Kızı Zehra Başyiğit: “Maalesef sonunda ölüm olan bir hastalık. Cezaevinde kalamaz raporu çıktı. Benden yardım istedi. Bir şeyler yapabilir misin dedi. Babamın ölmesinden korkuyorum. Doktor, cezaevinde kalmaz, dedi.”
Cezaevinde kanser teşhisi konulan Mahmut Başyiğit'in çocukları:
"Babamız şu an hastanede, mahkum odasında. Babamızın zor zamanlarında yanında olamıyoruz. Bu konuda mağduriyetimizin giderilmesini ve tedavi sürecinde babamızın yanında olmak istiyoruz."#GSvİBFK
İşkenceye DurDe pic.twitter.com/0V8xg1XUP5— Tutuklu Hastalar (@HastaTutuklular) February 10, 2024
Aydın’da Hizmet Hareketi Cemaatine yönelik soruşturmalar kapsamında tutuklanan ve 1 ay önce 4. evre safra kesesi kanseri teşhisi konulan KHK’lı polis Mahmut Başyiğit’in durumu ağırlaşıyor.Bugün ailesiyle yaptığı görüşte durumunun çok kötü olduğunu ve gece gündüz kustuğunu söylediği çğrenilen Başyiğit’in hayati riski bulunuyor. Kızı Zehra Başyiğit’ten Adli Tıp’a ulaşmasını ve yardım bulmasını istediği belirtilen Başyiğit’in yaşadığı hukuksuzlukların da medya ve sosyal medya aracılığı ile duyurulmasını da talep ettiği öğrenildi.
Babasının sağlık durumuna dair paylaşımlarda bulunan Zehra Başyiğit, “Maalesef bunu söylemek zorundayım, sonunda ölüm olan bir hastalık. Babamın cezaevinde kalamaz raporu çıktı, Adli Tıp’a sevk edildi ama maalesef babam henüz Adli Tıp’a gitmedi. Bu hafta kemoterapisi başladı. İlk kemoterapisini aldı. Bugün babamla telefonda görüştüğümüzde çok kötü olduğunu, sürekli kustuğunu, kemote4rapiyi kaldıramadığını ve cezaevinde yapamayacağını, beslenemediğini ve gerçekten çok kötü ve kritik durumda olduğunu söyledi ve benden yardım istedi. Bir şeyler yapabilir misin dedi. Maalesef babam için beklenilecek ya da ertelenecek bir durum söz konusu değil. Babam için çok acilen tahliye kararının verilmesi gerekiyor. Babamın ölmesinden korkuyorum. Tümör karaciğer, mide ve kalın bağırsağına yayılıyor. Doktor, cezaevinde olması uygun değil, dedi.” ifadelerini kullandı.
“İNSANLIK BU OLMAMALI”
Kemoterapi alırken bile babasıyla görüşülmesine izin verilmediğini söyleyen Zehra Başyiğit, “Babamın kemoterapisi başladı ama morali hiç iyi değildi. Bize, annemin desteğine ihtiyacı var. Terapiden sonra hastanede askerler götürürken babam orda bekleyen annemle konuşmak için izin istemiş birkaç kez ama izin vermemişler. Ne olurdu bir kelam etseydi. Çok üzülerek gitmiş babam. İnsanlık bu olmamalı. Annem de onun o çaresizliğini görünce yüreği parçalanmış. Ne diyebilirim ki.” diye konuştu.
İzmir Selçuk İl Emniyet Müdürlüğünde görev yaparken ihraç edilen ve 6 yıl 3 ay hapis cezası Yargıtay tarafından onandığı için 10 Ocak 2023’ten tutuklanan KHK’lı polis Mahmut Başyiğit’e (54), oğlunun sünnet paralarını Bank Asya’ya yatırdığı, çocuklarını KHK ile kapatılan okullara gönderdiği ve ByLock kullandığı gerekçesiyle 6 yıl 3 ay hapis cezası verildi.İlk olarak 29 Temmuz 2016’da tutuklanan Başyiğit, 2,5 yıl hapis yattıktan sonra tutuksuz yargılanmak üzere tahliye edildi. Cezası onanınca bir yıl önce tekrar tutuklandı. 9 ay sonra cezası biten Başyiğit’e tutuklu bulunduğu Aydın E Tipi Cezaevinde safrakesesi kanseri teşhisi konuldu.
“SUÇLAMALARI KABUL ETMİYORUM”
Mahmut Başyiğit, İzmir 14. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki savunmasında ”1997 yılından beri polis memuru olarak görev yapıyorum, en son Selçuk ilçesi destek büro amirliğindeydim, suçlamayı kabul etmiyorum, terör örgütüne üye olmam söz konusu olamaz, iddianamedeki hususları kabul etmiyorum” demişti
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin 26 Eylül 2023’te açıkladığı KHK’lı öğretmen Yüksel Yalçınkaya kararına göre, bankaya para yatırmak, derneğe üye olmak, Bylock kullanmak, gazeteye abone olmak, çocuklarını kapatılan okullara göndermek ve benzeri eylemler, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 7. maddesinde belirtilen “kanunsuz suç olmaz” ilkesine göre suç teşkil etmiyor. Sözleşmenin tarafı olan Türkiye dahil tüm ülkelerin AİHM kararlarına uyma zorunluluğu bulunuyor.