• ANA SAYFA
  • GÜNDEM
  • YAZARLAR
  • DÜNYA
  • POLİTİKA
  • EKONOMİ
  • RÖPORTAJ
  • SPOR
  • ZULÜM GÜNLÜĞÜ
  • VİDEO HABERLER
  • DİĞER
    • UZAK DOĞU
    • AVRASYA
    • AVRUPA
    • AMERİKA
    • AİLEM
    • TEKNOLOJİ
    • KONUK YORUM
No Result
View All Result
  • ANA SAYFA
  • GÜNDEM
  • YAZARLAR
  • DÜNYA
  • POLİTİKA
  • EKONOMİ
  • RÖPORTAJ
  • SPOR
  • ZULÜM GÜNLÜĞÜ
  • VİDEO HABERLER
  • DİĞER
    • UZAK DOĞU
    • AVRASYA
    • AVRUPA
    • AMERİKA
    • AİLEM
    • TEKNOLOJİ
    • KONUK YORUM
No Result
View All Result
No Result
View All Result
Home Manşet

Post-Ergenekon

Mayıs 12, 2025
in Manşet, Uncategorized, YAZARLAR
Ekrem İmamoğlu’nun kampanya direktörü Necati Özkan, Medyascope yayınında AKP’den CHP’ye geçen Sancaktepe Belediyesi binasında gördüklerini şöyle anlatt.

Ekrem İmamoğlu’nun kampanya direktörü Necati Özkan, Medyascope yayınında AKP’den CHP’ye geçen Sancaktepe Belediyesi binasında gördüklerini şöyle anlatt.

12
Görüntüleme
Share on FacebookShare on Twitter

Başlığın provokatif olduğunun farkındayım. Aslında bu, yazıya attığım üçüncü başlık. İkincisi: “Terörsüz Türkiye’ye Evet; Erdoğan’sız Türkiye’ye Hayır”dı. Ondan önceki başlık da şuydu: “Cumhurbaşkanı iyi, çevresi kötü aforizması.”

Yazı ilerlerken “Post-Ergenekon” kendiliğinden geldi ve bu ikisini devirip başlığa oturdu.

***

BU HABERLER İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yunanistanlı Prof. Dr. Livas: Gülen’in öğretisi farklı kimlikleri düşman değil, zenginlik olarak sunuyor

DEM Parti yeniden siyasi partiler turuna başlıyor

Dünyada bir ilk: Bilimsel yorumlu heyet tefsiri çalışması

Akışı bozmayalım, ilk başlıkla düşünmeye başlayalım:

“Cumhurbaşkanı iyi, çevresi kötü aforizması.”

Türkiye’de siyaset, yıllardır bu tarz formüllerle idare edildi. Merkezdeki lider figürü, bir tür “dokunulmazlık” zırhına büründürüldü. Onun etrafında oluşan kadrolar, hataların, yolsuzlukların, baskıların ve yozlaşmanın yükünü üstlenen günah keçileri gibi sunuldu. Oysa ortada çok basit bir gerçek var: Çevre dediğiniz, doğrudan liderin tercihidir. Hatta çoğu zaman liderin kendisini aynalayacak biçimde seçilir, şekillendirilir.

Haliyle çevrenin kötülüğü, liderin iyi niyetli ama kandırılmış biri olduğu anlamına gelmez. Aksine, bu çevrenin varlığı, liderin hem tercihlerini hem yönetim anlayışını gözler önüne serer. Türkiye’nin son 20 yılına baktığımızda da durum tam olarak budur.

***

Reel-politikle hayal-politik arasında sıkışıp kalmış olanlar için üzgünüm. Gerçeklikten kopuk bir umut pompalama hâli ya da temenni siyaseti bana göre değil. Eldeki verilere, kurulu düzene, iktidar ilişkilerine ve somut güce bakarım. Kimin ne söylediği değil, kimin neyi yapabildiğiyle ilgilenirim. Bu yüzden de meseleye “iyi niyetli lider ama kötü çevre” gibi masalsı formüllerle yaklaşmak bana hem çocukça hem de tehlikeli geliyor.

Dikkat ederseniz, muhalefette de kimse doğrudan Saray’a atış yapmıyor, yapamıyor. Şimdi ona bakalım.

***

Toplumda hiçbir karşılığı olmayan “partiler” taşradan merkeze kadar tüm devlet kurumlarda örgütlü. Devletin en stratejik alanlarında -özellikle emniyet ve yargıda- fiilen söz sahibi olan bu kadro paylaşımından Devlet Bahçeli de çok memnun, Doğu Perinçek de.

İktidarın sefasını sürerken “kürdan niyetine” kullandıkları medya ne yapıyor peki?

Sanki bu düzen tertemiz, tüm “paralel” yapılar arındırılmış gibi, 15-20 yıl önceki kadrolar üzerinden söylem ve eylem geliştiriyor. Bu, düpedüz ikiyüzlülük ve riyakârlıktır. Hafızası güçlü olanlar için inandırıcılığı da yoktur.

***

“Cumhurbaşkanı iyi, çevresi kötü…”

Bu klişe, özellikle Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanması sonrası yeniden gündeme geldi. Şimdi bakın, İmamoğlu operasyonu sıradan bir siyasi hamle değildir. En güçlü cumhurbaşkanı adayı ve tüm anketlerin favori ismi “oyun dışı” bırakılıyor.

Saray’dan onaysız yapılamaz!

Erdoğan, çözümlenmesi güç biri değil: Tüm riskleri göze aldı. İmamoğlu’nu da diğer rakipleri gibi denklem dışına itebileceğini düşündü.

-Peki bu kararın arkasında yalnızca Saray aklı mı var?

-Başka aktörlerin yönlendirmesiyle atılmış bir adım olabilir mi?

-Erdoğan üzerinde ikna gücü yüksek birileri mesela?

***

Beyin fırtınası: Bu hamle, kim ya da kimler tarafından yapılmış ya da yaptırılmış olabilir?

a) AKP içindeki derin rahatsızlar -yani Erdoğan sonrası dönemi planlayan, pozisyon almak isteyen klikler.
b) Erdoğan’ın 10-12 yıldır işbirliği içinde olduğu, muhalif mahalledeki kimi odaklar -özellikle siyaseti dizayn etme refleksi yüksek olan Post-Ergenekon “yerleşik akıl” grupları.

***

Bu yapıların niyeti ne olabilir?

Senaryo A:
İmamoğlu’na mağduriyet zırhı giydirerek onu daha da parlatmak. Onu Türkiye’nin yeni lideri olarak inşa etmek.

Senaryo B:
İmamoğlu’nu ekarte edip “yüksek profilli ve bağımsız düşünen” bir figürü devre dışı bırakmak. Onun yerine daha kolay yönlendirilebilir, daha yönetilebilir bir isimle muhalefeti şekillendirmek.

***

  • İmamoğlu bu süreçten mağdur lider olarak mı çıkacak?
  • Yoksa denklem dışı kalıp, muhalefet daha düşük profilli bir adayla mı yola devam edecek?
  • Ya da “Erdoğan’ın misyonu henüz bitmedi, biraz daha devam etsin” diyenler mi kazanacak?

Görünenin ardında başka bir hesap varsa, bu sadece Erdoğan’ın değil, tüm muhalefetin de testidir.

***

Türkiye’de hiçbir siyasetçi, iktidar hayali kurarken YÖK’ü, RTÜK’ü ya da TRT’yi kapatacağını söylemez. Çünkü hepsi bilir: Sıra kendisine geldiğinde bu araçları kullanacaktır. Bugün eleştirdiği düzen, yarın onun iktidar aracına dönüşecektir. Bu yüzden mevcut yapıdan radikal kopuş vadeden neredeyse yoktur. Çünkü herkes “sopayı” devralmak ister, kırmak değil.

***

Özgür Özel’in Van mitinginde “Terörsüz Türkiye’ye evet!” demesi, ilk bakışta masum bir temenni gibi algılanabilir. Oysa bu bir rejim kalıbı. Erdoğan ve ortağı Devlet Bahçeli haftalardır aynı ifadeyi köpürtüyor. İktidar kontrolündeki medya, bu kelimelerle manşet atıyor.

Ve şimdi, ana muhalefet lideri çıkıyor, aynı sözleri Van’da tekrarlıyor. Araya birkaç Kürtçe selam sıkıştırmakla da meseleyi yumuşattığını sanıyor.

Söylemin tarihi bagajı çok ağır. Bu söylemle, iktidarın “Meşru olan biziz, gerisi potansiyel suçlu!” propagandasına ortak oluyorsunuz. Ve daha vahimi, bu dili kullanarak muhalefetin sınırlarını “iktidarın çizdiği çerçevenin” içine sıkıştırıyorsunuz.

***

Sorun yalnızca Erdoğan değil; onun siyaset tarzını, söylemini, kurumlarını ve korku rejimini ödünç alarak siyaset yapmaya çalışan herkestir. Erdoğan’sız Türkiye’yi savunmak, yalnızca bir isimden kurtulmak değil… Onun temsil ettiği zihniyeti, yöntemi, dili ve korku siyasetini reddetmektir. Değişim, ancak bu yüzleşmeyle mümkündür.

Soru artık şu: Türkiye gerçekten değişmek mi istiyor, yoksa yalnızca aktörleri değiştirip aynı oyunu oynamaya devam mı edecek?

PAYLAŞTweet
ÖNCEKİ HABER

Zamanları aşan rol model ikili: Hacı abi ve hacı teyze

SONRAKİ HABER

Gergerlioğlu: Gaziantep’te tutuklanan kız öğrenci intihar teşebbüsünde bulundu, Allah’tan korkun!

BENZER HABERLER

Yunanistanlı Prof. Dr. Livas: Gülen’in öğretisi farklı kimlikleri düşman değil, zenginlik olarak sunuyor
Gündem

Yunanistanlı Prof. Dr. Livas: Gülen’in öğretisi farklı kimlikleri düşman değil, zenginlik olarak sunuyor

Mayıs 19, 2025
İmralı heyetini kabul eden CHP Lideri Özgür Özel: Konu, Meclis önderliğinde ilerlemelidir
Gündem

DEM Parti yeniden siyasi partiler turuna başlıyor

Mayıs 19, 2025
Dünyada  bir ilk: Bilimsel yorumlu heyet tefsiri çalışması
Gündem

Dünyada bir ilk: Bilimsel yorumlu heyet tefsiri çalışması

Mayıs 19, 2025
Financial Times analizi: İmamoğlu Erdoğan’ı korkutuyor
Manşet

İmamoğlu’ndan iktidara çağrı: Barış artık Meclis çatısı altında yeşermeli

Mayıs 19, 2025
Galatasaray, Kayserispor’u farklı yendi, 25. şampiyonluğu kutladı
Manşet

Galatasaray, Kayserispor’u farklı yendi, 25. şampiyonluğu kutladı

Mayıs 19, 2025
İsrail Gazze’de kara operasyonu başlattı
Dış Haberler

İsrail Gazze’de kara operasyonu başlattı

Mayıs 19, 2025
  • All
  • Manşet
Yunanistanlı Prof. Dr. Livas: Gülen’in öğretisi farklı kimlikleri düşman değil, zenginlik olarak sunuyor
Gündem

Yunanistanlı Prof. Dr. Livas: Gülen’in öğretisi farklı kimlikleri düşman değil, zenginlik olarak sunuyor

by zmnaus
Mayıs 19, 2025
0

Çağlayan dergisi, bu yılki uluslararası sempozyumunu Hollanda’nın akademik ve kültürel merkezlerinden biri Nijmegen şehrinde gerçekleştirdi. “Birlikte Yaşama Kültürü” temasıyla düzenlenen sempozyum,...

İmralı heyetini kabul eden CHP Lideri Özgür Özel: Konu, Meclis önderliğinde ilerlemelidir

DEM Parti yeniden siyasi partiler turuna başlıyor

Mayıs 19, 2025
Dünyada  bir ilk: Bilimsel yorumlu heyet tefsiri çalışması

Dünyada bir ilk: Bilimsel yorumlu heyet tefsiri çalışması

Mayıs 19, 2025
Financial Times analizi: İmamoğlu Erdoğan’ı korkutuyor

İmamoğlu’ndan iktidara çağrı: Barış artık Meclis çatısı altında yeşermeli

Mayıs 19, 2025
Galatasaray, Kayserispor’u farklı yendi, 25. şampiyonluğu kutladı

Galatasaray, Kayserispor’u farklı yendi, 25. şampiyonluğu kutladı

Mayıs 19, 2025
İsrail Gazze’de kara operasyonu başlattı

İsrail Gazze’de kara operasyonu başlattı

Mayıs 19, 2025

İLETİŞİM

info@zamanaustralia.com.au australiazaman@hotmail.com

Sydney Ofisi telefonu

+61 02 96496006

27 Queen Street Auburn NSW 2144 Australia

AVUSTRALYA REHBERİ

 

    • Yurtdışında yaşam şartları ve göçmen alan 8 ülke
    • Ücretsiz tercüme hizmetinden nasıl faydalanabilirim?
    • Avustralya Hakkında Genel Bilgi
    • Avustralya’daki Kutsal Kaya: Uluru
  • ANA SAYFA
  • GÜNDEM
  • YAZARLAR
  • DÜNYA
  • POLİTİKA
  • EKONOMİ
  • RÖPORTAJ
  • SPOR
  • ZULÜM GÜNLÜĞÜ
  • VİDEO HABERLER
  • DİĞER

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist

No Result
View All Result
  • ANA SAYFA
  • GÜNDEM
  • YAZARLAR
  • DÜNYA
  • POLİTİKA
  • EKONOMİ
  • RÖPORTAJ
  • SPOR
  • ZULÜM GÜNLÜĞÜ
  • VİDEO HABERLER
  • DİĞER
    • UZAK DOĞU
    • AVRASYA
    • AVRUPA
    • AMERİKA
    • AİLEM
    • TEKNOLOJİ
    • KONUK YORUM