Artı
TV Ankara Temsilcisi Sibel Hürtaş’ın Afrin hakkında hazırladığı haberleri
sosyal medyada paylaşması nedeniyle gözaltına alındığı belirtildi.
Nurcan Baysal ve İshak Karakaş’la dün başlayan gazeteci operasyonu akşam
saatlerinde Sibel Hürtaş, Hayri Demir ve Seda Taşkın’la devam etmişti. TSK’nin
Afrin harekatının başlamasıyla birlikte hazırladığı haberlerde AKP eski
milletvekili Ahmet Faruk Ünsal, HDP Grup Başkan Vekili Ahmet Yıldırım, HDP Urfa
Milletvekili Osman Baydemir ve HDP MYK Üyesi Çilem Küçükkeleş gibi
siyasetçilerin Afrin değerlendirmelerini ekrana taşıyan Artı TV Ankara
Temsilcisi Sibel Hürtaş hala gözaltında.
‘AFRİN
HABERLERİ NEDENİYLE GÖZALTINDALAR’
Gözaltıyla ilgili resmi bir açıklama yapılmazken, Sibel
Hürtaş ile görüşen avukat Nuray Özdoğan, Hürtaş’ın hazırladığı haberleri sosyal
medyada paylaşmasının ardından gözaltına alındığını belirtti.
Sosyal medyada paylaşılan haberlerin ‘örgüt propagandası’
olarak nitelendirildiğini belirten avukat Özdoğan, gözaltı nedeninin savcılık
açıklamasının ardından daha net anlaşılacağını söyledi.
TGS
GÖZALTILARI KINADI
Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS), gazeteciler Sibel
Hürtaş, Hayri Demir, Seda Taşkın, İshak Karakaş ve Nurcan Baysal’ın ev
baskınlarıyla gözaltına alınmasını bir basın açıklaması yaparak kınadı.
TGS Genel Başkanı Gökhan Durmuş imzasıyla yayılanan
açıklamada,gözaltına alınan gazetecilerin derhal serbest bırakılması istendi:
‘MESLEKTAŞLARIMIZ
DERHAL SERBEST BIRAKILSIN’
“Gazeteciler Sibel Hürtaş, Hayri Demir, Seda Taşkın,
İshak Karakaş ve Nurcan Baysal’ın sosyal medya paylaşımları nedeniyle gözaltına
alınmasını kabul etmiyor, meslektaşlarımızın serbest bırakılmasını istiyoruz.
Unutulmamalıdır ki basın yönetenlere değil, yönetilenlere
hizmet etmek için vardır. Medyanın görevi hükümet politikalarının halkın
çıkarına olup olmadığını denetlemektir. ‘Millî mutabakat’ cenderesiyle farklı
görüşleri susturmaya çalışmak totaliter yönetimlerin taktiğidir.
‘ETİK
GAZETECİLİK TEHLİKELİDİR AMA ELZEMDİR’
Gazeteci; başta barış, demokrasi ve insan hakları olmak
üzere, insanlığın evrensel değerlerini, çok sesliliği, farklılıklara saygıyı
savunur. Bu ifade ‘Türkiye Gazetecilik Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’nde
gazetecinin temel sorumluluğu olarak belirtilir. Bir siyasi kliğin çıkarının
tüm ülkenin çıkarı gibi yansıtıldığı zamanlarda güç odağından âzâde, etik
gazetecilik yapmak zordur, tehlikelidir ama elzemdir, hayatîdir. Böyle bir
gazetecilik ülkeleri, toplumları korur, geliştirir, bazen uçurumun kenarından
döndürür. Kolluk gücüyle suskunluk sarmalı yaratmaya çalışanlar
Türkiye’nin tek sese, tek renge, tek partiye sığmayacak zenginlikte,
çeşitlilikte bir ülke olduğunu er ya da geç görecektir.”