İyiden iyiye kanlı bir iç savaşa dönüşen Suriye’deki ayaklanma ve çatışmalar, yerleşim yerlerini anarşiye teslim etti. Polislerin karakollardan kaçtığı şehirlerde kol gezen hırsızlar, yağmacılar, tecavüzcüler ve fidyeciler terör estiriyor. Rejim, muhalifleri destekleyen halkı cezalandırmak için bunlara göz yumuyor.
Özgür Suriye Ordusu ise Suriye’de oluşan devletin oluşturduğu boşluğu kendi güçleri ölçüsünde doldurmaya çalışıyor. Gazeteye konuşan Ebu Muhammed adlı muhalif komutan, sokaklarda adi suçlulara karşı devriye gezdirdiklerini anlatıyor. Ancak bu devriyelerin asayişi sağlama kapasitesi çok sınırlı. Birçok Suriyeli, taşınabilir boydaki değerli mücevher ve eşyasını evlerinin ya da arazilerinin gizli bölmelerine gömerek korumaya çalışıyor. Sokağa çıkmak zorunda kalanlar ise yanlarına para almıyor. 50 yaşındaki Yasmin adlı Halepli kadın, şehirde kalanlardan kimsenin evinden çıkamadığını belirtiyor: “Kaos, kanunsuzluk, korku, çok kaotik bir ortam var. ”
ABD’de yaşayan Suriyeli yazar Amal Hanano, şehirleri saran suç dalgasının oldukça sistemli gelişmesinin, perde arkasında Şebbihaların olmasından kaynaklandığını vurguluyor. Esed yönetimi, uzun yıllardır şehirlerde rejimin otoritesini, devlet ya da işadamlarının parasıyla ayakta duran Şebbihalar aracılığıyla sağlıyordu. Çatışmalarla rejimin parasız kalması ve Şebbihaları besleyen birçok işadamının kaçması ya da saf değiştirmesiyle bu yapı parasız kaldı. Bedava gelire alışan Şebbihalar da bu tür adi suçlarla kendi kazançlarını sağlamaya yöneldi. Kuşatma Altındaki Kadınlar adlı kadın hakları örgütü de belgeledikleri 100 kadar tecavüz olayının neredeyse tamamını Şebbiha üyelerinin gerçekleştirdiğini açıkladı. Geçtiğimiz ay 15 milyon Suriye Lirası (300 bin lira) karşılığında kaçırılan Halepli bir işadamı, şehrin vahşi bir arenaya döndüğünü söyleyerek ekliyor: “Büyük balıklar küçük balıkları yiyor.” DIŞ HABERLER SERVİSİ
İyiden iyiye kanlı bir iç savaşa dönüşen Suriye’deki ayaklanma ve çatışmalar, yerleşim yerlerini anarşiye teslim etti. Polislerin karakollardan kaçtığı şehirlerde kol gezen hırsızlar, yağmacılar, tecavüzcüler ve fidyeciler terör estiriyor. Rejim, muhalifleri destekleyen halkı cezalandırmak için bunlara göz yumuyor.
Özgür Suriye Ordusu ise Suriye’de oluşan devletin oluşturduğu boşluğu kendi güçleri ölçüsünde doldurmaya çalışıyor. Gazeteye konuşan Ebu Muhammed adlı muhalif komutan, sokaklarda adi suçlulara karşı devriye gezdirdiklerini anlatıyor. Ancak bu devriyelerin asayişi sağlama kapasitesi çok sınırlı. Birçok Suriyeli, taşınabilir boydaki değerli mücevher ve eşyasını evlerinin ya da arazilerinin gizli bölmelerine gömerek korumaya çalışıyor. Sokağa çıkmak zorunda kalanlar ise yanlarına para almıyor. 50 yaşındaki Yasmin adlı Halepli kadın, şehirde kalanlardan kimsenin evinden çıkamadığını belirtiyor: “Kaos, kanunsuzluk, korku, çok kaotik bir ortam var. ”
ABD’de yaşayan Suriyeli yazar Amal Hanano, şehirleri saran suç dalgasının oldukça sistemli gelişmesinin, perde arkasında Şebbihaların olmasından kaynaklandığını vurguluyor. Esed yönetimi, uzun yıllardır şehirlerde rejimin otoritesini, devlet ya da işadamlarının parasıyla ayakta duran Şebbihalar aracılığıyla sağlıyordu. Çatışmalarla rejimin parasız kalması ve Şebbihaları besleyen birçok işadamının kaçması ya da saf değiştirmesiyle bu yapı parasız kaldı. Bedava gelire alışan Şebbihalar da bu tür adi suçlarla kendi kazançlarını sağlamaya yöneldi. Kuşatma Altındaki Kadınlar adlı kadın hakları örgütü de belgeledikleri 100 kadar tecavüz olayının neredeyse tamamını Şebbiha üyelerinin gerçekleştirdiğini açıkladı. Geçtiğimiz ay 15 milyon Suriye Lirası (300 bin lira) karşılığında kaçırılan Halepli bir işadamı, şehrin vahşi bir arenaya döndüğünü söyleyerek ekliyor: “Büyük balıklar küçük balıkları yiyor.” DIŞ HABERLER SERVİSİ
İyiden iyiye kanlı bir iç savaşa dönüşen Suriye’deki ayaklanma ve çatışmalar, yerleşim yerlerini anarşiye teslim etti. Polislerin karakollardan kaçtığı şehirlerde kol gezen hırsızlar, yağmacılar, tecavüzcüler ve fidyeciler terör estiriyor. Rejim, muhalifleri destekleyen halkı cezalandırmak için bunlara göz yumuyor.
Özgür Suriye Ordusu ise Suriye’de oluşan devletin oluşturduğu boşluğu kendi güçleri ölçüsünde doldurmaya çalışıyor. Gazeteye konuşan Ebu Muhammed adlı muhalif komutan, sokaklarda adi suçlulara karşı devriye gezdirdiklerini anlatıyor. Ancak bu devriyelerin asayişi sağlama kapasitesi çok sınırlı. Birçok Suriyeli, taşınabilir boydaki değerli mücevher ve eşyasını evlerinin ya da arazilerinin gizli bölmelerine gömerek korumaya çalışıyor. Sokağa çıkmak zorunda kalanlar ise yanlarına para almıyor. 50 yaşındaki Yasmin adlı Halepli kadın, şehirde kalanlardan kimsenin evinden çıkamadığını belirtiyor: “Kaos, kanunsuzluk, korku, çok kaotik bir ortam var. ”
ABD’de yaşayan Suriyeli yazar Amal Hanano, şehirleri saran suç dalgasının oldukça sistemli gelişmesinin, perde arkasında Şebbihaların olmasından kaynaklandığını vurguluyor. Esed yönetimi, uzun yıllardır şehirlerde rejimin otoritesini, devlet ya da işadamlarının parasıyla ayakta duran Şebbihalar aracılığıyla sağlıyordu. Çatışmalarla rejimin parasız kalması ve Şebbihaları besleyen birçok işadamının kaçması ya da saf değiştirmesiyle bu yapı parasız kaldı. Bedava gelire alışan Şebbihalar da bu tür adi suçlarla kendi kazançlarını sağlamaya yöneldi. Kuşatma Altındaki Kadınlar adlı kadın hakları örgütü de belgeledikleri 100 kadar tecavüz olayının neredeyse tamamını Şebbiha üyelerinin gerçekleştirdiğini açıkladı. Geçtiğimiz ay 15 milyon Suriye Lirası (300 bin lira) karşılığında kaçırılan Halepli bir işadamı, şehrin vahşi bir arenaya döndüğünü söyleyerek ekliyor: “Büyük balıklar küçük balıkları yiyor.” DIŞ HABERLER SERVİSİ
İyiden iyiye kanlı bir iç savaşa dönüşen Suriye’deki ayaklanma ve çatışmalar, yerleşim yerlerini anarşiye teslim etti. Polislerin karakollardan kaçtığı şehirlerde kol gezen hırsızlar, yağmacılar, tecavüzcüler ve fidyeciler terör estiriyor. Rejim, muhalifleri destekleyen halkı cezalandırmak için bunlara göz yumuyor.
Özgür Suriye Ordusu ise Suriye’de oluşan devletin oluşturduğu boşluğu kendi güçleri ölçüsünde doldurmaya çalışıyor. Gazeteye konuşan Ebu Muhammed adlı muhalif komutan, sokaklarda adi suçlulara karşı devriye gezdirdiklerini anlatıyor. Ancak bu devriyelerin asayişi sağlama kapasitesi çok sınırlı. Birçok Suriyeli, taşınabilir boydaki değerli mücevher ve eşyasını evlerinin ya da arazilerinin gizli bölmelerine gömerek korumaya çalışıyor. Sokağa çıkmak zorunda kalanlar ise yanlarına para almıyor. 50 yaşındaki Yasmin adlı Halepli kadın, şehirde kalanlardan kimsenin evinden çıkamadığını belirtiyor: “Kaos, kanunsuzluk, korku, çok kaotik bir ortam var. ”
ABD’de yaşayan Suriyeli yazar Amal Hanano, şehirleri saran suç dalgasının oldukça sistemli gelişmesinin, perde arkasında Şebbihaların olmasından kaynaklandığını vurguluyor. Esed yönetimi, uzun yıllardır şehirlerde rejimin otoritesini, devlet ya da işadamlarının parasıyla ayakta duran Şebbihalar aracılığıyla sağlıyordu. Çatışmalarla rejimin parasız kalması ve Şebbihaları besleyen birçok işadamının kaçması ya da saf değiştirmesiyle bu yapı parasız kaldı. Bedava gelire alışan Şebbihalar da bu tür adi suçlarla kendi kazançlarını sağlamaya yöneldi. Kuşatma Altındaki Kadınlar adlı kadın hakları örgütü de belgeledikleri 100 kadar tecavüz olayının neredeyse tamamını Şebbiha üyelerinin gerçekleştirdiğini açıkladı. Geçtiğimiz ay 15 milyon Suriye Lirası (300 bin lira) karşılığında kaçırılan Halepli bir işadamı, şehrin vahşi bir arenaya döndüğünü söyleyerek ekliyor: “Büyük balıklar küçük balıkları yiyor.” DIŞ HABERLER SERVİSİ