İLKER DOĞAN-TR724.COM
İnsan hakları kuruluşu Advocates of Silenced Turkey (AST), Türkiye’deki işkence vakaları ve faillerini tek tek raporladı. Raporda, özellikle 15 Temmuz sonrası yapılan işkenceler ve söz konusu insanlık suçunun failleri isim isim deşifre ediliyor. Sadece bizzat işkence yapanlar yok. İşkenceyi tutanağa geçirmeyen polis memurları bile farklı kaynaklardan teyit edilerek isim isim belirlenmiş.
15 Temmuz sonrası en ağır işkenceye maruz kalanlardan biri de dönemin Hava Kuvvetleri Komutanı Akın Öztürk’tü. Ona işkence yapan kişinin dönemin Ankara TEM Şube Amir Yardımcısı Elif Sümercan olduğu tespit edildi. Öztürk’ün bir başka işkencecisi ise Hakan Öztunç. Görgü tanıklarının mahkemede verdikleri ifadelere göre de Öztürk’ün kulağı Hakan Öztunç tarafından kesiliyor.
Tarsus İlçesi T Tipi Kapalı Kadın Cezaevi Müdürü Mahmut Çapa da raporda adı geçen işkencecilerden. 56 kadın tutukluyu saçlarından sürükleyip tekmelediği, tecavüzle tehdit ettiği belgelenmiş. Raporda ‘işkence’ suçundan müebbet hapse mahkum edilmesine rağmen halen görevde olan Oktay Kapsız’la ilgili de inanılmaz detaylar var.
AST’nin işkence raporunu değerlendiren KHK’lı hakim Ramazan Faruk Güzel, işkencecileri uyarıyor: “Faillere yeniden hatırlatmak lazım; isim isim biliniyorsunuz. İşkence insanlık suçudur ve zaman aşımı yoktur. Er ya da geç yargılanacaksınız.”
AST tarafından hazırlanan raporunun amacı, Türkiye’de yaşanan insan hakları ihlallerine karşı bir söylem geliştirmek olarak açıklanıyor. İşkenceler resmi raporlara yansımasına rağmen faillerin adeta ödüllendirilmesi de raporlaştırılmış. Raporda Türkiye’de işkence suçuna karışan, işkencecileri korumaya yönelik işlem yapanları kayıt altına almış. Mağdurlar ve görgü tanıkları raporda yaşadıkları işkenceleri tek tek anlatıyor. Hükümet yetkililerinin yasal düzenleme ve yaptıkları açıklamalarla işkencecileri motive ettiğine yönelik tespitler var. AKP’li Mehmet Metiner’in “işkence iddialarını araştırmayacağız,” açıklaması da raporda yer bulmuş.
AKIN ÖZTÜRK’ÜN İŞKENCECİLERİ DEŞİFRE EDİLDİ
Raporda bugüne kadar adı deşifre olmamış bazı işkenceci isimlere de yer veriliyor. Özellikle 15 Temmuz sonrası subay ve astsubaylara işkence yapanların isimleri deşifre ediliyor. General Akın Öztürk’e yoğun işkence yapan kişinin de Ankara TEM Şube Amir Yardımcısı Elif Sümercan olduğu kaydediliyor. Sümercan’ın daha sonra terfi ettiği ve son olarak Kültür Bakanlığı’nda daire başkanı yapıldığı belirtiliyor. İşkencecilerin isimleri tek tek sıralanmış raporda.
‘YETER ARTIK ELİF!’
15 Temmuz sonrası en ağır işkence gören isimlerden biri de eski Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Akın Öztürk’tü… Öztürk’ün gördüğü işkenceleri o sırada gözaltına bulunan görgü tanıkları mahkeme safhasında detaylı bir şekilde anlattı. Tanık beyanlarına göre gözaltındakiler çırılçıplak soyulmuş ve saatlerce ayakta dövülmüştü. Elif Sümercan, işkenceyi o kadar abartmıştı ki, diğer işkenceci polisler bile dayanamayıp, “Yeter artık Elif!” diye uyarma ihtiyacı hissetmişti. Kocası Mustafa Murat Sümercan ise Erdoğan’ın ABD ziyareti sırasında sivilleri darp eden ve bu nedenle hakkında ‘yakalama’ kararı çıkarılan koruma polisi olduğu ortaya çıktı.
İŞKENCECİ BAĞIRIYOR: BENİM ADIM HAKAN ÖZTUNÇ!
Akın Öztürk’e işkence yaptığı belirlenen bir diğer isim de kendisini Hakan Öztunç olarak tanıtan polis memuru. Yüzbaşı Hakan Güler, mahkemede verdiği ifadesinde, Hakan Öztunç’un Orgeneral Akın Öztürk’e işkence yaptığını söyledi. Öztürk’ün kulağını kesen de oydu.
İŞKENCEDEN MÜEBBET ALDI, TERFİ ETTİ!
Oktay Kapsız da rapora giren işkencecilerden. İstanbul Asayiş Şube nezarethanesinde işkence yaparak Murat Konuş isimli zanlıyı gözaltında öldürdüğü tespit edildi. O sırada İstanbul Beşiktaş’ta komiser yardımcısıydı. İşkenceden yargılanmasına rağmen ilerleyen yıllarda 4. sınıf emniyet müdürlüğüne kadar yükseldi. Yargılandığı davada kararın açıklandığı 9 Temmuz 2019’da Hakkari Çukurca Emniyet Müdürü olarak görev yapan Kapsız, İstanbul 2. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından ömür boyu hapis cezasına çarptırılmış olmasına rağmen, karardan 4 ay sonra Muğla Emniyet müdürlüğüne tayin oldu. İşkenceyle adam öldüren Kapsız, görev yerine devlet töreniyle uğurlandı. Çukurca Kaymakamı Murat Öksüz, işkenceden müebbet hapis cezasına çarptırılan Kapsız’a teşekkür plaketi verdi.
AĞIRLAŞTIRILMIŞ MÜEBBET SUÇUNDA TUTUKLAMA YOK!
Murat Konuş, İstanbul Laleli’de 1 milyon 200 bin dolar paranın gasp edilmesiyle ilgili 2010 yılında 29 kişi ile birlikte gözaltına alınmıştı. Konuş, gözaltına alındıktan yaklaşık üç saat sonra bir battaniye içerisinde polis merkezinden çıkarılarak hastaneye götürüldü. Bir saat sonra hastanede hayatını kaybetti. Hastane raporunda işkence belgelendi. Kafasına aldığı ağır darbeler sonucu hayatını kaybetmişti. Raporun ardından 7 polis hakkında dava açıldı. Kısa bir süre tutuklu kalan polisler daha sonra serbest bırakıldı.
YARGILAMA 9 YIL SÜRDÜ
Yargılama geçtiğimiz yıl Temmuz ayında tamamlandı. Mahkeme, 4 polisi suçlu buldu. Tutuksuz yargılanan polisler Oktay Kapsız, Ramazan Adıgüzel, Murat Ertürk ve Abdulcelil Karadağ ‘işkence sonucu ölüme neden olma’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı. Ceza, indirim yapılarak ‘müebbet’ hapse çevrildi. Sanıklara ‘müebbet’ hapis cezası veren mahkeme, buna rağmen tutuklama kararı almadı.
MÜEBBET HAPİS CEZASINDA TUTUKLAMA OLMAMASI KABUL EDİLEMEZ
İhraç hakim Ramazan Faruk Güzel, “Türkiye’de yerel mahkemeler basit suçlarda 2-3 yıl gibi ceza verilen dosyalarda tutuklama kararı vermeyebilir. Ancak işkenceyle ölüme sebebiyet vermekten müebbet hapse mahkum edilen kişilerin tutuklanmaması kabul edilebilir bir durum değildir. Yargılama 10 yıl sürmüş. Şimdi işkenceci oldukları mahkeme kararıyla sabit olan o polislerin yeniden cezaevine girebilmesi için cezanın Yargıtay tarafından onanması gerekiyor. Yargıtay o cezaları ne zaman onar ya da onar mı belli değil,” diyor.
İŞKENCECİLERİN KURTULUŞU YOK!
AST’nin işkence raporunu değerlendiren KHK’lı hakim Ramazan Faruk Güzel, işkencecileri uyarıyor. Güzel, “Türkiye, bir hukuk devleti olarak Avrupa Konseyi’nin üyesidir. AİHS’nin tarafıdır. Kendi anayasasının girişinde de bir hukuk devleti olduğunu deklare ediyor. AİHS’nin olağanüstü hallerde bazı yükümlülüklerin askıya alınmasını düzenleyen 15. maddesine göre de işkence yasağı OHAL’de bile askıya alınamaz. AİHS’nin işkence yasağı maddesine göre de hiç kimse insanlık dışı muamele ve işkenceye tabi tutulamaz deniliyor. Yine AİHM, bir kişi polis nezareti altındayken bu kişinin başına gelebilecek her şeyden hükümeti sorumlu tutuyor,” diyor.