Uluslararası Ceza Hukuku uzmanı ve İnsan Hakları Aktivisti Dr. Gökhan Güneş, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) 1. Daire’sinin İngiltere hakkında 2018’de verdiği Big Brother Watch ve Diğerleri kararına dikkat çekerek, ” AİHM, aynı kararı Bylock için de verecek” dedi.
Güneş, “AİHM, Birleşik Krallık İstihbarat Teşkilatına Kanun’la verilen, kitlelerin istihbarı amaçla toplu dinlenilmesi ve internet servis sağlayıcılarından iletişim bilgilerinin toplu şekilde alınmasına ilişkin yetkiyi bir mahkeme ya da bağımsız idari merci denetiminin öngörülememesi nedeniyle AİHS’in 8. maddesine aykırı bulmuştu. Büyük Daire de konuya ilişkin bugün açıkladığı kararında, 1. Daire ile aynı kanaatte olduğunu belirtmiş ve “yasayla öngörülme” şartına uyulmaması nedeniyle Sözleşme’nin 8. maddesinin ihlaline karar vermiştir” ifadelerini kullandı.
Türkiye’de MİT’in de Anayasa’nın 20. ve 22. maddeleri gereğince ancak hakim kararıyla ulaşılabilecek Bylock bilgilerine, 2937 sayılı Kanun’un verdiği yetkiyi amacı dışında kullanarak ulaştığına dikkat çeken Güneş, “Bu suretle ilgililerin en temel haklarından olan haberleşmenin gizliliğini ihlal etmiştir. 15 Temmuz sonrası ister sivil ister asker olsun, darbe teşebbüsünden haberi olmayanlar BERAAT EDECEK, bu kişiler TÜM HAKLARINI VE İTİBARLARINI GERİ ALACAK ve verdikleri kararlarla insanların hayatını karartanlar da hukuk önünde HESAP VERECEKLERDİR. Hukuki mücadeleye devam” tespitinde bulundu.
Dr. Gökhan Güneş
İşte o paylaşımlar;
AİHM, AYNI KARARI BYLOCK İÇİN DE VERECEK!
AİHM, AYNI KARARI BYLOCK İÇİN DE VERECEK!
1. AİHM 1. Daire 13/9/2018'de verdiği Big Brother Watch ve Diğerleri kararında; Birleşik Krallık İstihbarat Teşkilatına Kanun’la verilen, kitlelerin istihbari amaçla toplu dinlenilmesi ve https://t.co/iWkylk0SOI
— Dr. Gökhan Güneş (@drgokhangunes) May 25, 2021
“AİHM 1. Daire 13/9/2018’de verdiği Big Brother Watch ve Diğerleri kararında; Birleşik Krallık İstihbarat Teşkilatına Kanun’la verilen, kitlelerin istihbari amaçla toplu dinlenilmesi ve internet servis sağlayıcılarından iletişim bilgilerinin toplu şekilde alınmasına ilişkin yetkiyi; bilgilerin elde edilmesi, filtrelenip ayıklanmasında kullanılan arama kriterleri başta olmak üzere, arama ve seçme süreçlerinde bağımsız denetim mekanizmalarının yetersiz olması, ayrıca inceleme için seçilecek iletişim bilgilerinin kişilerin özel hayatına ilişkin olmasına rağmen bunların ayıklanması aşamasında uygulanan gerçek bir güvencenin bulunmaması ve bilgilere erişim öncesinde bir mahkeme ya da bağımsız idari merci denetiminin öngörülememesi nedeniyle AİHS’in 8. maddesine aykırı bulmuştu.
Büyük Daire de konuya ilişkin bugün açıkladığı kararında, 1. Daire ile aynı kanaatte olduğunu belirtmiş ve “yasayla öngörülme” şartına uyulmaması nedeniyle Sözleşme’nin 8. maddesinin ihlaline karar vermiştir.”
“Ancak Büyük Daire, yabancı ülke hükümet veya istihbaratıyla bilgi paylaşımı konusunda, görseldeki sebeplerle ihlal bulmamıştır. Büyük Daire’nin aynı sebeplerle ihlal bulduğu ve bugün açıkladığı bir diğer karar İsveç ile ilgilidir. Bu kararlar Bylock’u doğrudan ilgilendirmektedir ve aynı sebeplerle AİHM’in ihlal kararı vereceği düşünülmektedir. Şöyle ki; MİT’e 2937 sayılı Kanun’un 6/1-b maddesi gereğince “tüzel kişiler ve tüzel kişiliği bulunmayan kuruluşlardan bilgi, belge, veri ve kayıtları alabilme, bunlara ait arşivlerden, elektronik bilgi işlem merkezlerinden ve iletişim alt yapısından yararlanma” ve aynı maddenin “g” bendi gereğince de “telekomünikasyon kanallarından geçen dış istihbarat, millî savunma, terörizm ve uluslararası suçlar ile siber güvenlikle ilgili verileri toplayabilme” yetkisi verilmiştir. Madde metinlerinden de anlaşılacağı üzere, özellikle Kanun’un 6/1-g maddesindeki ifade MİT’in Bylock sunucusuna giden telekomünikasyon kanallarından bilgi çektiğini göstermektedir.”
“Ancak, AİHM kararlarına konu olaylarda olduğu gibi, bilgi çekme yetkisi MİT’e Bylock sunucusuna sızma ve yüz binlerce kişinin trafik bilgilerini ele geçirme hakkı vermez. Ayrıca, kişisel veri niteliğindeki trafik bilgilerinin elde edilmesi sırasında ilgililere hiçbir güvence tanınmaması, bilgilerin elde edilmesi ve ayıklanması sırasında bir mahkeme kararı ve idari merci denetiminin öngörülmemesi MİT’in 2937 sayılı Kanun 6. maddesindeki yetkiye dayanarak çalışmayı en başından Anayasa’nın 20. ila 22. ve AİHS’in 8. maddelerine aykırı hale getirmiştir ve bir hukuk devletinde sonuçları böyle ağır olabilecek bir yetkinin herhangi bir kuruma verilmesi mümkün değildir.”
“Kaldı ki, yasa koyucu MİT’e toplu şekilde iletişim bilgilerine ulaşabilme yetkisi vermek isteseydi, 2937 sayılı Kanun’un 6/2. maddesinde verdiği iletişimin tespiti, dinlenmesi ve kayda alınmasına ilişkin yetkinin bir benzerine de Kanun’da yer verirdi. Kısaca MİT, Anayasa’nın 20. ve 22. maddeleri gereğince ancak hakim kararıyla ulaşılabilecek Bylock bilgilerine, 2937 sayılı Kanun’un verdiği yetkiyi amacı dışında kullanarak ulaşmış ve bu suretle ilgililerin en temel haklarından olan haberleşmenin gizliliğini ihlal etmiştir. 15 Temmuz sonrası ister sivil ister asker olsun, darbe teşebbüsünden haberi olmayanlar BERAAT EDECEK, bu kişiler TÜM HAKLARINI VE İTİBARLARINI GERİ ALACAK ve verdikleri kararlarla insanların hayatını karartanlar da hukuk önünde HESAP VERECEKLERDİR. Hukuki mücadeleye devam.”