CHP Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı ve adayı Mansur Yavaş, rakibi olan AKP’nin adayı Turgut Altınok’un Antalya’da 600 tane evinin bulunduğu iddialarına ilişkin yeni bir açıklama yaptı: “İki çocuğunuz memur olurken KPSS sınavına girdiler mi?”
nin Ankara Büyükşehir Belesiye Başkanı ve Adayı Mansur Yavaş katıldığı iftar programında konuştu. AKP Ankara Büyükşehir Belediye Başkan adayı Turgut Altınok’un, “Mal bizim değil Allah’ın, biz emanetçisiyiz” sözlerinin ardından kamuoyuna yansıyan uzun mal varlığı listesine yönelik tartışmalar sürerken Ankara Büyükşehir Belediye (ABB) Başkanı Mansur Yavaş, Altınok’a ilişkin bir tepki açıklaması daha yaptı.”Sonuç itibariyle rakibin mal beyanının sadece bir kısmını açıklamış. Ortaya çıktı. Neyi saklıyor? Neyi kaçırıyor? Bilmiyorum” diyen Yavaş, Altınok’a “iki çocuğunun memur olurken KPSS sınavına girdiler mi?” diye sordu.ABB Başkanı ve CHP Başkan Adayı Mansur Yavaş, Elmadağ Belediye Başkan Adayı Adem Barış Aşkın ile birlikte Elmadağ Hasanoğlan’da İftar Programı’na katıldı. Burada konuşan Yavaş şunları söyledi:
“Biraz aceleye geldi. Hava da soğuk inşallah 31’inden sonra buraya teşekküre geleceğiz sizlere öyle anlaşılıyor ama bunu bayram sonuna bırakalım da inşallah hep beraber tekrar bir sofrada buluşalım. İnşallah iki bayram birden kutlayalım. Beş yıldır bizler de hizmet ediyoruz. Elimizden geldiği kadar farklı bir belediyecilik yaptık ve vatandaşımız bunun karşılığını verdi. Betona plastiğe değil, yeşile yatırım yaptık. Kalkıp proje yapıyoruz diye çöp projelere para ayırmak yerine vatandaşımızın asli ihtiyacı neyse ona yatırım yaptık. Onlar yerin altına yapılan yatırımları görmüyorum diyor ama Çamlıdere’den Elmadağ’a suyu getirmek bize nasip oldu. Zaman zaman Hasanoğlan’dan şikayetler geliyordu suyun damlası yok diye. Allah’a çok şükür bunu çözdük. Sadece bu olsa gene iyi. Polatlı’ya Çamlıdere’den su getirdik. Maliyeti 2 buçuk milyar lira. Siz vatandaş susuzluktan kıvranırken proje yapıyorum diye çöp projelere para ayırırsanız bunun adı asla ve asla belediyecilik değildir. Yine ben destek oluyorum diye sadece kendinizden bir sürü partiliniz böyle bazı iş adamları zengin olurken fakir kalan halka götürüp paket dağıtıp göstere göstere fotoğraf çekip sen de bununla yetin der gibi bir politika belediyecilik uygularsanız, bunun adı belediyecilik değildir.
‘KEÇİÖREN BELEDİYE BAŞKANI OLMASAYDINIZ ÇOCUKLARINIZ KPSS SINAVINA GİREBİLECEKLER MİYDİ?’
Beş yıldır Ankara’da herkes sosyal belediyeciliğin ne olduğunu anladı. Başkent Kart dağıttık. Başkent Kart vasıtasıyla Ankara’daki 200 bin aileye doğal gaz, 200 bin aileye düzenli şekilde et parası, kırtasiye parası, nakit destek, her şey her türlü yardımı yaparak onların da çocuklarının yaşıtları gibi bu şartlarda okuması için sınavlara girmesi için çalıştık. Hiçbiri hiçbir şeyden mahrum kalmasın diye çalıştık. İnşallah bu desteklerimiz artarak devam edecek. Bizi projesizlikle suçlayanlar şimdi bizim projelerimizi taklit edip ben de bir fazla vereceğim demeye başladılar. Ama kendisi aynı zamanda Keçiören Belediye Başkanı ne bir emekliye bir kuruş vermişliği var. Biz 200 bin aileye destek olurken et verirken ben but dağıtıyorum diye ortaya çıktı. Şubat’ta iki kişiye kasım da 11 kişiye vermiş. Ben Keçiören’de 50 bin aileye destek oluyorum. Düşünün artık aradaki bakış farkını. Çünkü çöp projelere para ayırdılar.
‘SONUÇ İTİBARİYLE RAKİBİN MAL BEYANININ SADECE BİR KISMINI AÇIKLAMIŞ’
Biz belediyecilik yaparken bir zihniyet değişimi gerçekleştirdik. Nasıl zihniyet değişimi gerçekleştirdik? Kararları ortak akılları alıyoruz. İhalelerimizi canlı yayınlıyoruz ki Türkiye‘de herkes bu şekilde davransın diye. Hesap veriyoruz. Bütün harcamalarımız web sayfasından görünüyor. Mal beyanımızı açıklıyoruz. Çekinmiyoruz. 1999’dan beri Beypazarı belediye başkanlığından beri benim bütün hesaplarımı inceleyebilirsiniz diye iddialı şekilde konuşuyoruz. Ben de diyorum ki ben may beyanımı açıkladım ve bütün belediye başkanlarının açıklamasını da istedim. Ve sonuç itibariyle rakibin mal beyanının sadece bir kısmını açıklamış. Ortaya çıktı. Neyi saklıyor? Neyi kaçırıyor? Bilmiyorum. Net olmak lazım Dürüst almak lazım. Artık çamur üstüne çamur atacağız diye uğraşıyorlar. Suçluluk psikolojisinin içine girdiler. Bakın nereye girersem gideyim insanlar işsizlikten bahsediyorlar. Her gittiğim toplantıda onlarca çocuğuna iş arayan ailenin notu var. Bırakın ben diyor Keçiören Belediye Başkanı olduktan sonra zengin olmadım diyor. Ailesi dahi, kız kardeşi dahi mal beyanının tümünü açıklamadı diyor.
‘ÇOCUKLARINIZ KPSS SINAVINA GİREBİLECEKLER MİYDİ?’
Ve görüyoruz ki bu kadar insan işsizken, bu kadar da serveti varken Allah daha ziyade etsin gözümüz yok, ben soruyorum kendisine. İki çocuğunuz devlet dairesine memur olurken KPSS sınavına girdiler mi? Kaç puan aldılar? Sizinki evlat buradakileri nedir? Buradakiler ailelerin işsiz çocukları nedir? Çok mu ihtiyacı vardı çocuklarınızın? İki benzinlik de onların üstüne yapsaydınız. Söz verdiler mülakatı kaldıracağız diye. Mülakat falan kalkmıyor. Böyle torpilli insanlar işe giriyor. Tekrar soruyorum. Siz Keçiören Belediye Başkanı olmasaydınız çocuklarınız KPSS sınava girebilecekler miydi? Ben de şöyle diyorum; bu kul hakkıdır. Bırakın servetinizin nereden gelip gelmediğini, bırakın saklayıp saklamadığınızı. Siz bu kadar işsiz varken kendi çocuklarını eğer KPSS’siz bir şekilde memur yaptıysanız bu kul hakkını dahi ödeyemezsiniz. Ve kalkıp ondan sonra ondan sonra şeffaf olmadan ben Ankara’yı yöneteceğim diyorsunuz. Yönetemezsiniz. Ve Ankara halkı bunun cevabını sandıkta verecek. Ankara halkı Mansur Yavaş belediyeciliğini sevdi. Ankara halkı bunu sandıkta onaylayacak ve inşallah. İnşallah bu şekilde şeffaf davranmayanlar da siyaset sahnesinden yok olup gidecekler.artıgerçek