Yüzde 93 engelli ağır hasta tutuklu Abdulalim Kaya’nın oğlu İsmail Kaya, babasının gözleri bağlı ve kelepçeli bir şekilde Adli tıp Kurumu’na sevk edildiğini aktardı.
Cezaevlerindeki hasta tutuklular, devletin denetiminde göz göre göre ölüme terk ediliyor. Birçok hastalığına rağmen Adli Tıp Kurumu’nun (ATK) “cezaevinde kalabilir” raporu verdiği ağır hasta 81 yaşındaki Abdulalim Kaya, onlardan sadece biri.Sol gözü görmeyen, sol kulağı duymayan, böbrekleri iflas eden, prostat ameliyatı olan, demans teşhisi konulan ve kalp rahatsızlığından kaynaklı anjiyo olan Kaya’ya, 12 Ekim 2022 tarihinde Siirt Eğitim ve Araştırma Hastanesi tarafından yüzde 93 engeli raporu verildi ancak bu kadar rahatsızlığına rağmen tahliye edilmiyor.
5 YIL CEZA VERİLDİ
2008 yılında katıldığı bir basın açıklaması gerekçesiyle “Örgüte üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleyen kişi, ayrıca örgüte üye olmak suçundan da cezalandırılır” ile “örgüt propagandası yapma” iddiasıyla 5 yıl hapis cezası verilen Kaya’nın cezası 2011’de Yargıtay tarafından onandı. Bursa’da prostat hastalığı nedeniyle ameliyat olduktan sonra 14 Ekim 2020’de gözaltına alınan ve Bursa H Tipi Kapalı Cezaevi’ne konulan Kaya, 60 gün boyunca tek başına bir odada tutuldu. Yapılan başvurular sonucunda ise Kaya’nın cezası, 4 Ocak 2021’de 6 ay süreyle ertelendi. Sağlık sorunlarına rağmen 31 Mart 2023’te tekrar tutuklanarak Batman M Tipi Kapalı Cezaevi’ne gönderilen Kaya için cezasının ertelenmesi noktasında yapılan başvurular, İstanbul Adli Tıp Kurumu’nun (ATK) 31 Ağustos 2023’te verdiği “cezaevinde kalabilir” raporu nedeniyle reddedildi.Tekerlekli sandalye ile gezebilen ve yaşamını tek başına sürdüremeyen Kaya hakkında bir kez daha sevk edildiği ATK tarafından 11 Mart’ta “Kendi ihtiyaçlarını karşılayabilir. Cezaevinde kalabilir” raporu verildi.
TEKLİ HÜCREDE TUTULUYOR
Bursa H Tipi Kapalı Cezaevi’nden Batman Kapalı Cezaevi’ne oradan da Elazığ E Tipi Kapalı Cezaevi, Beşiri Yüksek Güvenlikli T Tipi Cezaevi ve son olarak Elazığ R Tipi Kapalı Cezaevi’ne sevk edilen Kaya’nın oğlu İsmail Kaya, en son gittikleri görüşte babasının burada da tekli hücrede tutulduğunu öğrendiklerini belirtti. Kaya, son tutukluluğunun üzerinden 13 ay geçen babası için savcılığa, Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezi’ne (CiMER) yaptıkları başvurularının reddedildiğini söyledi.Babasının durumunun her geçen gün kötüye gittiğinin altını çizen Kaya, “Yürüyemiyor tekerlekli sandalye ile geziyor. Elazığ’da 3 ay tek başına tekli hücrede tutuldu. Bu süreç onu çok yıprattı. Görüşüne gittiğimizde konuşamıyordu. 3 ay sonra tekrar Batman merkezdeki cezaevine gönderdiler. Orada da yaklaşık 7 ay tutuldu” diye belirtti.
‘HER AN ÖLÜM HABERİ GELEBİLİR’
Babasının bir ay önce Beşiri Yüksek Güvenlikli Cezaevi’ne sonrasında da Elazığ R Tipi Cezaevi’ne sevk edildiğini aktaran Kaya, “Geçtiğimiz gün cezaevini telefonla aradım ancak hafta sonu olduğu için bilgi veremeyeceklerini söylediler. Babamın durumundan endişeliyiz, her an ölüm haberi gelebilir. Yabancı bir telefon numarasından arandığımızda mahvoluyoruz babamla ilgili haber geldi diye. Çok hasta olduğu için Êlih’ten Beşiri’ye Beşiri’den de Elazığ’a gönderildi. Artık hiçbir cezaevi bakmıyor. Konuştuğumuz cezaevi yetkilileri; ‘Sizden daha sıkıntılı bir durumdayız. Siz gelip bir saat bakıp gidiyorsunuz ama biz günde on defa uğruyoruz. Ölmüş mü kalmış mı diye. ‘Neden bu adama bunu yapıyorlar anlamış değiliz’ dediler. Tekerlekli sandalyede olduğu için tek başına tuvalete dahi gidemiyor” ifadelerini kullandı.
CİMER’E BAŞVURU
İki ay önce CİMER’e başvurduğunu ve babası hakkında Siirt Devlet Hastanesi tarafından verilen yüzde 93 engelli raporu olduğunu belirttiğini söyleyen Kaya, “O raporu, babamın resimleriyle birlikte ilettim. Ancak bana, ‘Cezaevinde kalabilir, cezasının tamamını çekecek’ yanıtı verildi” dedi.
‘KELEPÇELİ SEVK EDİLDİ’
Babasının bir ay önce (Mart) tekrar İstanbul ATK’ye sevk edildiğini hatırlatan Kaya, şunları belirtti: “Bir ay önce de babamı İstanbul’a götürmüşler. Babam cezaevi çıkışından İstanbul’a kadar hem kelepçeli hem de gözleri bağlanmış şekilde götürülmüş. Babam bize dedi ki; ‘Bir saniye bile gözlerimi açmadılar. Nereye götürüldüğümü bilmiyordum. Bir askere ‘Biz neredeyiz şu an?’ dediğimde, ‘Amca sen İstanbul’dasın’ dedi. Hastalıklarına ve ihtiyaçlarını karşılayamayan bir insana ‘cezaevinde kalabilir’ raporu verdiler.”