Dokuz aydır tutuklu olan gazeteci Mehmet Gündem’in yargılandığı davanın ilk duruşması bugün Çağlayan Adliyesi’nde görüldü. Mahkeme Gündem’in tutukluluğunun devamına karar vererek davayı 30 Ekim 2018 tarihine erteledi.
Mahkemede ilk savunmasını yapan Gündem, 23 yıldır gazeteci olduğunu ve haftalık röportajlar yaptığını aktardı.
Gündem, “Her gazetede bir röportajcı vardır. 7 sene boyunca Zaman gazetesinde bu işi ben yapıyordum. Böylece kamuoyunda tanındım. 2005’te o dönem çalıştığım Milliyet’in talebi üzerine ABD’de Fethullah Gülen ile röportaj yaptım. Yeni Şafak’ta yöneticilik yaptım. 2011’de aldığım teklif üzerine Köşk’te Çankaya Kitaplığı çalışmasını başlattık. 70’e yakın prestij kitabı yayımladık.” dedi.
Gündem davet üzerine 2015’te Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı’na üye olduğunu, ancak anlaşmazlık sonucu 30.11.2015’te istifa ettiğini ifade etti. Gündem, ByLock iddialarına dair dosyadaki telefon numarasının kendisine ait olmadığını ve 1995’ten beri aynı numarayı kullandığını söyledi.
ByLock kullanıcısı olmadığını anlatan Gündem, Bank Asya’daki hesaplarının talimat ve motivasyon amaçlı hesaplar olmadığını söyledi. “Talimat ve motivasyon amaçlarım olsaydı, Milliyet’teki köşemden okurlarıma ya da sosyal medyadan 54 bin takipçime çağrı yapabilirdim.” dedi.
Gündem savunmasını beraatini ve tahliyesini talep ederek tamamladı. Gündemden sonra avukatı Ömer Faik Çetiner söz aldı. Savunmasından sonra müvekkilinin tahliyesini istedi.
Babamın cenazesine katılamadım
Tahliye talebine ilişkin yeniden söz alan Mehmet Gündem cezaevindeyken babasını kaybettiğini söyledi: “Gerekli izinler çıkmadı, cenazeye katılamadım. Geçen 9 ay çok uzun bir süreçti. Tedbirden çok cezalandırmanın da ötesine geçti. Bunun değerlendirilmesini istiyorum.” dedi.
Duruşmaya, Mehmet Gündem’in tutukluluğunun devamına ilişkin ara karar öncesi kısa bir ara verildi. Mahkeme ara kararında, bazı delillerin toplanmamış olması ve atılı suçun mahiyeti nedeniyle Mehmet Gündem’in tutukluluğunun devamına karar verdi. Mahkeme ayrıca, ByLock tesbit değerlendirme raporunda bir yanlışlık olup olmadığının İstanbul Emniyet Müdürlüğü’ne sorulmasını istedi.Davanın bir sonraki duruşması 30 Ekim 2018’de görülecek.