Son sekiz içerisindeki işçi intiharlarına ilişkin verileri paylaşan İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği (İSİG) Meclisi’nin raporuna göre, az 502 emekçi yaşamına son verdi. “İşe bağlı intiharlar da önlenebilir bir sağlık sorunudur” diyen İSİG Meclisi intiharların önlenebileceğini fakat öncelikli olarak bunun iş cinayeti olarak kabul edilmesi gerektiğine işaret etti.
İŞE BAĞLI İNTİHARLAR
İSİG Meclisi işçi intiharlarının fark edilebilir olduğunu belirterek, bunu “İşe bağlı intihar girişiminde bulunmadan önce kişilerde depresyon, tükenmişlik sendromu, kronik yorgunluk ve muhakeme yeteneğini yitirme gibi zihinsel belirtiler görülmektedir. Bu belirtilerin beraberinde çalışanlarda baş ağrısı, mide ağrısı, ishal, kabızlık, hafif ateş gibi fiziksel belirtiler de ortaya çıkabilmektedir.
YOĞUN İŞ STRESİ…
Çalışanların hiçbir sosyal faaliyeti yoktur, bütün zamanlarını çalışmaya vermişlerdir. Ortak özelliklerine baktığımızda ise çalışma yaşamındaki herkeste görülebilmekte, günde 11 saat ve üzerinde çalışma, uzun süre ve tatillerde dahi çalışma, yoğun iş stresi olan işçilerde görülmektedir” şeklinde açıkladı.
GÜVENCESİZLİKLE BİRLİKTE İNTİHARLAR ARTIYOR
Türkiye’deki intiharların yıllara göre güvencesizlikle birlikte arttığına dikkat çeken İSİG Meclisi’nin verdiği sayılar bunu doğrular nitelikte. Sektörlere göre ticaret/büro/eğitim işkolunda intihar sayıları daha fazla olurken, savunma/güvenlik ve inşaat ve tarım işkolu takip eden işkolları arasında. Son sekiz yıldaki intiharların nedenleri ise şu şekilde:
127 işçi borçları nedeniyle,
68 işçi işsizlik nedeniyle,
53 işçi mobbing nedeniyle intihar ederek hayatına son verdi.
254 işçinin neden intihar ettiği ise yeterli bilgi olmadığı için bilinmiyor.