• ANA SAYFA
  • GÜNDEM
  • YAZARLAR
  • DÜNYA
  • POLİTİKA
  • EKONOMİ
  • RÖPORTAJ
  • SPOR
  • ZULÜM GÜNLÜĞÜ
  • VİDEO HABERLER
  • DİĞER
    • UZAK DOĞU
    • AVRASYA
    • AVRUPA
    • AMERİKA
    • AİLEM
    • TEKNOLOJİ
    • KONUK YORUM
No Result
View All Result
  • ANA SAYFA
  • GÜNDEM
  • YAZARLAR
  • DÜNYA
  • POLİTİKA
  • EKONOMİ
  • RÖPORTAJ
  • SPOR
  • ZULÜM GÜNLÜĞÜ
  • VİDEO HABERLER
  • DİĞER
    • UZAK DOĞU
    • AVRASYA
    • AVRUPA
    • AMERİKA
    • AİLEM
    • TEKNOLOJİ
    • KONUK YORUM
No Result
View All Result
No Result
View All Result
Home Manşet

15 Temmuz nedir?

Temmuz 17, 2020
in Manşet, YAZARLAR
0
Görüntüleme
Share on FacebookShare on Twitter

 

Bundan dört yıl önceydi. 15 Temmuz 2016 gecesi evde yalnızdım. Yatsı namazını camide kıldıktan sonra birkaç komşumla cami çıkışında ayaküstü sohbet edip eve geldiğimde saat 23.30 civarıydı.

BU HABERLER İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

AP Türkiye Raportörü, Ankara’ya :AİHM’de kaybettiniz, uymak zorundasınız

İBB davasında tahliye olanlar, cezaevi kapısında yeniden gözaltına alındı

Yeni dalga: Çok sayıda futbolcu ve yönetici olmak üzere 46 gözaltı

Hal hatır sormak için bir dostu aradım. Dediklerimle pek ilgilenmedi. Ben, arkadaşımın bir işle meşgulken aradığımı zannederken, o bir kalkışma olduğunu, haberleri izlediğini söyledi. Telefonu kapatıp bilgisayardan haber kanallarını açtım.

Saat 21.30’dan itibaren olaylar başlamış.

Ordu içinde bir kalkışma olmuş.

İstanbul Boğaz Köprüsü tanklarla tek taraflı kapatılmış.

F-16’lar uçuyormuş. Meclisin hava boşluğu, Sarayın bahçesi bombalanmış.

Hiçbir şeyden haberim yoktu. Hayret ve merak içinde haberleri izliyordum.

İlerleyen saatlerde zamanın başbakanı canlı yayına çıkıp önceden haberleri olmadığını söyledi.

Sözde darbe teşebbüsünden kendi ifadesiyle “mâlûm yapıyı” suçladı.

Arkasından halkı meydanlara çıkmaya ve darbecilere karşı direnmeye çağırdı.

Camilerde okunan salalar yeri göğü inletiyordu.

Tüm bunlar olurken ordudaki kuvvet komutanları İstanbul’daki bir düğünde eğleniyordu.

Cumhurbaşkanı, darbe girişiminden pek memnun görünüyor, daha o gece canlı yayında darbeyi “Allah’ın büyük bir lütfu” olarak nitelendiriyordu.

İlginçtir ki, sağında oturan o zamanın İstanbul İl Başkanı, “Ne diyor ya bu?” diye hayretle bakarken, damat olaya önceden vakıf olduğu için kıs kıs gülüyordu.

Ve işin en tuhaf ve en ahlâksız teklifi neydi biliyor musunuz?

Her tarafından acemilik dökülen bu kumpasa “bir cemaat darbesi” diye benim de inanmam isteniyordu!

Oysa bu iftiraya o gece de inanmadım, şimdi de inanmıyorum, hiçbir zaman da inanmayacağım.

Neden mi?

Çünkü ben 15 yıl aktif gazetecilik yaptım ve 3 darbe yaşadım, ilkini de kitaplardan okudum.

Darbe böyle olmaz!

Türkiye’de darbe emir komuta zinciri içinde, Perşembeyi Cuma bağlayan gece yarısından sonra olur.

Bu ise Cumayı Cumartesiye bağlayan gece ve emir komuta dışı oluyor.

Ne hikmetse, darbeyi önlemek için halk meydanlara çağrılıyor, ama ordu komutanları birliklerinin başına davet edilmiyor.

Başbakan hiç haberi olmadığını söylüyor, oysa ülkede uçan kuştan haberi var.

İstihbarat için kurulan MİT ne iş yapar?

Bilmemesi mümkün mü?

Bilmiyorsa sorumluları görevden al, biliyorsa yalan söyleme!

Darbeden haberi olmayan zat, kimin yaptığını anında tespit ediyor!

O kadar mutlular ki, halkın içine soktukları özel görevliler kan dökmeye başlamış, hele keskin nişancılar belirlenen şahıslara nokta atışı yapıyor, bunlar bunu “Allah’ın büyük bir lütfu” görüyor.

İlginçtir, darbeci halkı değil, idareciyi hedef alır. Oysa idarecilerin burnu kanamıyor. Zaten haberleri olduğu için o gece Meclise silahlarıyla gidiyorlar.

Darbeci Meclise de halka da dokunmaz. Kendini demokrasiye saygılı göstermek, halkı da yanına çekmek zorundadır.

Çok büyük bir katliam planlanmış olmalı ki, tahrik etmek için birileri halka silah çekiyor.

Ortada silahların balistik incelemesi yok, otopsi raporları yok, sadece tek taraflı suçlama var, o kadar.

Her neyse… Bunları biliyorsunuz zaten.

Peki, niye yazdım?

Çünkü bunlar daha o gece belliydi. Şimdi ise, 15 Temmuz’un ve arkasından gelen asıl darbe olan 20 Temmuz OHAL döneminin en ince ayrıntılarına kadar önceden plânlanmış bir kumpas olduğunu gösteren binlerce belge ortaya çıktı.

Ne yazık ki, bu hususta muhalefet de, milletin çoğunluğu da hakperest olamadı.

Bürokratlar, basın mensupları, aydınlar, cemaatler, kanaat önderleri, sanatçılar, yazarlar, hatta Risale-i Nur’dan beslenen cemaatlerin çoğu maalesef gerçeği haykıramadı.

Muhalefet işine öyle geldiği için sesini çıkarmadı. Belki de birlikte planladılar.

Milletin çoğunluğu, hiç araştırmadan, akıl yürütmeden iftiralara inandı.

Kimi korkusundan, kimi menfaatinden, kimi para ve makam sevgisinden, kimi tehdit edildiğinden, kimi kıskançlığından, kimi yaptığı dinî, sosyal ve kültürel hizmetlerin engelleneceğinden, kimi de kıskançlıktan dolayı zulme ve zalime karşı mücadele etmedi.

Neticede cemaatin 50 yılda oluşturduğu binlerce okul, dernek, vakıf, yurt, üniversite, şirket, öğrenci evi kapatıldı veya gasp edildi.

On binlerce dürüst ve başarılı öğretmen, polis, hâkim, savcı, asker, memur vazifeden alındı.

530 bin kişi hakkında hukukî işlem yapıldı.

On binlerce aile parçalandı.

Açıkçası darbe girişimine bizzat katılan kimselerin adil yargılanmaları gerekirken kendilerince düşman kabul edilen güzide bir topluluk kadın erkek, genç ihtiyar, çoluk çocuk, hasta sakat ayırt edilmeden soykırıma uğradı.

Bu topluluk sadece ülke çapında değil, dünya çapında eğitim, kardeşlik, yardımlaşma, kültür, diyalog ve dayanışma faaliyetleri yaptığı için 15 Temmuz ve sonrası, sadece cemaate ve millete, hatta İslâm âlemine değil, tüm insanlığa kurulmuş bir kumpastır, evrensel bir tahribattır.

Cemaatin bütün dünyada büyük ölçüde yalnız bırakılmasından anlaşılıyor ki, tahribatın vebaline bazı küresel güç odakları da ortaktır.

Maalesef başta dinî cemaatler ve herkese yol göstermesi gereken kanaat önderleri olmak üzere milletin çoğunluğu, bindiği dalı kesmiş, manevî ıslah yollarını kapatmış, birliği, beraberliği ve kardeşliği yıkmış, kendilerine de, insanlığa da yazık etmiştir.

Ümit edelim ki, bir an önce gaflet uykusundan uyanıp tahripten tamire giden yolları açsınlar.

PAYLAŞTweet
ÖNCEKİ HABER

NSW’de yeni korona kısıtlaması: Melbourne’de 3 kişi daha hayatı kaybetti

SONRAKİ HABER

Eşim gazetecidir, kimsenin kirli siyasetine kurban olmak istemiyoruz

BENZER HABERLER

AP Türkiye Raportörü, Ankara’ya :AİHM’de kaybettiniz, uymak zorundasınız
Dış Haberler

AP Türkiye Raportörü, Ankara’ya :AİHM’de kaybettiniz, uymak zorundasınız

Aralık 5, 2025
İBB davasında tahliye olanlar, cezaevi kapısında yeniden gözaltına alındı
Gündem

İBB davasında tahliye olanlar, cezaevi kapısında yeniden gözaltına alındı

Aralık 5, 2025
Yeni dalga: Çok sayıda futbolcu ve yönetici olmak üzere 46 gözaltı
Manşet

Yeni dalga: Çok sayıda futbolcu ve yönetici olmak üzere 46 gözaltı

Aralık 5, 2025
Adli emanetteki altınların çalınmasının arkasında kim var? 
Gündem

Adli emanetteki altınların çalınmasının arkasında kim var? 

Aralık 5, 2025
Enflasyon beklentinin üzerinde arttı
EKONOMİ

Avustralya ekonomisi sıcaklığın da etkisiyle ısınıyor: Kasım enflasyonu %4,3’e yükseldi, piyasaları sarstı

Aralık 5, 2025
Victoria Hükümeti’den 1000’e yakın pozisyona şok kesinti: Sendikalar ayakta
Avustralya

Victoria Hükümeti’den 1000’e yakın pozisyona şok kesinti: Sendikalar ayakta

Aralık 5, 2025

Bir yanıt yazın Yanıtı iptal et

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • All
  • Manşet
AP Türkiye Raportörü, Ankara’ya :AİHM’de kaybettiniz, uymak zorundasınız
Dış Haberler

AP Türkiye Raportörü, Ankara’ya :AİHM’de kaybettiniz, uymak zorundasınız

by adminzaman
Aralık 5, 2025
0

Avrupa Parlamentosu Türkiye Raportörü Nacho Sanchez Amor, “Bir anayasanız var ama anayasanız sadece yarı yarıya uygulanıyor.Çünkü siyasi iktidar, hükümetin ve...

İBB davasında tahliye olanlar, cezaevi kapısında yeniden gözaltına alındı

İBB davasında tahliye olanlar, cezaevi kapısında yeniden gözaltına alındı

Aralık 5, 2025
Yeni dalga: Çok sayıda futbolcu ve yönetici olmak üzere 46 gözaltı

Yeni dalga: Çok sayıda futbolcu ve yönetici olmak üzere 46 gözaltı

Aralık 5, 2025
Adli emanetteki altınların çalınmasının arkasında kim var? 

Adli emanetteki altınların çalınmasının arkasında kim var? 

Aralık 5, 2025
Enflasyon beklentinin üzerinde arttı

Avustralya ekonomisi sıcaklığın da etkisiyle ısınıyor: Kasım enflasyonu %4,3’e yükseldi, piyasaları sarstı

Aralık 5, 2025
Victoria Hükümeti’den 1000’e yakın pozisyona şok kesinti: Sendikalar ayakta

Victoria Hükümeti’den 1000’e yakın pozisyona şok kesinti: Sendikalar ayakta

Aralık 5, 2025

İLETİŞİM

info@zamanaustralia.com.au australiazaman@hotmail.com

Sydney Ofisi telefonu

+61 02 96496006

27 Queen Street Auburn NSW 2144 Australia

AVUSTRALYA REHBERİ

 

    • Yurtdışında yaşam şartları ve göçmen alan 8 ülke
    • Ücretsiz tercüme hizmetinden nasıl faydalanabilirim?
    • Avustralya Hakkında Genel Bilgi
    • Avustralya’daki Kutsal Kaya: Uluru
  • ANA SAYFA
  • GÜNDEM
  • YAZARLAR
  • DÜNYA
  • POLİTİKA
  • EKONOMİ
  • RÖPORTAJ
  • SPOR
  • ZULÜM GÜNLÜĞÜ
  • VİDEO HABERLER
  • DİĞER

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist

No Result
View All Result
  • ANA SAYFA
  • GÜNDEM
  • YAZARLAR
  • DÜNYA
  • POLİTİKA
  • EKONOMİ
  • RÖPORTAJ
  • SPOR
  • ZULÜM GÜNLÜĞÜ
  • VİDEO HABERLER
  • DİĞER
    • UZAK DOĞU
    • AVRASYA
    • AVRUPA
    • AMERİKA
    • AİLEM
    • TEKNOLOJİ
    • KONUK YORUM