Annesi tutuklu hasta çocukların sembolü haline gelen 7 yaşındaki Yusuf Kerim Sayın, son yolculuğuna uğurlandı.
Yusuf Kerim'in cenaze namazı öncesi Anne Gülten Sayın'la konuştum.
"Yusuf'um, hasta yatağındayken beni ondan kopardılar, 80 gün hapiste mahrum ettiler" dedi. Tek tesellisi ölümünde oğlunun başında olmasıydı.
Allah, hakkını bırakmasın. pic.twitter.com/YpwN4LE5Xd
— Ömer Faruk Gergerlioğlu (@gergerliogluof) October 3, 2023
Hastalığı sürecinde annesi tutuklandığı için kamuoyunun yakından tanıdığı 7 yaşındaki Yusuf Kerim Sayın‘ın cenazesi, bugün öğle vaktinde Sakarya Yeni Camii’nde kılınan namazdan sonra Emirdağ 2 Mezarlığına defnedildi. Cenazeye Milletvekili Ömer Faruk Gergerelioğlu, aile yakınları ve KHK platformları katıldı.Yusuf Kerim’in adı artık, TBMM’den 8 Mart 2023’te geçen, 5 Nisan 2023’te de Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren ve hafızalara “Yusuf Kerim maddesi” olarak kazınan yasayla yaşayacak.
Bugün Yusuf Kerim'i toprağa vereceğiz.
Öğle namazında Sakarya Yeni Camiinde kılınacak öğle namazı sonrası cenaze namazı kılacak.
Yusuf Kerim'e, anne babasından bir dal gibi koparılan beşizlere ve binlerce mazlum çocuğun daha gözyaşı dökmemesi için tüm kamuoyu duyarlı olsun. pic.twitter.com/G80rgKntAG
— Ömer Faruk Gergerlioğlu (@gergerliogluof) October 3, 2023
NE OLMUŞTU?
Tutuksuz yargılanan Gülten Sayın, cezasının onaylandığını Çapa Tıp Fakültesinde kanser tedavisi gören oğlunun yanındayken 15 Aralık 2022’de öğrendi. Çünkü Yusuf Kerim’e 24 Ekim 2022’de ölümcül bir kemik kanseri türü olan Ewing Sarkom teşhisi konulmuştu.Ölümle pençeleşen oğlunu hastanede bırakıp Sakarya’ya dönen ve kendisi teslim olan Gülten Sayın’ın infaz erteleme başvurularına cevap verilmedi. Anayasa Mahkemesi’ne yapılan başvurudan da bir sonuç çıkmayınca baba mecburen Yeşil Sol Parti Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu’na ulaşarak seslerini duyurmasını ve yardımcı olmasını istedi çünkü doktorlar her gece “Anne” diye sayıklamaya başlayan Yusuf Kerim’in yaşama ihtimalinin yüzde 20 olduğunu söylemişti.
Yusuf Kerim'e veda…#YusufKerim
Ailesine ve sevenlerine tekrar başsağlığı diliyoruz pic.twitter.com/aPOiJ8N7dn— KHK'lı Platformları Birliği (@Turkiye_KHK) October 3, 2023
Gergerlioğlu’nun sosyal medya hesabından kamuoyuna duyurduğu, ilk olarak Kronos‘un haberleştirdiği Yusuf Kerim’in durumu kamuoyu vicdanında yer buldu ve büyük ses getirdi. Yusuf’un bir an önce annesine kavuşması için sanatçılardan siyasetçilere, gazetecilerden yazarlara kadar herkes Adalet Bakanlığı’na çağrıda bulunarak Gülten Sayın’ın infazının ertelenmesini ve bu vicdansızlığının bir an önce durdurulmasını istedi.
Yusuf Kerim’i hiç yalnız bırakmayan başta Gergerlioğlu olmak üzere, CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, Saadet Partisi Başkanı Temel Karamollaoğlu, DEVA Partili Mustafa Yeneroğlu, Gelecek Partisi İstanbul İl Başkanı İsa Mesih Şahin, Natali Avazyan ve KHK Platformları Yusuf Kerim’i bizzat hastanede ziyaret ederek hükümet yetkililerine çağrıda bulundu. Ancak başta o dönemin Adalet Bakanı Bekir Bozdağ olmak üzere bu durum aylarca kimsenin umurunda olmadı.
Gülten Sayın, sadece bir-iki kez Sakarya’dan Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevine getirildi ve oğlunu birkaç saat görmesine izin verildikten sonra tekrar hapse götürüldü. Oğlunun sorularına cevap verememenin çaresizliğini yaşayan, hangi kapıyı çalsa yüzüne kapanan Süleyman Sayın da sosyal medya hesabı açarak doğrudan oğlunun durumunu anlatmak zorunda kaldı.
Sosyal medyada “YusufKerimİçin Tek Yürek, YusufKerim AnnesiniBekliyor, Adaleteİhanet, YusufAnnesiyle İyileşsin” şeklinde birçok kez etiketler açıldı. Change.org’da açılan “Yusuf Kerim annesine kavuşsun” imza kampanyasını yaklaşık 100 bin kişi imzaladıGergerlioğlu‘nun çabalarıyla Meclis’e getirilen yasa tasarısı, kamuoyunda oluşan baskı nedeniyle, Gülten Sayın tutuklandıktan 4 ay sonra TBMM Adalet Komisyonu’nda 16 Marty 2023’de kabul edildi. Sayın, karar Resmi Gazete’de yayınlandıktan 13 gün sonra 18 Nisan 2023’te tahliye edildi.Gülten Sayın, “Sesimize ses oldunuz. Allah razı olsun. Sizler ve sizin gibi dostlar olmasaydı ben çocuğumun yanında olamaz ve son anlarını göremezdim” dese de ana-oğul beş ay birlikte vakit geçirebildiler.