB) ile Türkiye arasındaki diyaloğun bir parçasıdır. Bu bağlamda , AB’yi, insan haklarına ve hukukun üstünlüğüne saygılı bir toplumda çoğulculuğu teşvik eden çalışmalara öncelik verilmesi doğrultusunda Türkiye’ye mali desteğini belirlerken bu ciddi durumu tam olarak dikkate almaya çağırıyoruz.-Osman Kavala’nın 1 Ocak 2024 tarihine kadar cezaevinden tahliye edilmemesi halinde, 2024’ün ilk oturumunda Türk delegasyonunun yeterlik belgelerine itiraz etme yetkimizi hatırlatırız.