• ANA SAYFA
  • GÜNDEM
  • YAZARLAR
  • DÜNYA
  • POLİTİKA
  • EKONOMİ
  • RÖPORTAJ
  • SPOR
  • ZULÜM GÜNLÜĞÜ
  • VİDEO HABERLER
  • DİĞER
    • UZAK DOĞU
    • AVRASYA
    • AVRUPA
    • AMERİKA
    • AİLEM
    • TEKNOLOJİ
    • KONUK YORUM
No Result
View All Result
  • ANA SAYFA
  • GÜNDEM
  • YAZARLAR
  • DÜNYA
  • POLİTİKA
  • EKONOMİ
  • RÖPORTAJ
  • SPOR
  • ZULÜM GÜNLÜĞÜ
  • VİDEO HABERLER
  • DİĞER
    • UZAK DOĞU
    • AVRASYA
    • AVRUPA
    • AMERİKA
    • AİLEM
    • TEKNOLOJİ
    • KONUK YORUM
No Result
View All Result
No Result
View All Result
Home Manşet

“Dede, sen neden hapisteydin?”

Temmuz 23, 2025
in Manşet, YAZARLAR
25
Görüntüleme
Share on FacebookShare on Twitter

Geçtiğimiz günlerde, 8 yıl hapis yattıktan sonra yeni tahliye olan eski bir dostumla telefonda görüştüm. Halini hatırını sorduğumda sesi ağır, kelimeleri yorgundu. Dışarıdaki hayata alışmaya çalışıyordu ama asıl zorlandığı yer bambaşkaydı.

Söz döndü dolaştı, torununa geldi. “Dede, sen neden hapisteydin?” demiş 10 yaşındaki torunu. Boğazı düğümlenmiş. “Verecek cevap bulamadım.” dedi bana. Ardından şu cümleyi kurdu: “Bizim çocuklarımıza, torunlarımıza miras kalan şey, hapiste yatmış olmak…” 

Uzun bir sessizlik oldu telefonda. İçimi deldi o cümle. O konuşmadı, ben de konuşamadım. Sustuğumuz yer çok şey söylüyordu aslında. Bu ülkede birileri hâlâ, ‘o yıllarda neler olduğunu’ anlamaya çalışırken, bazı çocuklar yalnızca şunu biliyor: Babaları, dedeleri, amcaları, dayıları, halaları, teyzeleri hapse atıldı. Hem de hiçbir suçu olmadığı halde.

BU HABERLER İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Dosya sessizce kapatıldı: Erdoğan, ‘Akbil davası’ndan 26 yıl sonra nasıl beraat etti?

Hakan Şükür, bahis operasyonu için: “Futbol, tüm otoriter rejimlerde en rahat kullanılan alan”

BM’den İsrail kararı: Gazze’ye insani yardımın ulaşmasına izin verin

Ve şimdi o çocuklar büyüyor. Sorular sorarak, cevapsız kalan bakışlarla, içlerinde açıklanamayan bir boşlukla…

İnsanlar çocuklarına ve torunlarına ardında kitaplar, evler, fotoğraflar bırakmak ister. Güzel anılar, doğru tercihler, sağlam bir soyadı bırakmak ister. Onların yüzlerini yere baktırmayacak, senin baban, senin deden şöyleydi dedirtmeyecek yaşanmış bir hayat bırakmak ister.

Ama gel gör ki bizim de kaderimize bu düştü.

Devam ettik konuşmaya. Bir ara, “Buralarda konuşacak, muhabbet edecek, sohbet edecek çok insan bulamıyorum!” dedi. Anladım. Bırakmak istemiyordu. Devam etsin istiyordu muhabbetimiz. Ben de o tamam deyinceye kadar devam ettim. Neler neler anlattı. Anlattığı şeylerden sizlerle paylaşmayı istediğim bir husus da dışarıdaki hayata adapte olmada yaşamış olduğu zorluk ve şaşkınlık.

Evet, anlıyorum desem yalan olur ama anlamaya çalışıyorum. Empati duygumla onun yerine kendimi koyuyorum.

Sekiz koca yıl. 2 bin 920 gün. 96 ay. 4 milyon 204 bin 800 dakika. Hani zindanda dakikanın aydan farksız olduğunu tasavvur edecek olursanız dört milyon iki yüz dört bin sekiz yüz ay. Dile kolay. Dışarıdan bakınca yıl da olsa, ay da olsa, dakika da olsa bir zaman dilimi gibi. Ama içeriden bakınca, hayatın donduğu, insanın kendiyle baş başa kaldığı, zamanın çok yavaş aktığı bir başka gezegen sanki.

İşte böyle geçen sekiz koca yılın ardından dışarı çıkıyorsunuz ve her şeyin değiştiğini görüyorsunuz. O arkadaşım, “Sanki başka bir memlekete çıkmış gibiyim.” dedi. “Sokaklar aynı ama insanlar başka. Mahalleler aynı ama düşünceler değişmiş.”

En çok da ahlak, örf-adet, gelenek ve göreneğimiz namına yaşanan büyük erozyondan bahsetti. Görüştüğüm başka dostlarımdan da dinledim. Camiler boş. Haram, serbest piyasa ürünü gibi açıkta satılıyor. Yalan, kibir, iftira olağanlaşmış. Ve en acısı da, bütün bunların üzerine bir dinî meşruiyet şalının örtülüyor olması.

Maalesef. Dindar görünmenin, gerçekten dindar olmaktan ve dindar kalmaktan daha kıymetli sayıldığı bir dönemdeyiz. Ahlakın yerini şekil almış, hikmetin yerini hamaset. Görmüyor musunuz, “Sen neden hapisteydin?” diye soruyor torun dedesine. Haydi diyeceksizniz ki bu çocuk daha 10 yaşında. İyi de 20-30 yaşında olan gençler de soruyor aynı soruyu anne-baba, dede ve ninelerine.

Bir hafıza kırılması yaşanıyor ülkemizde. Rejimin diskurları propaganda gücünün etkisiyle zihinleri domine ediyor ve kimse konuşamıyor. Konuşanı da hapse atıyorlar.

Ama zaman konuşacak. Çocuklar büyüyecek. Gerçek, bazen geç gelir ama geldiğinde sesi çok daha gür çıkar. Bugün torununa cevap veremeyen bir dede, yarın onun vicdanında bir kahraman gibi hatırlanabilir. Yeter ki sessizliğimizde dirayet, susuşumuzda vakar olsun.

Bu yazıyı, bana o cümleyi kuran arkadaşıma ve onun gibi suskun ama onurlu nice insanımıza ithaf ediyorum.TR724.COM

Tags: 15 temmuzahmet kurucanAKPCezaevierdoganHİZMET HAREKETİTürkiyezulüm
PAYLAŞTweet
ÖNCEKİ HABER

Devletten ilk somut adım ve kırmızı çizgi

SONRAKİ HABER

Gazze’de son 72 saatte 21 çocuk açlıktan öldü

BENZER HABERLER

Ülke basın özgürlüğünde de nal topluyor: Türkiye, 180 ülke arasında 159. sırada
Gündem

Dosya sessizce kapatıldı: Erdoğan, ‘Akbil davası’ndan 26 yıl sonra nasıl beraat etti?

Aralık 13, 2025
Hakan Şükür, bahis operasyonu için: “Futbol, tüm otoriter rejimlerde en rahat kullanılan alan”
Manşet

Hakan Şükür, bahis operasyonu için: “Futbol, tüm otoriter rejimlerde en rahat kullanılan alan”

Aralık 13, 2025
ABD, Gazze’de savaş suçu kanıtlarını görmezden gelmiş
AMERİKA

BM’den İsrail kararı: Gazze’ye insani yardımın ulaşmasına izin verin

Aralık 13, 2025
16 yaş altını ‘Sosyal medya yasağı’ Avustralya Anayasa Mahkemesi’nde
Avustralya

16 yaş altını ‘Sosyal medya yasağı’ Avustralya Anayasa Mahkemesi’nde

Aralık 13, 2025
“15 Temmuz Tiyatrosu”: İstinaf bu ifadeye verilen cezayı bozup beraat kararı verdi
Gündem

“15 Temmuz Tiyatrosu”: İstinaf bu ifadeye verilen cezayı bozup beraat kararı verdi

Aralık 12, 2025
Üst üste akademik rekor: Sirius Koleji Üniversite sınavında Victoria’da yine zirvede
Avustralya

Üst üste akademik rekor: Sirius Koleji Üniversite sınavında Victoria’da yine zirvede

Aralık 12, 2025
  • All
  • Manşet
Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer’den, Bahçeli’ye ziyaret
POLİTİKA

Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer’den, Bahçeli’ye ziyaret

by adminzaman
Aralık 13, 2025
0

Kent Uzlaşısı gerekçesiyle bir yılı aşkın süre tutuklu kaldıktan sonra tahliye edilen Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer, MHP Genel Başkanı...

Ülke basın özgürlüğünde de nal topluyor: Türkiye, 180 ülke arasında 159. sırada

Dosya sessizce kapatıldı: Erdoğan, ‘Akbil davası’ndan 26 yıl sonra nasıl beraat etti?

Aralık 13, 2025
Hakan Şükür, bahis operasyonu için: “Futbol, tüm otoriter rejimlerde en rahat kullanılan alan”

Hakan Şükür, bahis operasyonu için: “Futbol, tüm otoriter rejimlerde en rahat kullanılan alan”

Aralık 13, 2025
ABD, Gazze’de savaş suçu kanıtlarını görmezden gelmiş

BM’den İsrail kararı: Gazze’ye insani yardımın ulaşmasına izin verin

Aralık 13, 2025
16 yaş altını ‘Sosyal medya yasağı’ Avustralya Anayasa Mahkemesi’nde

16 yaş altını ‘Sosyal medya yasağı’ Avustralya Anayasa Mahkemesi’nde

Aralık 13, 2025
“15 Temmuz Tiyatrosu”: İstinaf bu ifadeye verilen cezayı bozup beraat kararı verdi

“15 Temmuz Tiyatrosu”: İstinaf bu ifadeye verilen cezayı bozup beraat kararı verdi

Aralık 12, 2025

İLETİŞİM

info@zamanaustralia.com.au australiazaman@hotmail.com

Sydney Ofisi telefonu

+61 02 96496006

27 Queen Street Auburn NSW 2144 Australia

AVUSTRALYA REHBERİ

 

    • Yurtdışında yaşam şartları ve göçmen alan 8 ülke
    • Ücretsiz tercüme hizmetinden nasıl faydalanabilirim?
    • Avustralya Hakkında Genel Bilgi
    • Avustralya’daki Kutsal Kaya: Uluru
  • ANA SAYFA
  • GÜNDEM
  • YAZARLAR
  • DÜNYA
  • POLİTİKA
  • EKONOMİ
  • RÖPORTAJ
  • SPOR
  • ZULÜM GÜNLÜĞÜ
  • VİDEO HABERLER
  • DİĞER

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist

No Result
View All Result
  • ANA SAYFA
  • GÜNDEM
  • YAZARLAR
  • DÜNYA
  • POLİTİKA
  • EKONOMİ
  • RÖPORTAJ
  • SPOR
  • ZULÜM GÜNLÜĞÜ
  • VİDEO HABERLER
  • DİĞER
    • UZAK DOĞU
    • AVRASYA
    • AVRUPA
    • AMERİKA
    • AİLEM
    • TEKNOLOJİ
    • KONUK YORUM