İstifasının ardından yeniden CHP’nin kurmay kadrosuna katılan Gürsel Tekin, parti içindeki kavgalardan İstanbul adaylığına kadar birçok konuda Zaman’a önemli açıklamalar yaptı.
Gürsel Tekin, CHP’nin son 4 yılına hem açılımlarıyla hem istifalarıyla damga vuran isimlerden. 2009’daki yerel seçimler öncesinde muhafazakar kesime yönelik açılımlarla önemli bir siyasi figür haline gelen Tekin, Kılıçdaroğlu’nun genel başkanlığa gelmesinin ardından partinin ikinci adamlığına kadar yükseldi. Ancak sonraki süreçte partinin yönetim kadrosundaki dengelerin sarsılmasıyla kendini bir anda örgütlerin sorumluluğundan, medyanın sorumluluğunun üstlenildiği koltukta buldu. Özellikle Erdoğan Toprak ile yaşandığı iddia edilen sürtüşmeden dolayı 3 Mayıs 2012’de “Kılıçdaroğlu’na kırgınım.” diyerek istifa etti. Kavganın ardındaki sebebin İstanbul olduğu söylendi. Ancak Kılıçdaroğlu parti yönetimindeki dengeleri kurarak kurultayın ardından Tekin’i yeniden aynı görevine getirdi. Gürsel Tekin, parti içinde yaşanan bu zorlu sürecin ardından Zaman’a özeleştirilerle dolu önemli açıklamalar yaptı. Tekin, istifasının ardındaki sebeplere açıklık getirdi. İsim vermedi ama başka partilerden CHP’ye katılmış olan isimlere işaret etti: “Farklı siyasi partilerden gelen birçok arkadaşımız var. Bu arkadaşlarımız geldikleri yerdeki uygulamalarını CHP içinde yapınca sorun yaşandı. Parti içi kavgalara da isyan ettim. Ama şu anda kavga yok. Sayın Kılıçdaroğlu’nun kıvrak zekâsıyla çok iyi bir takım kuruldu.”
Tekin ile ilgili belki de en çok merak edilen konu yerel seçimlerde İstanbul adayı olup olmayacağı. Çok net konuştu: “İstanbul’u yönetme hayalim var. İstanbul her siyasetçi için önemli bir yerdir. Benim aklımda da İstanbul’un olmaması düşünülemez. Ama bu benim aday olacağım anlamı taşımaz. Önemli olan İstanbullu kimi istiyor. Yoksa çıkar aday olursunuz sonra boyunuzun ölçüsünü alırsınız. 2009 yerel seçimlerinde Baykal, ‘hazırlıklarını yap’ dedi. Ancak kamuoyu yoklamalarında Kılıçdaroğlu çıktı. Biz de bu öneriyi getirdik. Sayın Topbaş çok nazik bir insan. 5 yıl beraber çalıştık. İddiasının olması gayet normal. Onunla yarışmaktan zevk alırım.”
Laikliğin Türkiye için çok önemli olduğunu söyledi. Ancak yoksul vatandaşın önceliğinin laiklik değil, iş ve aş olduğunu aktardı. Tekin, “Arkadaşlarımızın bir kısmı toplumun tomografisini çekmediler. CHP’nin bütün kesimlere hitap etmesi gerekiyor. CHP mevsimlik bir parti değildir. Yıllarca parti içi iktidar mücadelesi yapanlar, CHP’ye büyük zararlar verdi. Bugün AKP’yi sorgulayanların, kendilerini sorgulaması gerekiyor. 30 yıl arkadaşlarımız birbiri ile uğraştı. Parti içi iktidar kavgası verildi. Parti içi iktidardan nefret ederim. Bu da beni tatmin etmez. Ben Türkiye’de iktidar olmak istiyorum. 89 yılında Türkiye’de belediyelerin yüzde 75’i bizim elimizdeydi. Ama maalesef iç kavgasından dolayı İstanbul, Ankara’yı ve birçok bölgeyi AKP’ye teslim ettik.” dedi.
AK PARTİ VE ANAP’TAN TEKLİF ALDIM
Son yılların en popüler siyasetçilerinden olan Gürsel Tekin, birçok partiden transfer teklifi aldığını anlattı. Tekin, “Siyasetçilere teklifler gelir. AK Parti ve ANAP’tan teklif aldım. Ama ‘taş yerinde ağırdır’ diyerek kabul etmedim.” ifadelerini kullandı. Tekin, İstanbullu için önemli bir ulaşım aracı halinde gelen metrobüse de karşı değil. Ancak en iyi tercihin metro olacağını söylüyor: “Metrobüs kötü bir şey değil. Devam etmeli. Ama metrobüsten önce metro yapılmalıydı. Hasta ediyorsunuz. Sonra kemoterapi uyguluyorsunuz. Metrobüs kemoterapi tedavisidir.”
İstifasının ardından yeniden CHP’nin kurmay kadrosuna katılan Gürsel Tekin, parti içindeki kavgalardan İstanbul adaylığına kadar birçok konuda Zaman’a önemli açıklamalar yaptı.
Gürsel Tekin, CHP’nin son 4 yılına hem açılımlarıyla hem istifalarıyla damga vuran isimlerden. 2009’daki yerel seçimler öncesinde muhafazakar kesime yönelik açılımlarla önemli bir siyasi figür haline gelen Tekin, Kılıçdaroğlu’nun genel başkanlığa gelmesinin ardından partinin ikinci adamlığına kadar yükseldi. Ancak sonraki süreçte partinin yönetim kadrosundaki dengelerin sarsılmasıyla kendini bir anda örgütlerin sorumluluğundan, medyanın sorumluluğunun üstlenildiği koltukta buldu. Özellikle Erdoğan Toprak ile yaşandığı iddia edilen sürtüşmeden dolayı 3 Mayıs 2012’de “Kılıçdaroğlu’na kırgınım.” diyerek istifa etti. Kavganın ardındaki sebebin İstanbul olduğu söylendi. Ancak Kılıçdaroğlu parti yönetimindeki dengeleri kurarak kurultayın ardından Tekin’i yeniden aynı görevine getirdi. Gürsel Tekin, parti içinde yaşanan bu zorlu sürecin ardından Zaman’a özeleştirilerle dolu önemli açıklamalar yaptı. Tekin, istifasının ardındaki sebeplere açıklık getirdi. İsim vermedi ama başka partilerden CHP’ye katılmış olan isimlere işaret etti: “Farklı siyasi partilerden gelen birçok arkadaşımız var. Bu arkadaşlarımız geldikleri yerdeki uygulamalarını CHP içinde yapınca sorun yaşandı. Parti içi kavgalara da isyan ettim. Ama şu anda kavga yok. Sayın Kılıçdaroğlu’nun kıvrak zekâsıyla çok iyi bir takım kuruldu.”
Tekin ile ilgili belki de en çok merak edilen konu yerel seçimlerde İstanbul adayı olup olmayacağı. Çok net konuştu: “İstanbul’u yönetme hayalim var. İstanbul her siyasetçi için önemli bir yerdir. Benim aklımda da İstanbul’un olmaması düşünülemez. Ama bu benim aday olacağım anlamı taşımaz. Önemli olan İstanbullu kimi istiyor. Yoksa çıkar aday olursunuz sonra boyunuzun ölçüsünü alırsınız. 2009 yerel seçimlerinde Baykal, ‘hazırlıklarını yap’ dedi. Ancak kamuoyu yoklamalarında Kılıçdaroğlu çıktı. Biz de bu öneriyi getirdik. Sayın Topbaş çok nazik bir insan. 5 yıl beraber çalıştık. İddiasının olması gayet normal. Onunla yarışmaktan zevk alırım.”
Laikliğin Türkiye için çok önemli olduğunu söyledi. Ancak yoksul vatandaşın önceliğinin laiklik değil, iş ve aş olduğunu aktardı. Tekin, “Arkadaşlarımızın bir kısmı toplumun tomografisini çekmediler. CHP’nin bütün kesimlere hitap etmesi gerekiyor. CHP mevsimlik bir parti değildir. Yıllarca parti içi iktidar mücadelesi yapanlar, CHP’ye büyük zararlar verdi. Bugün AKP’yi sorgulayanların, kendilerini sorgulaması gerekiyor. 30 yıl arkadaşlarımız birbiri ile uğraştı. Parti içi iktidar kavgası verildi. Parti içi iktidardan nefret ederim. Bu da beni tatmin etmez. Ben Türkiye’de iktidar olmak istiyorum. 89 yılında Türkiye’de belediyelerin yüzde 75’i bizim elimizdeydi. Ama maalesef iç kavgasından dolayı İstanbul, Ankara’yı ve birçok bölgeyi AKP’ye teslim ettik.” dedi.
AK PARTİ VE ANAP’TAN TEKLİF ALDIM
Son yılların en popüler siyasetçilerinden olan Gürsel Tekin, birçok partiden transfer teklifi aldığını anlattı. Tekin, “Siyasetçilere teklifler gelir. AK Parti ve ANAP’tan teklif aldım. Ama ‘taş yerinde ağırdır’ diyerek kabul etmedim.” ifadelerini kullandı. Tekin, İstanbullu için önemli bir ulaşım aracı halinde gelen metrobüse de karşı değil. Ancak en iyi tercihin metro olacağını söylüyor: “Metrobüs kötü bir şey değil. Devam etmeli. Ama metrobüsten önce metro yapılmalıydı. Hasta ediyorsunuz. Sonra kemoterapi uyguluyorsunuz. Metrobüs kemoterapi tedavisidir.”
İstifasının ardından yeniden CHP’nin kurmay kadrosuna katılan Gürsel Tekin, parti içindeki kavgalardan İstanbul adaylığına kadar birçok konuda Zaman’a önemli açıklamalar yaptı.
Gürsel Tekin, CHP’nin son 4 yılına hem açılımlarıyla hem istifalarıyla damga vuran isimlerden. 2009’daki yerel seçimler öncesinde muhafazakar kesime yönelik açılımlarla önemli bir siyasi figür haline gelen Tekin, Kılıçdaroğlu’nun genel başkanlığa gelmesinin ardından partinin ikinci adamlığına kadar yükseldi. Ancak sonraki süreçte partinin yönetim kadrosundaki dengelerin sarsılmasıyla kendini bir anda örgütlerin sorumluluğundan, medyanın sorumluluğunun üstlenildiği koltukta buldu. Özellikle Erdoğan Toprak ile yaşandığı iddia edilen sürtüşmeden dolayı 3 Mayıs 2012’de “Kılıçdaroğlu’na kırgınım.” diyerek istifa etti. Kavganın ardındaki sebebin İstanbul olduğu söylendi. Ancak Kılıçdaroğlu parti yönetimindeki dengeleri kurarak kurultayın ardından Tekin’i yeniden aynı görevine getirdi. Gürsel Tekin, parti içinde yaşanan bu zorlu sürecin ardından Zaman’a özeleştirilerle dolu önemli açıklamalar yaptı. Tekin, istifasının ardındaki sebeplere açıklık getirdi. İsim vermedi ama başka partilerden CHP’ye katılmış olan isimlere işaret etti: “Farklı siyasi partilerden gelen birçok arkadaşımız var. Bu arkadaşlarımız geldikleri yerdeki uygulamalarını CHP içinde yapınca sorun yaşandı. Parti içi kavgalara da isyan ettim. Ama şu anda kavga yok. Sayın Kılıçdaroğlu’nun kıvrak zekâsıyla çok iyi bir takım kuruldu.”
Tekin ile ilgili belki de en çok merak edilen konu yerel seçimlerde İstanbul adayı olup olmayacağı. Çok net konuştu: “İstanbul’u yönetme hayalim var. İstanbul her siyasetçi için önemli bir yerdir. Benim aklımda da İstanbul’un olmaması düşünülemez. Ama bu benim aday olacağım anlamı taşımaz. Önemli olan İstanbullu kimi istiyor. Yoksa çıkar aday olursunuz sonra boyunuzun ölçüsünü alırsınız. 2009 yerel seçimlerinde Baykal, ‘hazırlıklarını yap’ dedi. Ancak kamuoyu yoklamalarında Kılıçdaroğlu çıktı. Biz de bu öneriyi getirdik. Sayın Topbaş çok nazik bir insan. 5 yıl beraber çalıştık. İddiasının olması gayet normal. Onunla yarışmaktan zevk alırım.”
Laikliğin Türkiye için çok önemli olduğunu söyledi. Ancak yoksul vatandaşın önceliğinin laiklik değil, iş ve aş olduğunu aktardı. Tekin, “Arkadaşlarımızın bir kısmı toplumun tomografisini çekmediler. CHP’nin bütün kesimlere hitap etmesi gerekiyor. CHP mevsimlik bir parti değildir. Yıllarca parti içi iktidar mücadelesi yapanlar, CHP’ye büyük zararlar verdi. Bugün AKP’yi sorgulayanların, kendilerini sorgulaması gerekiyor. 30 yıl arkadaşlarımız birbiri ile uğraştı. Parti içi iktidar kavgası verildi. Parti içi iktidardan nefret ederim. Bu da beni tatmin etmez. Ben Türkiye’de iktidar olmak istiyorum. 89 yılında Türkiye’de belediyelerin yüzde 75’i bizim elimizdeydi. Ama maalesef iç kavgasından dolayı İstanbul, Ankara’yı ve birçok bölgeyi AKP’ye teslim ettik.” dedi.
AK PARTİ VE ANAP’TAN TEKLİF ALDIM
Son yılların en popüler siyasetçilerinden olan Gürsel Tekin, birçok partiden transfer teklifi aldığını anlattı. Tekin, “Siyasetçilere teklifler gelir. AK Parti ve ANAP’tan teklif aldım. Ama ‘taş yerinde ağırdır’ diyerek kabul etmedim.” ifadelerini kullandı. Tekin, İstanbullu için önemli bir ulaşım aracı halinde gelen metrobüse de karşı değil. Ancak en iyi tercihin metro olacağını söylüyor: “Metrobüs kötü bir şey değil. Devam etmeli. Ama metrobüsten önce metro yapılmalıydı. Hasta ediyorsunuz. Sonra kemoterapi uyguluyorsunuz. Metrobüs kemoterapi tedavisidir.”
İstifasının ardından yeniden CHP’nin kurmay kadrosuna katılan Gürsel Tekin, parti içindeki kavgalardan İstanbul adaylığına kadar birçok konuda Zaman’a önemli açıklamalar yaptı.
Gürsel Tekin, CHP’nin son 4 yılına hem açılımlarıyla hem istifalarıyla damga vuran isimlerden. 2009’daki yerel seçimler öncesinde muhafazakar kesime yönelik açılımlarla önemli bir siyasi figür haline gelen Tekin, Kılıçdaroğlu’nun genel başkanlığa gelmesinin ardından partinin ikinci adamlığına kadar yükseldi. Ancak sonraki süreçte partinin yönetim kadrosundaki dengelerin sarsılmasıyla kendini bir anda örgütlerin sorumluluğundan, medyanın sorumluluğunun üstlenildiği koltukta buldu. Özellikle Erdoğan Toprak ile yaşandığı iddia edilen sürtüşmeden dolayı 3 Mayıs 2012’de “Kılıçdaroğlu’na kırgınım.” diyerek istifa etti. Kavganın ardındaki sebebin İstanbul olduğu söylendi. Ancak Kılıçdaroğlu parti yönetimindeki dengeleri kurarak kurultayın ardından Tekin’i yeniden aynı görevine getirdi. Gürsel Tekin, parti içinde yaşanan bu zorlu sürecin ardından Zaman’a özeleştirilerle dolu önemli açıklamalar yaptı. Tekin, istifasının ardındaki sebeplere açıklık getirdi. İsim vermedi ama başka partilerden CHP’ye katılmış olan isimlere işaret etti: “Farklı siyasi partilerden gelen birçok arkadaşımız var. Bu arkadaşlarımız geldikleri yerdeki uygulamalarını CHP içinde yapınca sorun yaşandı. Parti içi kavgalara da isyan ettim. Ama şu anda kavga yok. Sayın Kılıçdaroğlu’nun kıvrak zekâsıyla çok iyi bir takım kuruldu.”
Tekin ile ilgili belki de en çok merak edilen konu yerel seçimlerde İstanbul adayı olup olmayacağı. Çok net konuştu: “İstanbul’u yönetme hayalim var. İstanbul her siyasetçi için önemli bir yerdir. Benim aklımda da İstanbul’un olmaması düşünülemez. Ama bu benim aday olacağım anlamı taşımaz. Önemli olan İstanbullu kimi istiyor. Yoksa çıkar aday olursunuz sonra boyunuzun ölçüsünü alırsınız. 2009 yerel seçimlerinde Baykal, ‘hazırlıklarını yap’ dedi. Ancak kamuoyu yoklamalarında Kılıçdaroğlu çıktı. Biz de bu öneriyi getirdik. Sayın Topbaş çok nazik bir insan. 5 yıl beraber çalıştık. İddiasının olması gayet normal. Onunla yarışmaktan zevk alırım.”
Laikliğin Türkiye için çok önemli olduğunu söyledi. Ancak yoksul vatandaşın önceliğinin laiklik değil, iş ve aş olduğunu aktardı. Tekin, “Arkadaşlarımızın bir kısmı toplumun tomografisini çekmediler. CHP’nin bütün kesimlere hitap etmesi gerekiyor. CHP mevsimlik bir parti değildir. Yıllarca parti içi iktidar mücadelesi yapanlar, CHP’ye büyük zararlar verdi. Bugün AKP’yi sorgulayanların, kendilerini sorgulaması gerekiyor. 30 yıl arkadaşlarımız birbiri ile uğraştı. Parti içi iktidar kavgası verildi. Parti içi iktidardan nefret ederim. Bu da beni tatmin etmez. Ben Türkiye’de iktidar olmak istiyorum. 89 yılında Türkiye’de belediyelerin yüzde 75’i bizim elimizdeydi. Ama maalesef iç kavgasından dolayı İstanbul, Ankara’yı ve birçok bölgeyi AKP’ye teslim ettik.” dedi.
AK PARTİ VE ANAP’TAN TEKLİF ALDIM
Son yılların en popüler siyasetçilerinden olan Gürsel Tekin, birçok partiden transfer teklifi aldığını anlattı. Tekin, “Siyasetçilere teklifler gelir. AK Parti ve ANAP’tan teklif aldım. Ama ‘taş yerinde ağırdır’ diyerek kabul etmedim.” ifadelerini kullandı. Tekin, İstanbullu için önemli bir ulaşım aracı halinde gelen metrobüse de karşı değil. Ancak en iyi tercihin metro olacağını söylüyor: “Metrobüs kötü bir şey değil. Devam etmeli. Ama metrobüsten önce metro yapılmalıydı. Hasta ediyorsunuz. Sonra kemoterapi uyguluyorsunuz. Metrobüs kemoterapi tedavisidir.”