Güray artık gitmiş. Uzun süredir mücadele ettiği hastalığa yenik düşmüş. Hepimizi bekleyen son… en acısı pek çok sevinci ve hüznü, hayatın önemli kesitlerini paylaştığın bir kader arkadaşını son yolculuğunda yalnız bırakmak, görevlerini yerine getirememek. Çocuklarını ve eşini teselli edememek.
BÜLENT KORUCU-KRONOS
Kader arkadaşlığı, bazen kardeşliğin hatta ebeveynliğin önüne bile geçebiliyor. Okul yıllarında aynı merdiven altında bir gazeteyi paylaşıp üstünde namaz kılmışsınızdır. Gece yarısı içiniz kıyıldığında kavrulmuş salçaya ekmek banmışsınızdır. Bilen bilir hiç bir ziyafet o kadar lezzetli olamaz.
Yakınlarınız sadece belli dönüm noktalarında yanınızda olabilir, hayatın kanunu bu. Çocuğunuzu kucağınıza aldığınızda anne-babanız yanınızdadır ama o kadar. Çocukları kader arkadaşlarınızla birlikte büyütürsünüz. Onlar da fidanlar gibi birbirine tutunarak büyür. Gurbette iyi arkadaş herşeydir. Yardıma ihtiyacın olduğunda arkanda, mutlu gününde yanıbaşındadır.
Çalışma hayatı streslidir, hele de gazetecilik hiç temposu düşmeyen bir koşuşturmadır. Yazı İşleri masasında oturanlar hergün yeniden doğum yapmak zorunda olan anne gibi kıvranırlar. Müdakkik zihinlere, enerjisi bitmeyen lokomotiflere, stresi yutan geniş gönüllere ve dalgakıranlara ihtiyaç vardır.
Güray Demir başından beri sıraladığım şeylerin hepsini yaşayan bir adamdı. Bütün mesai arkadaşlarımız buna gönülden şahitlik eder. Çocukların oyun enerjisine bir de Güray’ın çalışma temposuna akıl erdiremedim bir türlü. Hangi işi yaparken görseniz, dünyanın en önemli meselesini çözmeye çalıştığını sanabilirdiniz. Büyük küçük demez her konuya aynı ciddiyetle bakardı.
Yazı işleri çalışanlarının boynuna ‘ateşle yaklaşmayın’ tabelası asılsa yeridir; en küçük kıvılcımda büyük patlamalar yaşanır. Güray’ın kimseyle tartıştığını görmedim. Elbette işin stresiyle yönelenler olmuştur, lakin hepsi onun buzdağını andıran sükunetinde soğuyup giderdi. Küçükleri ve astları dahil herkese aynı saygıyla yaklaştığı için mukabilinde çalıştığı yerin en saygıdeğer adamlarından biri olurdu.
Bir kaç saat oldu öğrendiğim; Güray artık gitmiş. Uzun süredir mücadele ettiği hastalığa yenik düşmüş. Hepimizi bekleyen son; bizim için sürpriz değil. Buranın meşakkat yurdu olduğunun bilincindeyiz, gidilen yerin daha güzel olduğuna inanıyoruz. Ama yine de içimiz acıyor, yüreğimiz burkuluyor. Tıpkı oğlu ibrahimin kabri başında ‘kalp hüzünlenir, göz yaşarır’ diyen Peygamberimiz (as) gibi… en acısı pek çok sevinci ve hüznü, hayatın önemli kesitlerini paylaştığın bir kader arkadaşını son yolculuğunda yalnız bırakmak, görevlerini yerine getirememek. Çocuklarını ve eşini teselli edememek. Katmerli gurbetin en zor anı dostlara uzaktan veda etmek…
KİMDİR | GÜRAY DEMİR
1968 yılında Muğla’nın Yatağan ilçesinde dünyaya geldi. İlkokulu Yatağan’ın Yeşilbağcılar kasabasında, liseyi Isparta’nın Keçiborlu ilçesinde bitirdi. 1991 yılında Ege Üniversitesi Basın Yayın Yüksekokulu Radyo Televizyon Bölümünden mezun oldu. 2 yıl kadar İzmir TRT’de dış yapımcı olarak çalıştıktan sonra Zaman gazetesinde muhabir olarak işe başladı.
2009 yılı sonuna kadar Zaman gazetesinde çalıştı. İç Haberler Editörlüğü ve Ege Bölge Haber Müdürlüğü görevlerinde bulunduktan sonra 2009’un Ağustos ayında Cihan Haber Ajansı’na geçti. Cihan Haber Ajansı’nda İç Haberler Editörü olarak görev yaptı. Zaman ve Cihan’a kayyım atanması kararı sonrası Muhabir Ajansı’nın kurucuları arasında yer aldı. Evli ve üç çocuk babası.