AYM’nin iki polisin çıplak aramasına maruz kaldığı için hakkında “hak ihlali” kararı verdiği Rüya Ağdaş Sönmez’in avukatı Ayça Göray: Anayasa Mahkemesi’nin kararı müthiş. Bundan sonra da çıplak arama uygulamaların önüne geçmesini umuyorum.”
Anayasa Mahkemesi’nin karakolun çay ocağında iki polisin çıplak aramasına maruz kalan Rüya Ağdaş Sönmez hakkında verdiği ihlal kararıyla ilgili konuşan avukat Ayça Göray, ilk suç duyurusunda savcılığın herhangi bir inceleme ve soruşturma yapmadan direkt takipsizlik verdiğini söyledi. Göray, davanın peşini bırakmadıkları için de sonuca ulaştıklarını söyledi.
HDP Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu’nun ÖFG TV’sine konuk olan Rüya Ağdaş Sönmez’in avukatı Ayça Göray, davada yaşananları ve Anayasa Mahkemesi kararının benzer davalar için anlamını aktardı.
Çıplak arama ve darbın nasıl meydana geldiğini anlatan avukat Göray, şunları aktardı: “Müvekkilim düzgün bir vatandaş olarak metro çıkışında iki tane kadın polis memurunun çantasını açma konusunda bir zorlamasına maruz kalıyor. Çantasında spor kıyafetlerini olduğunu, spora gittiğini ve gecikmekte olduğunu söyleyerek, metrodan içeri girmek için aslında bir çaba gösteriyor. O sırada 2 kadın polis memuru müvekkili tartaklıyorlar ve orada ona aslında birazcık kuvvet, şiddet uyguluyorlar.”
“ÇIRILÇIPLAK SOYULUYOR, OTUR KALK YAPTIRILIYOR”
“Müvekkilim tabi ki bu konuda bir direnç gösterince karakola götürülüyor, karakola götürüldüğünde de aslında karakol büyük bir karakol Aksaray’da büyük bir polis karakolu, çay ocağına sokularak, çay ocağında çırılçıplak soyuluyor ve 2 tane kadın polis memuru tarafından ‘Otur-kalk’ ve vücudunun direnç göstereceği şekilde bazı hareketlere tabi tutuluyor, bu hareketleri yaparken müvekkilim aşırı derecede bitap düşüyor fakat kadın polis memurları buna hiç aldırmıyorlar.”
“Dışarıdan erkek polis memuru kapıyı çalıyor fakat ona da sesini duyuramıyor müvekkilim ne yazık ki. Bu olay gecesi sabaha kadar polis karakolunda tutuluyor ve sistematik olarak arada mutlaka bir kesintili de olsa bir şiddet uygulanıyor kendisine fiziki olmasa da. Sabah savcılığa çıkıyor, basit bir şüphe durumu bile yokken böyle bir muameleye maruz kalıyor.”
ÇIPLAK ARAMAYA MARUZ KALAN KADINA ‘POLİSE DİRENMEKTEN’ CEZA
“Daha sonrasında biz bu olayın akabinde şikayette bulunduk, şikayetimiz polis memurları açısından sonuçsuz ve takipsiz kaldı fakat müvekkilim açısından dava açıldı. Davada müvekkilim ceza aldı polis memurlarına dirençten dolayı ama tabi ki biz bireysel başvuru aşamasına giderek bu mücadeleyi sürdürme çabasındaydık ve Aralık ayında tam da sizin bu çıplak arama ile ilgili kamuoyuna yansıyan bazı olayların tam da olduğu sırada Anayasa Mahkemesi bu bireysel başvuruyu görüştü ve bununla ilgili ihlal kararı aldı, gerekçeli karar da tebliğ edildi bana.
“Bu karara göre de yeniden yargılama yapılması, devletin yükümlülüklere aykırı davrandığı ve yargılamanın eksik soruşturma yapılarak takipsizlik hükmünün kurulmasının yanlış olduğuna ilişkin bir karar yayınladı. Bu karar tabi ki böyle bir hukuk mücadelesi için çok olumlu ve çok güzel bir karar oldu.”
Benzer hak ihlallerinde savcıların ‘benim memurum böyle bir şey yapmaz’ diye baktığını kaydeden Avukat Ayça Göray, “Savcılık kolluk kuvvetlerine güveniyor demek ki böyle bir soruşturmayı açmaya gerek bile duymuyor. Aslında kararda çok güzel anlatmış Anayasa Mahkemesi devlet pozitif yükümlülük gereği böyle bir şikâyet aldığında hiçbir şikâyeti almamış olsa dahi bir bulgu varsa, kendiliğinden bunu soruşturması, bunu aydınlatması ve bununla ilgili sorumluları cezalandırması gerekirken bunu eksik inceleme ile ya da ‘Benim memurum böyle bir şey yapmaz’ zihniyeti ile böyle bir karar alınmasını yanlış buluyor” değerlendirmesinde bulundu.
“SAVCI, HİÇBİR SORUŞTURMA VE İNCELEME YAPMADAN TAKİPSİZLİK VERDİ”
Müvekkiliyle ilgili şikayette savcılığın hiçbir soruşturma ve inceleme yapmadan takipsizlik verdiğini hatırlatan Göray, şöyle konuştu: “Bu gerçekten aslında bizim için yani böyle bir hukuk mücadelesi için de genel bir hukuk mücadelesi, hak arama mücadelesi için ben muazzam bir karar olarak nitelendiriyorum. Çünkü ben savcılığın direkt takipsizlik verdiğinde bu dosya ile ilgili çok şaşırmıştım. Hiçbir soruşturma ve inceleme yapmadan böyle bir karar verdi. Öte yanda müvekkilim asliye ceza mahkemesinde yargılandı ve bu yargılama 3 celse sürdü ama diğer tarafta soruşturma hiçbir şekilde tamamlanmadan direkt olarak karar verildi.”
“Mağdur bir insanın memura direndiğine, iki tane memura nasıl direnebilir tek başına bir insan? Bir memurlar da hiçbir fiziki bulgu yokken, bir ceza aldı kendisi sicili çok temiz olduğu için hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildi ama ceza aldı, bu yüzden bence Anayasa Mahkemesi’nin kararı müthiş derecede devletin pozitif yükümlülüğünü üstlenmesi, bu doğrultuda davranması ile ilgili olarak çok güzel bir karar ve bundan sonra da bu tür uygulamaların önüne geçecek bir karar diye düşünüyorum.”
“EN ÜST YARGI ORGANI, KOLLUĞUN NORMAL VATANDAŞA İŞKENCE YAPTIĞINI KABUL ETTİ”
Anayasa Mahkemesi’nin kararının önemine değinen avukat Ayça Göray, “Bizim ülkemizde mevcut zaman diliminde adalet mekanizmasının ne kadar bağımsız olduğu tartışılır durumda. Fakat Anayasa Mahkemesi’nin vermiş olduğu bu karar bir nebze de olsa adalete olan güvene, hak arama arayışına karşı insanların çünkü gerçekten büyük bir ihtiyaçtır. Hak aramakla, hakkına sahip çıkmak, bu anlamda biraz evvel de söyledim muhteşem bir karar. Çünkü devlet kendi en üst yargı makamı eliyle yine kendi kolluk kuvvetlerinin normal vatandaşa bir kendi alanında işkence uygulamış olabildiğine ilişkin başvuruyu kabul edilebilir buldu. Bu gerçekten bizim için bir adalet olsun, bundan sonra bu şekilde devam etsin ben bu şekilde diliyorum” ifadelerini kullandı.
AKP’Lİ YETKİLİLERE VE ÖZLEM ZENGİN’E: İŞTE SİZE KAPI GİBİ AYM KARARI
Avukat Ayça Göray’ın anlattıklarından sonra çıplak aramayı gündemleştirdiği için “Meclis’i terörize etmekle”, “teröristlikle” itham edilen HDP Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu, şunları söyledi: “Şunu söylemek isterim AK Partili yetkililere, bize her türlü hakaret altında bulunduranlara tekrar hatırlatmak isterim, AK Partili Özlem Zengin’e hatırlatmak isterim, işte size bir koca kapı gibi Anayasa Mahkemesi kararı. Siz de hukukçu değil misiniz? Bir milletvekili değil misiniz? Bir partinin grup başkanvekili değil misiniz? Niye inanamıyorsunuz? Neyi örtmeye çalışıyorsunuz? Neyin üstünü kapatmaya çalışıyorsunuz? Hangi hakikatin üstünü örtmeye çalışıyorsunuz? AK Parti Grup Başkanvekili Cahit Özkan’da delil istiyordu. Kamerasız ortamlarda yapılan çıplak aramaya delil istiyordu, biz ona diyoruz ki ‘Al sana delil.’ AK Parti sözcüsü Ömer Çelik’e de seslenmek isterim.”
“Bizi iftiracı, Fetö’cü, yalancı ilan etmeye çalışan Ömer Çelik de görsün ki böyle polemikle bu işler olmuyor, suç duyurularını duysunlar, Anayasa Mahkemesi kararını duysunlar. AK Parti’li Mahir Ünal’a da seslenmek isterim, o da bize yine aynı komplo teorileri ile yaklaşmıştı, bütün bunların bir kendi gerçeği örtme istekleri olduğu ve çıkarlarının dışında koşan bir söylemin peşine takıldıklarını gösteriyor, Adalet Bakanı ve İçişleri Bakanı da bizi teröristlikle, Fetö’cülükle, Pensilvanya’ya gitsin gibi laflar etmişti hatta İçişleri Bakanı hakkımda çok ağır yalan, hakaret, iftiralar sarf etmişti ve bizi yargıya hedef göstermişti, o hedef gösterdiği yargı kendisine kapı gibi bir karar sundu.”
“‘Çıplak arama var’ dedi. ‘Polis merkezinde yapıldı’ dedi. Umarım ki polis merkezlerinde bir daha bunlar olmaz, her zaman dediğim gibi biz tüm polis camiasını suçlamıyoruz. Polis camiası da devlete, millete hizmet etmektedir ama görevini keyfi, kötü ve zorbaca kullananlar gerek Adalet Bakanlığı gerek İçişleri Bakanlığı makamlarında vardır ve bunlar bu ihlallere imza atmakta, örtbas etmekte ve bu iddiaları ortaya atanları da yaftalamaya çalışmaktadır.”