No Result
View All Result
Merkezi Londra’da bulunan Uluslararası Af Örgütü’nün Kampanya Sorumlusu Milena Buyum, Türk Hükümeti’nden koşulsuz şekilde tüm insan hakları savunucularını serbest bırakmasını beklediklerini söyledi.
Amerika’nın Sesi (VoA) bülteninin sorularını yanıtlayan ve Uluslararası Af Örgütü Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı Taner Kılıç’ın 6 Haziran günü gözaltına alınmasıyla sürecin başladığına ve Kılıç’ın halen cezaevinde bulunduğuna işaret ederek, “Bu noktada, tek başına cep telefonu uygulaması olan Bylock kullanımını suç unsuru olarak kabul etmemek gerekir” dedi.
Buyum, “Suç işlemiş olmak ceza hukukunda bir fiilin gerçekleşmesiyle olabilecek bir durum. Bylock kullanımı suç unsuru olarak kabul edilmemeli. Fiilin gerçekleştiğini de savcılık, soruşturma esnasında deliller ile kanıtlayabilmeli” dedi. Kılıç’ın tutuklanması sonrasında “Büyükada Operasyonu” olarak bilinen gözaltılar başladı. Büyükada’da 5 Temmuz günü polis operasyonda; Uluslararası Af Örgütü Türkiye Şubesi’nden İdil Eser ve Veli Acu, Helsinki Yurttaşlar Derneği’nden Nalan Erkem, Özlem Dalkıran, İnsan Hakları Gündemi Derneği’nden Günal Kurşun, Kadın Koalisyonu’ndan İlknur Üstün, Eşit Haklar İzleme Derneği’nden Nejat Taştan, Şeyhmuz Özbekli ile insan hakları savunuculuğu eğitimcisi Ali Garawi’nin gözaltına alındı.
Bugün itibariyle bu kişilerden 8’inin tutuklu olduğunu ve 2’sinin ise adli kontrol şartıyla dışarıda bulunduğunu belirten Buyum, “Bu isimlerden 6 kişi, 83 gündür tutuklu bulunuyor. Nalan ve İlknur 80 gündür cezaevinde.. İlknur, Ankara’da Sincan Cezaevi’nde. Diğerleri ise Silivri 9 Numaralı Cezaevi’nde tutuluyor. Nejat Taştan ve Özbekli, haftada iki kez imza atmakla yükümlü” dedi.Türkiye’nin OHAL altında endişe verici günler yaşadığını kaydeden Buyum, “Temmuz 2016’dan beri o korkunç, şiddet içeren darbe girişimi ardından devletin bütün muhalif görüşlere yöneltilen çok geniş çaplı devam eden baskıdaki son basamak olarak görüyoruz” diye konuştu.
No Result
View All Result