23-24 Haziran 2022 tarihlerinde düzenlenecek AB Liderler Zirvesi’nin gündemlerinden biri de Ukrayna’nın adaylık başvurusu. Ukrayna Avrupa ittifakında bulunmaya kararlı. Bununla birlikte mevcut savaş durumu, yolsuzluklar, oligarkların konumu, ülkenin beklenilen reformları gerçekleştirememesi gibi pek çok konu adaylık başvurusuna engel teşkil ediyor. AB henüz bu adaylığa sıcak bakmıyor. Bununla birlikte Ukrayna’ya olan destek sürüyor. Birliğe aday ülkelerden de AB’nin Rusya’ya yönelik yaptırımlarına katılması istendi.
AB ÜYELİĞİ NEDEN BU KADAR ÖNEMLİ?
Avrupa Birliği (AB), 27 üye ülkeden oluşan ve toprakları büyük ölçüde kıta Avrupasında bulunan siyasi ve ekonomik temelli bir örgütlenmedir. Avrupa Ekonomik Topluluğu’na, 1993 yılında Maastricht Antlaşması’nın yürürlüğe girmesiyle yeni görev ve sorumluluk alanları yüklenmiş ve topluluk AB’nin bugünkü haline dönüşmüştür. AB, kendi sınırları içinde ortak bir pazar geliştirdi, insan, eşya, hizmet ve sermaye dolaşımı özgürleştirildi, bir bakıma birlik içinde sınırlar kalktı ve ortak para birimi Euro’ya geçildi. Birlik içinde bölgesel kalkınma politikaları izlenmeye başlandı. Yani üyeliği kabul edilen fakat daha az gelişmiş olan devletler desteklenerek (ekonomi, eğitim, sağlık, altyapı, hukuk, temel haklar kalemlerinde) AB standartlarına gelmesi sağlanıyor. AB’nin dünya üzerinde önemli bir rolü var. Dünya Ticaret Örgütü’nde, G8’de, NATO’da BM’de etkisi büyük ve bu örgütlerde kendi üyelerini temsil ediyor. AB’nin bir dış ve güvenlik politikası var. Üyeler arası ortak bir güvenlik ittifakı sağlıyor. AB’nin 27 üyesinden 21’i NATO üyesi, 2’si (İsveç ve Finlandiya) de ittifaka aday.
Ukrayna gibi AB adaylık sürecine dahil olmak isteyen ülkelerin (Moldova, Gürcistan) ve adaylığı onaylanmış ülkelerin (Türkiye, Sırbistan, Karadağ, Arnavutluk, Kosova, Kuzey Makedonya, Bosna-Hersek) üyelikten beklentileri/avantajları kısaca bu devletlere yönelecek sermaye ve yatırımlar ile kalkınmanın hızlanması; bu ülkelerdeki insanların AB içinde dolaşım ve iş imkanın artması; malların Avrupa içinde kolaylıkla satılabilmesi; bu ülkelerdeki gelir düzeyinin yardımlarla AB standartlarına çıkarılması ile refahın artması; düzenlemelerle bu ülkelerdeki sağlık, eğitim, hukuk, altyapı standartların AB ortalamasına yükseltilmesi; ülkelerin dış politikada önemli bir aktörün bileşeni halini almaları ve ortak politikalar altında ülkesel güvenliklerini garanti altına almaları olarak ifade edilebilir.
UKRAYNA’NIN ADAYLIK STATÜSÜNE OLUMLU BAKILMIYOR
AB’nin Doğu Avrupa’daki üyeleri genellikle Ukrayna’nın başvurusuna olumlu bakarken başta Danimarka ve Hollanda olmak üzre batı tarafı bunu desteklemiyor. Birliğin dümenindeki Fransa ve Almanya’da başvuruya mesafeli bakıyor. Çünkü hem savaş durumu hem de AB reformlarının takip edilememesi Ukrayna’yı AB üzerinde bir yüke dönüştürecek. Sovyetlerin mirası olan yolsuzluklar ve oligarkların güçlü konumu da ülkenin batıya entegrasyonuna karşı en büyük engeller arasında. Ayrıca AB Baltık bölgesinin ardından Karadeniz’de de Rusya’nın komşusu olmak ve tacizlerine muhatap olmak istemiyor.
Rusya’nın ele geçirdiği bölgelerdeki Ukraynalılara Rus pasaportu vermeye başladığı öğrenildi. Rus ordusu ilerleyişini sürdürürken Ukrayna’da AB üyeliğine yönelik kararlılığını koruyor. Bununla birlikte AB’nin Ukrayna’ya olan desteği de sürüyor. Yaptırımlar ilerleyen süreçte artarak devam edecek. Şimdi ise birliğe aday ülkelerin de yaptırımlara katılması istendi.
ALMAN ŞANSÖLYE TÜRKİYE’Yİ DE YAPTIRIMLARA KATILMAYA ÇAĞIRDI
Almanya Başbakanı Olaf Scholz, Belgrad ziyaretinde Türkiye’nin de aralarında bulunduğu AB üyeliğine aday ülkelerin de Rusya’ya yaptırım uygulaması gerektiğini belirtti. Scholz, “AB üyeliğine aday ülkelerden de Rusya’ya yaptırım bekliyoruz. Yaptırımlar oldukça etkili oluyor. Bunlarla durumun düzeleceğine ve Rusya’nın diyalog yoluna gireceğine inanıyoruz” dedi.
Üyeler arasında ülkesini OHAL ile yöneten Macaristan ile adaylar arasında balkanlarda ve Ortadoğu’da bölgesel güvenliği tehdit eden politikalar izleyen Sırbistan ve Türkiye hem AB’nin yaptırım taleplerini geri çeviriyor hem de Rusya ile iyi ilişkilerini sürdürüyor.