• ANA SAYFA
  • GÜNDEM
  • YAZARLAR
  • DÜNYA
  • POLİTİKA
  • EKONOMİ
  • RÖPORTAJ
  • SPOR
  • ZULÜM GÜNLÜĞÜ
  • VİDEO HABERLER
  • DİĞER
    • UZAK DOĞU
    • AVRASYA
    • AVRUPA
    • AMERİKA
    • AİLEM
    • TEKNOLOJİ
    • KONUK YORUM
No Result
View All Result
  • ANA SAYFA
  • GÜNDEM
  • YAZARLAR
  • DÜNYA
  • POLİTİKA
  • EKONOMİ
  • RÖPORTAJ
  • SPOR
  • ZULÜM GÜNLÜĞÜ
  • VİDEO HABERLER
  • DİĞER
    • UZAK DOĞU
    • AVRASYA
    • AVRUPA
    • AMERİKA
    • AİLEM
    • TEKNOLOJİ
    • KONUK YORUM
No Result
View All Result
No Result
View All Result
Home Manşet

Nefis ve Zâlimler

Şubat 10, 2020
in Manşet
0
Görüntüleme
Share on FacebookShare on Twitter

İnsân fazl-ı ilâhi ile ahsen-i takvîmde yaratılmış, hârika bir varlıktır. Ve tenezzül-ü ilâhi ile Rabbimiz’in muhâtabıdır.

Öyleyse insan öncelikle terakkî edip, yükselerek yükseklerin en yükseği “âlâ-i illiyyîn” derecesine çıkmaya namzettir.

Zaten esâs hedefi de budur.

BU HABERLER İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Adalet Komisyonu raporu: İngilizler, Victoria’da Yerli halka karşı soykırım yaptı

İslamilik Endeksi’nde Türkiye 149 ülke içinde 109’uncu sıraya geriledi

Hilal Yıldızdoğdu:Kıta kıta sürüldüm, dört ayrı kıtada sürgündüm

Ancak irâdesiyle, cehîl ve zulmünden ötürü her insân tedenni edip, baş aşağı sefillerin en sefîli “esfel-i sâfilîn” derekesine de düşebilir.

İnsan için beklenmeyen ve istenmeyen netice ise budur.

İnsan ahsen-i takvimde yaratıldığı ve ona gayet cami’ bir istidat verildiği için, esfel-i sâfilînden tâ âlâ-yı illiyyîne, ferşten tâ arşa, zerreden tâ şemse kadar dizilmiş olan makamâta, merâtibe, derecâta, derekâta girebilir ve düşebilir. Bir meydan-ı imtihana atılmış, nihayetsiz sukut ve suûda giden iki yol onun önünde açılmış bir mu’cize-i kudret ve netice-i hilkat ve acube-i san’at olarak şu dünyaya gönderilmiştir. (23.Söz)

Üstâd Bedîüzzamân Saîd Nûrsî Hazretleri’nin ifâdesi ile Cenab-ı Hakk, insana iyi ve kötünün nüvelerini bir arada vermiştir.

İnsan irâdesiyle onları geliştirip, nevş-ü nemâ bulduracak ve kendisine sonuna kadar açık olan “ikbâl” ile “idbâr” kapılarından birine sülûk edecektir.

“İnsan eğer nefsine, nefsâniyetinin zirvesi olan eneye “Hüdâ” ile su verirse oradan bir şecere-i tubâ ve cennet, “Hevâ” ile su verirse oradan bir şecere-i zakkum ve cehennem nebean eder.“

Nefis ; İnsanın özü, kendisi, ilâhî latife, iyi-kötü huyların ve âli-süflî arzuların kaynağıdır.

Her insan “salt kendi nefsi adına” sürülecek, sulanacak bir tarlaya sahiptir.

Ve kendi ürününü kendisi, kendi irâdesiyle ortaya koyacaktır.

İşte küllî irâdeye karşı cüz’i irâdenin konumu budur, ilm-i ezeli dâiresinde kendi tarlasını ve hükmünü hazır etmek.

İslâm ve Tasavvuf genellikle insanın yükselmesi, kemâli ile ilgilenmiş “nasıl kâmil insan olunur?” sorusuna cevap aramış, irdelemiş, yol-yordam belirleyip, anlatmış ve kemâle giden yolları göstermiştir.

Müsbet yada menfîye doğru yönelişin zembereği nefis mekanizması, başlangıç noktası Nefs-i Emmare’dir.

İnsanın İnsan-ı Kâmil olma cehdindeki seyahâtini Seyr-i Sulûk-u Rûhânî olarak adlandırıyoruz. Bu yolculukta bir çok menzile uğrayan şahıs Nefis Mertebeleri‘ne de uğrar.

Büyüğümüz’e göre Nefis Mertebeleri aşağıdan yukarı doğru şu şekilde sıralanmaktadır.

1… Eğer nefs-i nâtıka sadece hayvanî ve cismanî arzularını yaşıyorsa, buna “nefs-i emmâre” veya “nefs-i hayvanî”

2… Din-u takva yolunda yürümekle beraber, sık sık düşüp-kalkıyor ve her defasında kendini sorgulayarak Rabbine yöneliyorsa, buna da “nefs-i levvâme”

3… Fenalıklara karşı bütün bütün tavır alıp yüzü hep Rabb’ine müteveccih bulunuyor ve safveti ölçüsünde ilâhî mevhibelere de mazhariyet kazanıyorsa ona “nefs-i mülheme”

4… İhlâs-ı etem ve ubudiyet-i kamile içinde Rabb’i ile münasebet ve muamelesi açısından vicdanı tam oturaklaşmış ise böylesi bir nefse “nefs-i mutmainne”

5… Kendi murâdâtından vazgeçip Hakk’ın muradının itirazsız mümessili haline gelmiş ise artık bu da bir “nefs-i râziye”

6… Hakk hoşnutluğunu en büyük bir gaye haline getirmiş ve her zaman o istikamette davranıyor, o hedefi gözetliyor “Ben razı oldum Sen de razı ol” mülâhazalarıyla dolup boşalıyorsa bu da bir “nefs-i marziyye”dir.

7… Bunun ötesinde, istidadı elveren ve ilâhî sıfatlarla ittisafa açık peygamberâne azim sahibi bir nefse de “nefs-i kâmile” veya “nefs-i sâfiye” denegelmiştir.

Ulemâca insanın müsbet seyahâtine rağmen menfi tarzdaki irtifâ kaybı “nefsen” nereye kadar alçalabileceği ise bu kadar teferruâtlı anlatılmamıştır.

Terakkî Yolları, basamakları nev’inden, bir iniş, bir tedenni, bir nuzûl haritası ortaya konmamıştır.

Kur’ân “nefsi emmâre, kel en’âmi bel hum edal, esfel-i sâfilin” der, “Fir’avn ile Tevehhüm-ü Ulûhiyet” işâretleri koyar fakat ayrıntı zikretmez.

Halbuki sâdece esfel-i sâfilin tâbiri içinde bile sayısız mertebe ve ara tonlar mevcuttur diyebiliriz.

Evet, Nefis tezkiye ve terbiye olunmadığı sürece, insanı dâima aşağıya doğru çeken bir çekim gücüne sahiptir.

İmam Gazzâlî Nefsi Emmâre’nin akıl ile vahyin denetim ve gözetimi altında tutulması gerektiğini belirtir.

Nefis ise imân, ibâdet ve ahlak zaâfları ile bu gözetimden kaçarak kendince hürriyet arar.

Tasavvuf ehline göre kibir, benlik, hırs, şehvet, kıskançlık, cimrilik, kin, intikam, hiddet, gıybet ve benzerleri gibi huylar, bu kaçışın alâmetleridir.

Muhtemelen kaçarken, işte bu arada “kerîm” olmaya aday insan “bel hum edâl” hayvandan daha aşağı olma tokadını yer.

El-Mekkî’ye göre zaaflar, cimrilik, şehvet ve cehâlet Nefsi Emmâre’nin esâs özellikleridir, insan bunların yâni hevâsının peşinde koşar.

Artık hevâsı ilâhıdır.

Bilhassa ucub, gurûr ve kibirle nefis, emmâreden nefsâniyetin menfi zirvesi onulamaz, dönülemez Enâniyet‘e evrilir.

İnsan, Ene ile Rabbini bulması gerekirken, kibirle kendini yenilemez, yıkılmaz, sarsılmaz, devâsa bir varlık, devâsa bir heykel olarak görmeye başlar.

Artık, Egosantirizma, Narsizim bu bahtsızın ayrılmaz arkadaşlarıdır.

Bununla birlikte günâh, günâha iptilâ ile mübtelâ olmak, günâhı çirkin görmemek, günâhın günâh olma vasfını inkârla nefis insanı küfre doğru taşır.

Kibir, Küfür ve Ene birleşerek insanı Fir’avn eder.

Her Fir’avn halayıklarına “ben sizin en büyük rabbiniz değil miyim ?” (Sure-i Nâzi’ât 24) masâl ve mavalı okur.

O, artık her ne kadar kendini “Tanrı” gibi görse de ahmakça “Tevehhümü Ulûhiyet” sarmalına girmiş, bu kâsır döngüde bir daha dirilmemek üzere mânen ve imânen intihâr etmiş bir zavallıdır.

İşte bu hengâmede inkâra teşvîk eden Şeytân dahi parmak ısırarak, şaşırıp “Ben senin bu yaptığından beriyim, uzağım, ben Âlemlerin Rabbi Allâh’tan korkarım” (Sûre-i Haşr 16) feryâdını koparır.

Çünkü Şeytân’ın bile Ulûhiyet iddiâsı yoktur, O emre isyân ve kibirle küfre girmiştir.

İnsan bu derekede Şeytân’dan dahi aşağıda yani Esfel-i Sâfilin‘dedir.

Bu sefil mahlûk yada mahlûklar ne yazık ki insana ve insanlığa çok büyük zarâr verirler.

Ahirzamân’ın aşkın fir’avnları Süfyân ve Deccâl bu şekilde olduklarından mı dehşetlidirler yada dehşetli olduklarından mı bu hâle düşerler bilemiyorum.

Onlar iki istisnâ iblistirler.

Bütün bunlar devrimiz zâliminin ve zâlimlerinin kulaklarına küpe olsun.

Hevâsını kendisine “ilâh” edinip sonra “ilahlık” taslayan bu zavallılar, zillet-i rezâlet-i ebediyeye ve cehennemde ebedi kalmaya müstehaktırlar.

Bir daha bütün gücümüzle haykırarak “Yaşasın zâlimler için Cehennem” diyelim.

mansurturgutk@gmail.com

PAYLAŞTweet
ÖNCEKİ HABER

Bebeği ile 40 gün cezaevinde kalan anne: Koca yüreklerin kaldıramadığını bebeklere yüklüyorlar

SONRAKİ HABER

İdlib’ten acı haber: Esed yine saldırdı, 5 asker şehit

BENZER HABERLER

Aborjinler hakları için yürüdü
Avustralya

Adalet Komisyonu raporu: İngilizler, Victoria’da Yerli halka karşı soykırım yaptı

Temmuz 3, 2025
İslamilik Endeksi’nde Türkiye 149 ülke içinde 109’uncu sıraya geriledi
Manşet

İslamilik Endeksi’nde Türkiye 149 ülke içinde 109’uncu sıraya geriledi

Temmuz 3, 2025
Hilal Yıldızdoğdu:Kıta kıta sürüldüm, dört ayrı kıtada sürgündüm
KONUK YORUM

Hilal Yıldızdoğdu:Kıta kıta sürüldüm, dört ayrı kıtada sürgündüm

Temmuz 3, 2025
Milyonlarca vatandaş hac sırası bekliyor: Diyanet Başkanı Ali Erbaş’ın eşi 6. kez VIP kontenjanından gitti
Gündem

Ali Erbaş ve Seher Erbaş çifti hacca ütücülerini de götürdü

Temmuz 3, 2025
Emniyet gözaltındaki Tunç Soyer’in görüntüsünü paylaştı, CHP ayağa kalktı
Gündem

Emniyet gözaltındaki Tunç Soyer’in görüntüsünü paylaştı, CHP ayağa kalktı

Temmuz 2, 2025
Referandum için AİHM’ye ilk bireysel başvuru yapıldı
Manşet

Türkiye ilk sırada:AİHM’e hak ihlali başvurusu 60 bini aştı

Temmuz 2, 2025

Bir yanıt yazın Yanıtı iptal et

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

    • All
    • Manşet
    Aborjinler hakları için yürüdü
    Avustralya

    Adalet Komisyonu raporu: İngilizler, Victoria’da Yerli halka karşı soykırım yaptı

    by adminzaman
    Temmuz 3, 2025
    0

    Avustralya’nın Victoria eyaletinde yürütülen bir soruşturma, İngiliz sömürgecilerin bölgedeki başta Aborjinler olmak üzere Yerli halklara karşı soykırım suçu işlediği sonucuna...

    İslamilik Endeksi’nde Türkiye 149 ülke içinde 109’uncu sıraya geriledi

    İslamilik Endeksi’nde Türkiye 149 ülke içinde 109’uncu sıraya geriledi

    Temmuz 3, 2025
    Hilal Yıldızdoğdu:Kıta kıta sürüldüm, dört ayrı kıtada sürgündüm

    Hilal Yıldızdoğdu:Kıta kıta sürüldüm, dört ayrı kıtada sürgündüm

    Temmuz 3, 2025
    Milyonlarca vatandaş hac sırası bekliyor: Diyanet Başkanı Ali Erbaş’ın eşi 6. kez VIP kontenjanından gitti

    Ali Erbaş ve Seher Erbaş çifti hacca ütücülerini de götürdü

    Temmuz 3, 2025
    Emniyet gözaltındaki Tunç Soyer’in görüntüsünü paylaştı, CHP ayağa kalktı

    Emniyet gözaltındaki Tunç Soyer’in görüntüsünü paylaştı, CHP ayağa kalktı

    Temmuz 2, 2025
    Referandum için AİHM’ye ilk bireysel başvuru yapıldı

    Türkiye ilk sırada:AİHM’e hak ihlali başvurusu 60 bini aştı

    Temmuz 2, 2025

    İLETİŞİM

    info@zamanaustralia.com.au australiazaman@hotmail.com

    Sydney Ofisi telefonu

    +61 02 96496006

    27 Queen Street Auburn NSW 2144 Australia

    AVUSTRALYA REHBERİ

     

      • Yurtdışında yaşam şartları ve göçmen alan 8 ülke
      • Ücretsiz tercüme hizmetinden nasıl faydalanabilirim?
      • Avustralya Hakkında Genel Bilgi
      • Avustralya’daki Kutsal Kaya: Uluru
    • ANA SAYFA
    • GÜNDEM
    • YAZARLAR
    • DÜNYA
    • POLİTİKA
    • EKONOMİ
    • RÖPORTAJ
    • SPOR
    • ZULÜM GÜNLÜĞÜ
    • VİDEO HABERLER
    • DİĞER

    Welcome Back!

    Login to your account below

    Forgotten Password?

    Retrieve your password

    Please enter your username or email address to reset your password.

    Log In

    Add New Playlist

    No Result
    View All Result
    • ANA SAYFA
    • GÜNDEM
    • YAZARLAR
    • DÜNYA
    • POLİTİKA
    • EKONOMİ
    • RÖPORTAJ
    • SPOR
    • ZULÜM GÜNLÜĞÜ
    • VİDEO HABERLER
    • DİĞER
      • UZAK DOĞU
      • AVRASYA
      • AVRUPA
      • AMERİKA
      • AİLEM
      • TEKNOLOJİ
      • KONUK YORUM