Prof. Dr. İbrahim Kaboğlu, genel affın yalnızca düşünce ve siyasal suçlar için mümkün olabileceğini belirtti: “Yanlış uygulamalar suç sarmalına sürükleyebilir.”
İstanbul Barosu Başkanı Prof. Dr. İbrahim Kaboğlu, genel affın yalnızca düşünce ve siyasal suçlar için mümkün olabileceğini ifade etti. Türkiye İşçi Partisi Milletvekili Can Atalay, Gezi davası nedeniyle tutuklu bulunan Osman Kavala ve Kobani davasından hapsedilen Selahattin Demirtaş örneklerini veren Kaboğlu, “Bu kişiler Avrupa’da olsaydı ya serbest bırakılmış ya da hiç hapse girmemiş olurlardı,” dedi.
GENEL AF TEHLİKESİ: “TÜRKİYE YENİ SUÇ SARMALINA GİRER”
CEZAEVLERİNDE AŞIRI YOĞUNLUK VE SEYRELTME GEREKLİLİĞİ
Adalet Bakanlığı verilerine göre Türkiye’de 2 Ocak 2025 itibarıyla 328.708 hükümlü ve 55.508 tutuklu olmak üzere toplamda 384.216 kişi cezaevinde bulunuyor. Mevcut 405 ceza infaz kurumu, yalnızca 301.397 kişilik kapasiteye sahip. Bu durum, 82.819 kişinin cezaevlerinde yatacak yer bulamamasına neden oluyor.
CEZASIZLIK POLİTİKASI VE ADALETİN ÇELİŞKİLERİ
Kaboğlu, cezasızlık politikalarının Türkiye’de adaletsizliğe yol açtığını ifade ederek, “Mafya, uyuşturucu baronları ve iktidar yandaşları cezasız kalırken, hapiste olmaması gereken yüzlerce kişi hapsediliyor. Bu asimetriyi çözmeden genel af konuşulamaz,” dedi.
GENEL AFFIN SOSYAL RİSKLERİ
Kaboğlu, geçmişte uygulanan af örneklerine değinerek, “Yanlış bir genel af uygulamasıyla yankesiciler, sahtekarlar, uyuşturucu baronları serbest kalabilir ve toplumda kendilerini meşrulaştırabilir. Bu da yeni bir suç dalgasını tetikler,” uyarısında bulundu.