Silivri Cezaevinde bir mahkum yakınının kaydettiği telefon görüşmesinde, “Ağır vakalar dışında test yapılmasını Bakanlık istemiyor” denilerek “Herkesi öldürmeye niyetleri var. Muhatap olacak kimse yok” ifadeleri kullanılıyor.
Silivri cezaevinde yaşanan koronavirüs vakalarına her geçen gün yenisi ekleniyor. HDP Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu’nun duyurduğu 7 numaralı bölümde yaşanan ciddi vakalar dışında vakalar olduğu ortaya çıktı. B-1 koğuşunda kalan ve koronavirüs testi pozitif çıkan bir mahkumun telefon görüşünde eşine verdiği bilgiler olayın vehametini gösterdi.
“HERKESİ ÖLDÜRMYE NİYETLERİ VAR, MUHATAP OLAN KİMSE YOK”
DW Türkçe’nin de haber bülteninde yer verdiği ses kaydında “Ağır vakalar dışında test yapılmasını Bakanlık istemiyor” denilerek şu bilgiler veriliyor:
“Herkesi öldürmeye niyetleri var. Biz kimseye test yapmayalım. Bunların zaten hepsi hasta. İyileşen iyileşir iyileşmeyen de kalır. Burada 13 gün hastanede yatan var. Pozitif hastalardan 6-7 gün hastaneden yatan hastalar var. Şu an bir kişi yoğun bakımda diyorlar. Yani böyle durumu kötü olanlarda var. Savcıyla, bakanlıkla, müdürlere konuşun kimsenin bir şeyi takip ettiği yok. Ölüme terkedilmiş şekildeyiz. Virüsten dolayı yasa çıkarıyoruz dediler. Adli koğuşlardan hiçbir virüs haberi duymadık, ya onlara test yapmıyorlar ya da bütün virüsler siyasi koğuşlarda şu an. Koğuşlarda hasta olmayan adam yok şu anda, bir kişi 44 kişiye de bulaştırıyor zaten. Gardiyanlar başlattı zaten. Ne maske takan var, ne önlem alan. Nerden gelecek bu virüs bize ya gardiyandan gelmiştir, ya yemekten ya da kantinden gelmiştir. Dışarıdan koğuşa geldi sonuçta virüs. Bütün koğuşlarda var şu an B1, B7, B8, B10, B12, C6, C7. Herkesi test yapmaya çıkarmıyorlar. Biz ısrar ettik diye 8 kişiye yaptılar 7 pozitif çıktı. İlçe sağlıktan gelip koğuştan numune aldıklarında koğuşun birinden 31, birinden 24 pozitif çıkmış. Savcılık 44 açıklaması yaptığında 80-100 pozitif vaka vardı zaten. Şuan biz kendimizi idare etmeye çalışıyoruz. Dün hastaneye gittik gelince bizi karantina koğuşu diye pozitif çıkanlarla bir yere aldılar. İçimizde sonucu negatif çıkan biri vardı. O kişiyi de bizle karantina koğuşunu koydular hastalık yoksa bile bulaştı. Şimdi onu koğuşa geri yollayacaklar, koğuştakilere bulaştıracak. Hasta olmayan varsa bile hasta olacak koğuşa geri yollananlar yüzünden. Pozitif çıktık diye bizi karantina koğuşunu koydular, sabaha kadar koğuş temizledik. Nefes almakta zorlanıyoruz, elimizde deterjan temizlik yapıyoruz. Elimizden ne gelirse yapmaya çalışıyoruz. Zaten öyle bir koğuşa koydular ki hasta olmasan bile hasta olursun öyle pis bir koğuştu.
“ÇAY BARDAĞI KADAR ÇORBA HARİCİ HİÇBİR ŞEY YOK”
Yemeklerde berbat. Bugüne kadar doğru dürüst bir şey söylemiyorduk üzülmeyin diye. Çay bardağı kadar çorba veriyorlar. Başka hiçbir şey yok yanında. Diğer yemekler yenebilecek gibi değil. Gardiyanlara söylüyoruz. Bu yemeğin hiç mi tanesi yok, fasülyenin içinden hiç mi tanesi çıkmaz sadece suyu var. Gardiyanlar biz de bıktık, biz de iletiyoruz ramazandayız bizlerde orucuz, böyle olmaması lazım diyorlar. Bizlerde idarecilerimize iletiyoruz. Ama hiçbir çözüm yok. Bizde aynı yemeği yemek zorundayız. Bir çay bardağı çorba, yarım kevgir pilav var. Kantinden birşeyler alamazsak burada açlıktan öleceğiz zaten. Kantinde sorun zaten.
“HASTANEDE TEDAVİ OLMAMIZ GEREKİYOR, SESİMİZİ DUYURUN”
Normalde bizim hastanede tedavi görmememiz lazım. Hastaneye gittiğimizde bir kağıt imzalattılar. Kağıdın altında evden çıkmayacağım, evde yaşayanlar varsa odadan çıkmayacağım, maske kullanacağım yazıyor. Burada yok öyle bir şey. Kendi temiz koğuşumuzdan çıkarıp kirli koğuşa koydular bizi. Gece saat 12 de koğuş değiştirdiler. Sabah kadar temizlik yapmak zorunda kaldık. Bir eşyayı koyacak temiz yer bile yoktu. Yazdığımız dilekçeleri işleme almıyorlar. Sesimizi duyurun. Karantina diye bir şey yok burada. Negatif çıkanlarla pozitif çıkanları karıştırıyorlar. Kendi kendine iyileşirsen iyileş deniyor. Hiçbir şey yapmıyorlar. Gardiyanlar önlem almıyor. Dilekçelerimiz yerlerine ulaşamıyor. Tahliye, infaz durdurma ile ilgili bir şeyler yapılmalı. İyileşebileceğimiz bir ortamda olmayız. Sesimizi duyurun lütfen.”
GERGERLİOĞLU: NEYİ SAKLIYORSUNUZ?
HDP Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu yaptığı paylaşımda, “Silivri cezaevi mahpuslarından gelen ses kayıtlarını diliyorum, mahpusla ölüme terk edildiklerini düşünüyor..! Silivri cezaevini arıyorum, artan Covid-19 (+)vakalarıyla ilgili “Cezaevi denetimde’ cevabı alıyorum Ben milletvekiliyim, millet adına arıyorum, neyi saklıyorsunuz.!?” dedi.
.