AKPli Cumuhrbaşkanı Erdoğan hükümetinin İslam İşbirliği Teşkilatı’nın (İTT) Hizmet Hareketi’ni bir terör örgütü olarak resmen tanımasına yönelik baskı ve girişimleri sonuçsuz kaldı.
15 Temmuz’un ardından 17 Ekim 2016 tarihinde Taşkent’te düzenlenen İslam İşbirliği Teşkilatı Dışişleri Bakanları toplantısında Türkiye’nin tezlerinin toplantı sonuç metnine girmesinden sonra umutlanan Erdoğan Hükümeti geçen 3 yılda üye ülkeleri bağlayıcı resmi bir karar aldırmayı başaramadığı gibi teşkilat nezdinde de etkisini büyük oranda kaybetti.
2016 yılındaki zirvede İİT genel sekreterliği, Türkiye’in bildiriye ekletmeyi başardığı kararın takibini yapmak için görevlendirildi ve bir sonraki zirveye genel sekreterin konu ile ilgili çalışmalar hakkında bilgi veren bir rapor sunması kararlaştırıldı.
Ancak, İİT Genel Sekreteri Ahmad Al-Othaimeen, 2017 yılında Abidjan’da (Fildişi Sahili), 2018 yılında Dakka’da (Bangladeş) ve 2019’da Abu Dabi’de (BAE) düzenlenen zirvelerde konu ile ilgili bir rapor sunmadı.
Genel Sekreter ayrıca İİT Şartı’nın 18. Maddesi’nin kendisine tanıdığı yetki çerçevesinde herhangi bir İİT kurumunu görevlendirmedi ve bu konuda çalışmalar yürütmesi için bir görevli tayin etmedi.İngilizce yayın yapan Nordic Monitor’ün ulaştığı diplomatik kaynaklar, Genel Sekreter Al-Othaimeen’ın bu tavrıyla Gülen Hareketi’ne yönelik BM ve AİHM’den farklı bir bakışının olmadığını ve İİT’nin hareketi bir terör örgütü olarak tanımlamadığını teyit ettiğini aktardı.
Aynı kaynaklar 2008 yılında teşkilatın onayladığı İİT Şartı’nın 2. Maddesi İİT’nin tüm çalışmalarının uluslararası hukuk ve BM Şartı’na uygun olması gerektiğini bu sebeple teşkilatın BM organları, AB kurumları ve AİHM içtihatlarıyla çelişen bir karar almak istemediklerini iletti.
Türkiye, Suudi Arabistan ve Mısır ile yaşadığı diplomatik krizlerden sonra teşkilat bünyesinde etkisini büyük oranda kaybetti. Geçtiğimiz Mayıs ayı sonunda Mekke’de düzenlenen devlet ve hükümet başkanlarının buluştuğu 14. İslam İşbirliği Teşkilatı Zirvesi’ne Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan katılmamış, Türkiye’yi Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu temsil etmişti.
Türkiye’nin girişimleri ile Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak ilan eden ABD ve bazı ülkelerin kararını protesto etmek için İstanbul’da düzenlenen olağanüstü toplantıya 57 üye ülkeden sadece 20 tanesi devlet ya da hükümet başkanı seviyesinde katılmış, teşkilatın ağır topları Mısır ve Suudi Arabistan temsilci göndermişti. Sönük geçen zirveye Erdoğan’ın yakın arkadaşı Venezuella devlet başkanı Maduro gelmişti. Türkiye’nin talebi üzerine zirve sonuç bildirisine eklenen İsrail ürünlerinin boykot edilmesi kararına başta Türkiye uymamıştı.4 kıtaya yayılmış 57 üye ülkenin temsil edildiği İİT, BM’nin ardından dünyanın en geniş uluslararası örgütü olarak kabul ediliyor.tr724.