Federal hükümetin yıllık 185 bin kişilik göçmenlik kotasını koruyan kapsamlı reform paketi, Meclis’te hararetli tartışmalara sahne oldu. Öğrenci vizeleri, çalışma izinleri ve iltica süreçlerinde köklü değişiklikler içeren düzenleme; hükümet, muhalefet, uzmanlar ve toplum kesimleri tarafından farklı açılardan değerlendiriliyor.
Avustralya Federal Hükümetinnin 2025–26 planına göre kalıcı göçmenlik programı bu yıl da 185.000 seviyesinde tutuluyor. Yapılan açıklamaya göre;bunun %70’i (132.200) nitelikli göçe ayrılırken, İçişleri Bakanlığı bu yapının “iş gücü açığı, yaşlanan nüfus ve ekonomik ihtiyaçlar sebebiyle” korunacağını belirtiyor.
Öğrenci ve çalışma vizelerinde yeni dönem
Reformun en dikkat çeken başlıkları arasında, öğrenci vizelerinde daha yüksek İngilizce yeterlilik şartı, sıkı mali denetimler ve eğitim kurumlarının daha kapsamlı izlenmesi yer alıyor. Çalışma vizelerinde ise, iş piyasası ihtiyaçlarına göre yeniden tasarlanmış bir puanlama modeli gündemde. Ayrıca hükümet, uzun süreli öğrenci vizelerinin kötüye kullanımını azaltmayı, geçici vizeleri sadeleştirmeyi ve nitelikli göçü artırmayı hedefliyor.
Sığınmacı süreçlerinde hızlandırma
Backlog olarak bilinen dosya yığılmasını azaltmak amacıyla başvurulara zaman sınırı, değerlendirme süreçlerine hızlandırılmış mekanizmalar ve güçlendirilmiş idari denetimler getiriliyor. Bu değişikliklerin hem bekleme sürelerini azaltması hem de sistemi verimli hâle getirmesi beklenirken, Refugee Council Australia’nın verilerine göre, on binlerce sığınmacı hâlâ ilk karar için beklediğini belirterek: Yaklaşık 30.000+ kişi, koruma (protection) vizesi başvurularının ilk kararını bekleyenler listesinde. Ayrıca alt mahkemelerde, temyizde ya da idari gözden geçirme sürecinde bekleyen davalar ile birlikte topluca geçen yıllardan kalma “legacy caseload” (miras dosyaları) hâlâ çözülememiş damgası taşıyor. Bazı sığınmacı başvurularında karar verme süreleri oldukça uzun: resmi ortalama süreler 12–24 ay aralığında gösterilse de; karmaşık dosyalar, eksik evrak, güvenlik/sağlık kontrolleri, mahkeme süreçleri vb. sebeplerle bu süreler çok daha uzun birkaç yıl olabiliyor.”
Toplumsal tepkiler ise farklı yönlere işaret ediyor:
Bu arada İş dünyası reformu “nitelikli iş gücü açısından olumlu” bulurken, üniversiteler daha yüksek dil şartlarının uluslararası öğrenci gelirlerini düşürebileceği uyarısında bulunuyor. Göçmen toplulukları ise artan denetimlerin samimi başvuru sahipleri için zorluk oluşturabileceğinden endişeli.
Siyasi partilerden sert ve ayrışan mesajlar
İşçi Partili Hükümeti adına açıklamalarda bulunan İçişleri Bakanı Tony burk, 2025–26 döneminde göçmenlik kotasının 185.000 olarak korunduğunu açıkladı.Bakan, bu seviyenin korunmasının “üye eyalet ve bölge yönetimleriyle yapılan istişareler sonucu alındığını”, özellikle “nitelikli göç odaklı bir yapı” sürdürüleceğini belirterek; “Göç sistemini daha adil, daha hızlı ve daha güvenilir hâle getiriyoruz.” dedi.İçişleri Bakanı, reformun suistimalleri önlemeyi, nitelikli göçe öncelik vermeyi ve Avustralya ekonomisini güçlendirmeyi amaçladığını söyledi. Bakan, 185 binlik yıllık kotanın “ülkenin uzun vadeli iş gücü ihtiyaçlarıyla uyumlu” olduğunu vurguladı.
Liberal Parti:
“Bu reform gecikmiş ve yetersiz; barınma krizine çözüm sunmuyor.”
Muhalefet, hükümeti konut yetersizliği, yaşam maliyeti baskısı ve altyapı sorunlarına karşı gerçekçi bir plan üretmemekle eleştiriyor. Liberallere göre yüksek göç kotası, mevcut sosyal baskıyı artırma riski taşıyor.
Greens (Yeşiller):
“Sığınmacı süreçlerindeki hızlandırma insan hakları riskini yükseltir.”
Parti, hızlandırılmış iltica prosedürlerinin yanlış karar ihtimalini artırabileceğini savunarak bazı maddelerin yeniden gözden geçirilmesini talep ediyor.
Uzmanlardan dengeli ve çarpıcı değerlendirmeler
Göç Ekonomisti Dr. Helen Barker:
“Avustralya’nın iş gücü açığını kapatması için nitelikli göçmenlere ihtiyacı var. 132 binlik nitelikli kota ekonomik açıdan mantıklı; ancak konut krizi çözülmeden sistem sürdürülebilir olmayabilir. Aksi hâlde göç hacmi artarken yaşam maliyeti baskısı da aynı oranda yükselebilir.”
Demograf Prof. David Lowe:
“Yaşlanan nüfus nedeniyle göç kotasını düşürmek demografik olarak mümkün değil. Ancak artış, sağlık hizmetleri, toplu ulaşım ve eğitim sistemi gibi temel alanlarda eş zamanlı yatırımlarla desteklenmezse ciddi altyapı baskısı doğar. Sorun göç değil; nüfus artışına uygun kapasite geliştirilmemesi.”
Refugee Council Australia:
“Hızlandırılmış iltica sistemi belirsizliği azaltabilir; ancak hız, adaletin önüne geçmemeli. Travma yaşamış başvuru sahiplerinin karmaşık dosyalarında daha kapsamlı inceleme gereklidir. Her dosya insani standartlara uygun değerlendirilmediği takdirde adil sonuçlar ortaya çıkmayabilir.” CANBERRA — ZAMAN Avustralya