İnsan hakları ihlalleri ile ilgili faaliyetler yapan İngiltere merkezli İnsan Hakları Dayanışması (Human Rights Solidarity–HRS) gönüllüleri, Kırgızistan Sapat Eğitim Kurumları kurucusu,eğitimci Orhan İnandı’nın da aralarında bulunduğu insanların kaçırılmasını protesto etti.Bu sabah Londra’daki Türk Büyükelçiliği önündetoplanan onlarca HRS gönüllüsü, İnandı’nın bir an önce serbest bırakılmasını isterken, Kenya’da öğretmenlik yaparken kaçırılıp Türkiye’ye getirilen ve ardından tutuklanan Selahattin Gülen’in serbest bırakılmasını, Türkiye’de siyah minibüsle kaçırılan ve aylardır haber alınamayan Yusuf Bilge Tunç ve Hüseyin Galip Küçüközyiğit gibi kişilerin de bulunması çağrısı yaptı.Gönüllüler adına açıklama yapan HRS EşbaşkanıMerve Aslangören, dünyanın her yerindeki zorla kaybetme mağdurlarıyla dayanışma içindeolduklarını belirterek, Erdoğan Rejimi’nin zorla kaybetmelerin başlıca faili olduğunu dile getirdi.
Bir kişi için bütün uluslararası ilişki mahvedilir mi?
Orhan İnandı’nın 1995 yılından beri Kırgızistan’da çalıştığını, Kırgızistan vatandaşı olduğunu ve hayatını eğitime adadığını vurgulayan Aslangören, şöyle devam etti: “Orhan İnandı, Kırgız eğitim sisteminin reformuna ve gelişimine katkılarından dolayı birçok devlet ödülü almıştır. Son 10 gündür de kayıp. Türkiye’ye kaçırılmasından ve orada işkence görmesinden korkuyoruz. Şimdilik Kırgızistan’da olduğuna dair umutlarımız var. Hem Türk hem de Kırgız makamlarına sesleniyoruz; Orhan İnandı’yıserbest bırakın.”
Aslangören, Kırgızistan Cumhurbaşkanı’nın dün Türkiye’de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından ağırlandığına dikkat çekerken, Kırgız devlet adamlarına seslendi: “Türkiye’nin çok büyük baskısı altında olduğunuzu biliyoruz. Ankara’nın ekonomik yaptırımlar ve iki ülke arasındaki tüm anlaşmaların iptali konusunda her türlü tehditle size şantaj yaptığını biliyoruz. Bir kişi için işleyen bir uluslararası ilişkiyi mahvetmeye değer mi? Bunu sadece birkaç okul için yapmaya değer mi? Türkiye’yi yöneten bu zihniyet geçicidir. Geçici gerçeklere yatırım yapmayın! Türkiye’nin, Kırgızistan’ın geleceğine yatırım yapın.”
Türkiye her zaman zorla kaybetmelerle ün salmıştır
Türkiye’de kaçırılan Yusuf Bilge Tunç’un 673 gündür, Hüseyin Galip Küçüközyiğit’in 164 gündür kayıp olduğunu hatırlatan Aslangören, bu kişilerin de bir an önce bulunmasını istedi.
Bu türden insan hakkı ihlallerinin Türkiye’de yeni olmadığını, geçmişten beri devam edegeldiğini anlatan HRS Eşbaşkanı şöyle devam etti: “Türkiye her zaman zorla kaybetmelerle ün salmıştır. Ülkenin güneydoğusunda 40 yıldır süren huzursuzluk sırasında yaklaşık 17 bin Kürt kayboldu. 20 yıldır çocuklarını soran ‘Cumartesi Anneleri’ni bilirsiniz. Onlardan bazısı çocuklarını ararken öldü.Ancak 2016’daki darbe girişiminden sonra çok önemli bir şey oldu. Şimdi Türk istihbarat teşkilatı insanları kaçırdığını gururla ilan ediyor. Türk büyükelçilikleri alenen adam kaçırma operasyonlarına karışıyor. Kosova’da 6 Türk öğretmen kaçırıldı. Aynısı Moldovya’da yaşandı.Şimdi de Orhan İnandı‘nin Bişkek’teki Türk Büyükelçiliği’nde esir tutulduğuna dair iddiaları duyuyoruz. Bu, Diplomatik İlişkiler Hakkında Viyana Sözleşmesi’ne tamamen aykırıdır. Bu, Türkiye’nin suç faaliyeti için diplomatik dokunulmazlığı kullandığı anlamına geliyor. Bu kabul edilemez! Türkiye’yi Ankara’da rejimi eleştirenleri susturmaktan vazgeçmeye çağırıyoruz.Türkiye’yi diplomatik misyonlarını suç faaliyetleri için kullanmayı bırakmaya çağırıyoruz.”