İşçi sınıfının Uluslararası Birlik, Dayanışma ve Mücadele Günü olan 1 Mayıs, İstanbul’da Bakırköy pazar alanında kutlandı. DİSK, KESK ve TMMOB alana üç ayrı koldan girdi. Emek örgütlerinin düzenlediği kutlamaya siyasi partiler ve kitle örgütleri de destek verdi.
Valiliğin kutlamalara kapattığı Taksim ise çelik bariyerlerle adeta hapsedildi. En son 1 Mayıs 2012’de miting yapılan Taksim’e çıkan birçok yol ve sokak araç ve yaya trafiğine kapatıldı. Beşiktaş ve Şişli’de de çok sayıda yol ve cadde valilik talimatıyla araç trafiğine kapatıldı.İstanbul’daki 1 Mayıs kutlamaları anlık olarak Gazete Duvar’da…15:30 Kürsüden yapılan konuşmaların ardından tertip komitesinin hazırladığı ortak metin okundu.Ortak metinden satırbaşları şöyle:
BİRLİKTE KAZANACAĞIZ: Biz işçiler, emekçiler, kadınlar, gençler, öğrenciler… Biz her gün her saat yaşamı emeğiyle tekrar yaratanlar, emeğin ve mücadelenin bayramında alanlarda, güzel günler göreceğiz çocuklar diyebilmek için yan yanayız.. Birlikteyiz. Ve bugün artık birlikte olduğumuzda kazanabileceğimizi çok daha iyi biliyoruz. Birlikte kazanacağız.
BİZ EMEKÇİLER KAZANACAĞIZ: İş cinayetlerinin çalışmanın fıtratında olduğunu söyleyenler, işçinin birikimine kıdem tazminatına göz dikenler, emekçiye zorunlu BES’le soygunu dayatan zorbalara karşı omuz omuza yürüyen biz emekçiler kazanacağız.Kriz bahanesiyle toplu işten çıkartmalara karşı güvenceli iş, sendikalılaşma önündeki engellerin kaldırılması, açlık sınırı altında çalışmak istemeyip enflasyon oranında zam yapılmasını talep eden işçiler olarak 1 Mayıs alanında haykırıyoruz…Kıdem tazminatı hakkımızı gasp ettirmeyeceğiz. Güvenceli iş Güvenceli gelecek istiyoruz.
KRİZİN FATURASINI BİZ DEĞİL SARAY ÖDEYECEK:
Sarayın, rant ve soygun politikalarıyla ürettiği ekonomik krizin faturalarını, ödetmeye çalıştıkları biz işçiler, emekçiler, dar gelirli milyonlar buradayız, 1 mayıs alanından sesleniyoruz. Krizin faturasını biz değil sermaye ve saray ödeyecek. Tüm hukuk tanımazlığıyla, bir gecede çıkarttıkları KHK’larla binlerce emekçiyi açlığa mahkum eden ve tüm arsızlığıyla “ağaç kökü yesinler” diyen kumpasçılar, gasp ettikleri mazbatalarla halkın iradesini çalan hırsızlara karşı, “oy kullanamazlar” dedikleri KHK’lılar, 1 Mayıs Meydanlarında “oy kullandık ve siz kaybettiniz” diye haykırıyor. Muhalif gazetecileri, akademisyenleri, siyasetçileri hapishanelere doldurup, duyma görme bilme hakkımızı elimizden alanlara karşı, sokak afişlerimizle, bildirilerimizle buluştuk. Tekelci medyanın sansürüne rağmen burada 1 Mayıs alanındayız.
AKP AÇLIK GREVLERİNİN SORUMLUSU OLARAK TARİHE GEÇECEK:
Toplumun tüm kesimlerinde uygulanan baskı ve tecrit ortamını hapishanelerde bir işkence yöntemine dönüştürenlere karşı, hapishanelerde tecrite karşı açlık grevleriyle seslerini duyurmaya çalışan binlerce tutsağı görünmez duyulmaz kılanlara karşı 1 Mayıs alanından sesleniyoruz. Tecritte ısrar eden AKP iktidarı açlık grevleri sonuçlarının ve ölümlerin sorumlusu olarak tarihe geçecektir. Ve bir kez daha 1 Mayıs alanından haykırıyoruz. Siyasal İktidarın kollayarak büyüttüğü erkek şiddetine, cinsel tacize, tecavüze karşı, krizin bedelini evde ayrı işte ayrı ödetenlere, kadınların nasıl yaşamaları gerektiğini salık verenlere, Galatasaray meydanında çocuklarının akıbetini soran annelere, açlık grevindeki çocukları için kaygıyla bekleyen annelere saldıran erkek egemen iktidara karşı, itaat etmeyen, kadınlar, barış anneleri, Cumartesi Anneleri. 1 Mayıs alanında “bedenimiz kimliğimiz emeğimiz bizimdir” diye haykırıyor…
TÜM FARKLILIKLARIMIZLA YAN YANAYIZ:
Ayrıştıran, topluma nefret tohumları ekmeye çalışan, her gün her yerde muhaliflere, sosyalistlere, devrimcilere ,HDP’li vekillere uygulanan, CHP lideri Kılıçdaroğlu’na kadar uzanan bu ırkçı faşist zorbalığa, devlet şiddetine karşı, Türk, Kürt, Arap, Laz, Alevi, Sünni kadın erkek LGBTİ+ olarak tüm farklılıklarımızla yan yana 1 Mayıs alanlarındayız. Eşit yurttaşlık onurlu barış ve özgürlük diye haykırıyoruz.
Toprağımızı ve sularımızı ranta heba edenlere, toprakla beraber yaşamı betona gömenlere karşı, Ayder yaylalarından, Amed surlarından, Munzur gözelerinden, kuzey ormanlarından esen rüzgarla buluştuk, 1 Mayıs alanına geldik “Beton değil, toprak rezidans değil ağaç” diye haykırıyoruz
SAĞLIK EMEKÇİLERİ OLARAK 1 MAYIS ALANLARINDAYIZ:
Kindar, dindar ve itaatkâr bir nesil yetiştirmek adına eğitimin tüm alanlarını cemaatlere ve yandaş vakıflara açan, her yıl değiştirilen sınav sistemleriyle, eğitimdeki özelleştirmelerle çocuklarımızı ve geleceğimizi belirsiz bir karanlığa iten AKP iktidarına karşı,
Laik, bilimsel, demokratik, parasız ve anadilinde eğitim diyen eğitimciler,
Sağlığımızı bir rant alanına çevrilmesine karşı mücadele veren “savaş bir halk sağlığı sorunudur” diyen sağlık emekçileri olarak 1 Mayıs alanlarındayız.
GÜZEL GÜNLER GÖRECEĞİZ ÇOCUKLAR:
‘1 kereden ne olmuş ki 1 kere olmuş münferit’ ‘rızası var’ ‘çocuklarına sahip çıkamamışlar’ gibi, saldırganı değil çocukları ve ailelerini suçlayan ifadelerle istismarı meşrulaştırarak son yıllarda hızla artan, çocuklara yönelik şiddet taciz ve istismarın ortağı olan siyasal iktidara karşı güzel günler göreceğiz çocuklar diyebilmek için 1 Mayıs meydanlarındayız.