Monash Üniversitesi’nde yapılan bir araştırmanın sonuçlarına göre, antideprasan
ilaçlarını kulananların, yatakta cep telefonu kulanmamaları gerektiğini
belirtti.
The Age’in haberine göre, araştırmanın henüz ilk aşamada olduğu
kaydedildi.Monash Üniversitesi araştırmasının öncülerinden Profesör Sean Cain,
antideprasanların; ışığa olan hassasiyeti normal bir düzeye çekerek,
depresyonda olan insanların kendilerini daha iyi hissetmelerini sağladığına
inandığını vurguladı.Profesör Sean Cain’e göre, bu da, insanların biyolojik
saatini gün ışığıyla düzgün bir şekilde senkronize etmesine olanak sağlıyor. Bu
sayede insanlar kendilerini daha iyi hissediyorlar -aynı uluslararası bir uçuş
yüzünden sersemleyen (jetlag olan) insanların, bu sersemliği sonunda üzerinden
attığı zaman olduğu gibi.
Antideprasanlar, hap içine konulmuş ışık terapisi
gibi
Işığa olan duyarlılığı arttırmanın, gün ışığını daha da güçlü kılacağına
dikkat çeken Profesör Cain, “Antideprasanlar, hap içine konulmuş ışık
terapisi gibi” dedi ve ekledi: “Bu çalışma aynı zamanda önemli olan
şu soruyu da yanıtlıyor: Neden antideprasanlar erken kalkan insanlara,
kalkmayanlara göre daha iyi etki ediyor? Gece vardiyalarında çalışan, gece
televizyon izleyen ya da yatarken telefonlarını kullanan insanlar, kendilerini
gece geç saatlerde parlak ışığa maruz bırakıyor. Parlak ışığa maruz kalmak da
beynin hala gündüz olduğunu düşünmesine neden oluyor ki bu da bedenin biyolojik
saatini alt üst ediyor. Eğer, bu insanlar antideprasan kullanıyorsa, yüksek
ışık hassasiyetine sahip olmak etkiyi daha da arttırabilir.”
Profesör Cain, elde edilen sonuçların, çalışmanın ilerleyen aşamasında elde
edilen sonuçlarla örtüşürse, belki bir gün doktorların, antideprasan kullanan
insanlara gece parlak ışıktan uzak durmayı önermesinin mümkün olabileceğine
inanıyor.