Mannheim Türk-Alman Derneği’nin BARIŞ EĞİTİMİ Konferansı’nı bir önceki yazımda ele almıştım.
Bu cevap Liberya’nın baş problemine parmak basıyordu. Çünkü Liberya’da on beş sene insanlar birbirini öldürdü. Bunların çoğu silahlı çocuk savaşçılardı. Çünkü çocuklar eğitimsizdi… Hem çocuklar tecrübesiz oldukları için alternatifli düşünemezler. İlk duydukları onlara doğrudur. Bir de Liberya fakir bir ülke… İşsizlik var… Onun için önce çocukların okutulması ve kafalarına Barışın kazınması lâzım. Sonra bunlar için iş sahaları açılmalı. Tabii daha önce öğretmenlerin eğitilmesi gerekiyor.” dedi. Dr. Taylor, on senedir, on altı farklı etnik kökenden gelen savaş çocuklarına barışı öğrettiklerini ifade etti. Eli silah tutan çocuklara barışı anlatmanın kolay olmadığını belirtti.
“Kuzey Irak Bölgesi Örneğinden Barış Eğitiminin Sosyal Kalkınmaya Katkıları” başlıklı tebliği Kuzey Irak eski Milli Eğitim Bakanı Dr. İdris Hâdî; Sâlih Bey sundu… Kuzey Irak’taki Türk Okullarının (IŞIK KOLEJLERİNİN) müsbet eğitim hizmetlerinden, 30 tane kolejden ve yine Türklerin açtığı üniversiteden, bunların barışa katkılarından takdirle bahsetti…
Rahatsız olduğu için konferansa katılamayan Bosnalı Prof. Dr. Sanjin Kodric’in “Barış ve Kültürlerarası Anlayış İçin Eğitim: Bosna-Hersek ve Umutları” başlıklı tebliğini Nuh Duran Bey okudu.
“Birlikte Yaşamayı Öğrenmek-Etik Eğitimi Adına Kültürler ve Dinlerarası Program” başlıklı tebliği İsviçre’den Agneta Ucko sundu… “Sınıflarda çocuklara, ‘Hepiniz ayakkabılarınızı çıkarınız. Sonra bir arkadaşınızın ayakkabısını giymeye çalışınız.’ diyoruz. Giymeye çalışıyorlar, onlara ‘Kolay mı?’ diye soruyoruz. ‘Zor’ diyorlar. ‘Evet, insanın kendisini bir başkasının yerine koyması kolay değil ama deneyeceksiniz. Tâ ki, birbirinizin durumunu biraz olsun anlayabileceksiniz.’ diyoruz.” dedi… Ayrıca dinin önemine de temas etti. Agneta Ucko, “Ahlâki değerlerin, önemsenmemesi ve değerli bulunmaması şiddeti artırıyor. İnsanî; değerler ön plana çıkmalı.” dedi.
Heidelberg Eğitim Bilimleri Üniversitesi’nden Prof. Dr. Havva Engin “Göç Çoğulcu Toplumlarda Barış Eğitimi Kültürlerarası Eğitime Hangi Katkıda Bulunabilir?” başlıklı tebliğini sundu. “Hepimiz, duruma göre değişiyoruz. Okulda öğrenciyiz. Evde annemizin kızıyız. Sporda atletiz… Kültür hep dışa açıktır. Öyleyse ben neredeyim? Şimdi neredeyim? Nereye gidiyorum? İçinde bulunduğum her kültürün benim üzerimde değişik tesirleri olur.” dedi.
Prof. Dr. Havva Engin, okullarda göçmen ailelere mensup çocukların ana dilinin diğer diller kadar değer görmediğini söyledi. “Toplum değişiyor. Almanya on yıl sonra bugünkü gibi olmayacak. Barış eğitimi sadece şiddetten uzak durmak demek değil, aynı zamanda kişinin davranışlarını müzakere etmesi ve değiştirmesidir.” dedi…