Diyarbakır’da eski müftü vekili Süleyman Türk’e, evinde Gülen’e ait CD, kaset ve kitap bulunduğu, Özel Nil Koleji’ne giriş yaptığı ve Diyarbakır Girişimci İş adamları Derneği’ne üye olduğu gerekçesiyle 7.5 yıl hapis cezası verildi.
Gülen cemaatinin Diyarbakır’daki mütevelli heyeti ve esnaf sorumlusu olduğu iddiasıyla ‘Silahlı terör örgütü yöneticiliği’ iddiasıyla yargılanan Süleyman Türk’e 7.5 yıl hapis cezası verildi. Türk’ün aldığı ceza, Diyarbakır’da Gülen cemaati ile ilgili verilen ilk karar oldu.
Cemaatin Diyarbakır Mütevelli heyeti üyesi ve esnaf sorumlusu olduğu iddiasıyla hakkında ‘Silahlı terör örgütü yöneticiliği’ suçundan dava açılan sürücü kursu sahibi Süleyman Türk’ün yargılamasına devam edildi. Diyarbakır 5’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya tutuklu sanık Süleyman Türk ve avukatı katıldı. Davanın 2’nci duruşmasında esas hakkındaki görüşünü açıklayan Cumhuriyet Savcısı, sanığın silahlı terör örgütünün para kasası olduğuna ‘ilişkin yapılan iki ihbar, sanığın tape kayıtları, aramada ele geçirilen Fethullah Gülen’e ait çok sayıda CD, kaset ve kitap bulunduğunu söyledi. Yapılan fiziki takipte sanığın örgüt ile irtibatlı olması sebebi ile kapatılan Özel Nil Koleji’ne giriş yaptığının tespit edildiğini kaydeden savcı, Türk’ün örgüt ile bağlantıyı olması nedeniyle KHK ile kapatılan ‘Diyarbakır Girişimci İş adamları Derneği’ne üye olduğunu belirtti. Sanığın hiyerarşik yapısı içerisinde faaliyet gösterdiğini vurgulayan savcı, Süleyman Türk’ün başka kişilere talimat verdiğine ilişkin dosyada somut delil bulunmaması nedeniyle ‘Terör örgütü üyeliği’ suçundan cezalandırılmasını istedi.
“TÜM TERÖR ÖRGÜTLERİNİ LANETLİYORUM”
Daha sonra söz hakkı verilen sanık Süleyman Türk, terör örgütü üyeliği ile suçlanan tüm arkadaşlarının şu anda dışarıda olduğunu anlatırken, kendisini şöyle savundu:
“Niyet okumak kaydıyla dosya hazırlamışlardır. Legal, illegal, legal görünümlü hiçbir terör örgütü ile kalben bile bağlantım yoktur. Terör örgütünde esnaf olduğum idda edilmiştir. Ben esnaf sorumlusu değilim. Bir kişi gelip böyle olduğunu söylerse, tüm kutsal değerlerim üzerine yemin ederim suçlamaları kabul ederim. 3 yıl Eğil’de müftü vekilliği yaptım. 16 yıl 3 ay diyanette çalıştım. 9-10 yıl Diyarbakır’ın çeşitli camilerinde din görevliliği yaptım. 5 yıl müfettişlik yaptım. Tüm imamlardan, camilerin kontrolünden, müezzinlerden sorumluydum. Bu nedenle herkes tarafından tanınan din adamıyım. Herkesin cenazesine, düğününe katılan biriyim. Aslen Balıkesir’liyim. Burada kimsem yoktur. Balıkesirli olduğum için beni hazmedemeyen insanlar karalamaya çalışmaktadır. Bende ‘ByLock’ yoktur. 11 aydır tutukluyum, 52 yaşındayım, duyma yetimi kaybettim. 23 gün gözaltında kaldım. Tüm terör örgütlerini lanetliyorum. 17-25 Aralık sürecinden sonra hiçbir derneğe üye olmadım. Bir dernek ile gezi yapılacak diye Avrupayı görmek ve tanımak için müracaat ettim. Bir miktar para yatırıp geziye katıldım. Vali yardımcıları ve il müftüsü de bu geziye katıldı. Bu derneğin hiçbir toplantısına katılmadığım için beni üyelikten silmişlerdir. Ben din görevlisiyim. Mağdurum. Uyku rahatsızlığım vardır ayrıca psikayatrik sorumlarım vardır.”
Mahkeme heyeti sanık Süleyman Türk’e ‘Silahlı terör örgütüne üye olma’ suçundan 9 yıl hapis cezası verirken sanığın yargılama sürecindeki olumlu davranışlarını dikkate alarak cezasını 7.5 yıla indirirken tutukluluk halinin devamına karar verildi.
