Yeni Zelanda’da iki camiyi hedef alan ve en az 50 kişinin hayatını kaybetmesine neden olan katliamın üzerinden tam bir ay geçti ancak ülkedeki Müslüman toplum halen camilere gitmeye korkuyor.
Saldırılardan birinin gerçekleştiği Christchurch kentindeki Linwood Camisi imamı İbrahim Abulhalim, “Saldırıdan önce cuma namazlarına en az 100 kişi gelirdi şimdi ise 30 kişi bile gelmiyor.” diye konuştu. Yeni Zelanda’da iki camiyi hedef alan ve en az 50 kişinin hayatını kaybetmesine neden olan katliamın üzerinden tam bir ay geçti ancak ülkedeki Müslüman toplum halen camilere gitmeye korkuyor.Saldırılardan birinin gerçekleştiği Christchurch kentindeki Linwood Camisi imamı İbrahim Abulhalim, “Saldırıdan önce cuma namazlarına en az 100 kişi gelirdi şimdi ise 30 kişi bile gelmiyor.” diye konuştu.İmam Abdülhalim, cami cemaatinin bir kısmının geri dönmek istediğini ancak saldırı anını hatırladıkları için gelmeye korktuklarını dile getirdi.Ülkedeki Müslüman toplumu liderleri ise müdavimlerin tekrar gelmesini sağlamak için çeşitli yöntemlere başvuruyor.
Saldırı bu kez sözlü oldu
Öte yandan hafta içerisinde Daniel Nicholas Tuapawa isimli bir şahsın, ABD Başkanı Donald Trump’ın fotoğrafının resmedildiği bir tişört giyerek, bir caminin önüne geldiği ve ibadet edenlere “tüm Müslümanlar teröristtir” diye bağırdığı ve çeşitli küfürler ettiği bildirildi.
Olayın ardından şahıs gözaltına alınıp mahkemeye çıkarılırken bu durumun Müslüman toplumun korkusunu daha da arttırdığı ve kendilerine yönelik saldırılar olabileceği endişesini gündeme getirdiği ifade edildi.
Brenton Tarrant isimli 28 yaşında Avustralya vatandaşı bir silahlı saldırgan, 15 Mart 2019’da Christchurch kentindeki iki camiye saldırmış, olayda 50 Müslüman hayatını kaybederken onlarca kişi de yaralamıştı.
Yeni Zelanda hülümeti terör saldırısı olduğunu belirttiği kanlı saldırının ardından ülke genelinde güvenlik önlemlerini arttırırken yarı otomatik silahların satışlarını da yasaklamıştı.euronews