İpek Kübra bebek, cezaevinde 15. gününü doldurdu. Annesiyle birlikte tutuklanan Kübra 10 aylık Kübra bebek, cezaevine konulduktan iki gün sonra havale geçirmişti.
Babası Volkan Yılmaz, eşi Şadinaz Yılmaz ve bebeğinin durumunu şöyle anlattı: “10 aylık bebek cezaevinde nasıl kalır? Eşimin sütü de azalmış. Yeterli gıda yok. Dışarıdan takviye gıda da almıyorlar. Çocuk emeklemek istiyor ama yerler beton. Eşimin dosyası istinafa gönderildi. En azından istinaf ve Yargıtay süreçlerinde tahliye edilmesini istiyoruz.”
Yeşil Sol Parti Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu, ÖFG TV’de 10 aylık bebeğiyle birlikte tutuklanan Şadinaz Yılmaz’ın eşi ve annesini konuk etti. Şadinaz Yılmaz’ın 10 aylık bebeğiyle 15 gündür tutuklu olduğunu hatırlatan Gergerlioğlu, “İpek Kübra bebek annesiyle birlikte cezaevinde kalıyor. Bu konuyu günlerdir takip ediyoruz. Kabul edilebilir gibi değil. Normalde mahkum bile olsa, hükmü kesinleşmiş bile olsa 18 aya kadar bu anne ve bebeğin cezaevinde olmaması gerekiyor çünkü yasa böyle söylüyor. Fakat bu anne şu anda hükmü kesinleşmediği halde 10 aylık bebeği ile cezaevinde! Bu inanılmaz ve kabul edilemez bir durum.” dedi.
Eşi Volkan Yılmaz ise yaşadıklarını şöyle anlattı:
- Eşim 8.5 hamileyken gözaltı yapıldı. Biz o aşamada eşimin hamile olduğunu söyledik polislere. Savcı beyi aradılar, savcı beye durumu izah ettiler. Sonra bize, ‘Doğum olduktan sonra gelir, ifade verirsiniz’ dediler. Doğum oldu biz gitmek istedik, ifade vermek istedik. “Şu an değil, biz sizi çağıracağız.” dediler. 1-2 ay sonra bir daha aradık. Yine ‘biz sizi ararız’ dediler.
- 1 ay sonra bizi çağırdılar, ifademizi verdik, mahkeme aşamasına gelindi. O aşamada biz gelmek istememize rağmen bize ev hapsi verildi. Biz yaklaşık 3-3.5 ay tedbirle ev hapsi ile karşılaştık. Sonrasında ilk duruşmamız gerçekleşti, ilk duruşmamızda da ev hapsi tedbiri devam ettirildi. Biz ne ev hapsimizi ihlal ettik ne de çağrılara uymamazlık yapmadık.
- İkinci duruşmada karar verildi, savunmalarımız ile alakalı çok hassas davranılmadı. Savunmalarımız dinlenmedi. Kaçma riskimiz olmamasına rağmen, sürecin en başından beri tedbirlere duyarlı olmamıza rağmen hakim bey ‘kaçma şüphesi’ diyerek tutuklama kararı verdi.
- Çok ağır bir karar oldu, çocuğum 10 aylık, cezaevi koğuş şartları hiçbir çocuğun yaşamasına uygun değil. Çok sıkıntılar yaşanıyor, çocuk emeklemek istiyor ama yerler beton! Besin ile alakalı ek gıda sokamıyoruz içeri, kantinde belli sınırlar içinde var bunlar. Çocuk için ciddi mağduriyet ve sorunlu bir hal bu şartlar.
- Eşim de süt veriyor, stres, üzüntü sütünü de etkiliyor, moralini etkiliyor. 10 aylık çocuğu olan anne ve 10 aylık bebek için uygunsuz şartlarda yaşamaya çalışıyorlar. Bu şartların düzelmesini umut ediyoruz.
- İtirazımızı geçen pazartesi yaptık, şu ana kadar herhangi bir dönüş olmadı. Beklemedeyiz, kararın düzeleceğini umut ediyoruz. İtirazımızın kabul edileceğini umut ediyoruz ve umutla bekliyoruz.
- Şu anda hüküm verilmiş oldu, önümüzde istinaf ve Yargıtay süreci olmasına rağmen belki istinaf belki Yargıtay bu kararı bozacak ve benim eşim boşu boşuna hapis yatmış olacak, kesinleşmeden üst mahkemelerin kararı beklenmedi.
ANNE EMİNE MERCİMEK: EVLADIM PERİŞAN OLDU
Anne Emine Mercimek ise şu ifadeleri kullandı:
- Kızım hiçbir yere çıkamayınca biz gitmeye uğraştık, eksiklerini tamamlamaya çalıştık, çocuğu babası dışarı çıkarttı. Sürekli gergin, çocuk emziriyor, sütünü etkiliyor. 3.5 ay böyle bir sıkıntı yaşadık.
- Sonrasında mahkemeye gitti, mahkemede tutuklama olmaz, karara itirazınız var dediler onu bekledik. Akşam kızımın yanındaydım, sabah mahkemeye gittiler, mahkeme saatini ileri aldılar, sonrasında tutuklama kararı verildi, biz perişan olduk. Ufak çocuk yanımda, onun kıyafetlerini hazırladım, kızımın kıyafetlerini hazırladım. Çocuk kucağımızda cezaevine gittik, cezaevinin kapısında bekledik,
- “Çocuğu içeri almayız eve götürün.” dediler, mesai saati bitmiş “Yarın getirin.” dediler, çocuk emiyor annesini, “Çocuğu içeri vermemiz lazım.” dedim, rapor istediler. 2-3 hastane gezdiler, rapor aldılar getirdik çocuğu içeriye zorla verdik. 2-3 saatimizi aldı. O sırada çocuk üşüttü. Cezaevine girince hastalandı, biz de o günden beri perişanız.